Şu kesin, artık otomobil bir yatırım aracına döndü ülkemizde.

Eskiden öyle miydi?

Bayiden gıcır gıcır sıfır kilometre aldığınız araç, plakası takıldığı anda en az yüzde 5 değer kaybediyordu.

Bugün ise bırakın aracınızın değer kaybetmesini birkaç ay içinde yüzde 20, 30 kâr etmeniz işten bile değil.

Üstelik bu, kısa vadedeki kârınız.

Diyelim ki 3 yıl önce değeri 100 bin lira olan bir arabaya sahiptiniz.

3 yıl sonra o aracın değeri 200, 250 bin liraya yükseldi.

Dünyanın neresinde, bir otomobil  yüzde 150, yüzde 200 değer kazanır?

Araç fiyatlarındaki çılgınca artış sürüyor.

Bursa Oto Galericiler Odası Başkanı Hakan Yanık ile konuşuyoruz araç fiyatlarını.

“Bir galerici esnaf arkadaşımın elinde 1993 model Şahin marka otomobil vardı. 38 bin liraya sattı” dedi.

Evet, otomobil piyasasının en ucuz markası olan Şahin’in neredeyse 30 yılı deviren bir modeli 38 bin liraya alıcı bulabiliyor.

Bir çarpıcı örnek daha verdi Hakan Yanık:

“Bir başka esnaf arkadaşın elinde 2001 model Şahin marka LPG’li araç var. Bir müşteri 43 bin lira teklif etti ancak vermedi. 45 bin lira istiyor. Bugün yarın o da satılır.”

Peki araç fiyatlarındaki artışın sebepleri neler?

İkinci yazıda…

 

Fiyatları karteller yükseltiyor

Araç fiyatlarının yükselişi kuvvetle muhtemel devam edecek.

Bunun birden çok sebebi var.

Söz yine Bursa Oto Galericiler Odası Başkanı Hakan Yanık’ta.

Yanık, önce şunu vurguladı:

“Çip krizi nedeniyle otomotiv üretiminin olumsuz etkileneceği iddia edildi. Ancak böyle bir şey olmadı. Siz hiç, elinde araç olmadığı için şikâyet eden araç bayisi gördünüz mü?”

Peki fiyat artışlarının asıl sebebi ne?

Yanık’a göre spekülatörler…

Televizyonlarda “Arabanı hemen sat”, “Arabanı değerinde sat” vurgularıyla  dönen reklamları izlemişsinizdir.

Yanık, araç kartellerinin, piyasadan ikinci el araçları değerinde satın aldığını ve bir süre sonra zam yaparak yeniden piyasaya sürdüğünü söylüyor.

Böylece, araç fiyatları şak diye yükseliyor.

Temel neden bu…

Bir de tüketici alışkanlıklarının etkisinden söz etti Yanık:

“Vatandaş 30 yaşında Şahin marka araçta, boya, değişen var mı diye soruyor. Bir yaşındaki bebek ile 30 yaşındaki insan aynı olur mu? Arabalar da böyle. Yıllar geçtikçe deforme olurlar. Ancak bizim insanımız, boyaya, değişen parçaya, ufak hasarlara çok hassas olduğu için araçların fiyatları yükseliyor.”

 

En ucuz araba ne kadar?

Hakan Yanık’a, “Vatandaş, sorunsuz bir şekilde bineceği en ucuz aracı ne kadara satın alabilir?” diye soruyorum.

En az 75 bin lirayı gözden çıkarmak gerekiyormuş.

O da, birkaç değişeni ve boyası olan, kilometresi düşük olmayan ama sizi yolda bırakmayacak türden araçlar.

 

Bodrum’da lahmacun sezonu açıldı

Haziran geldi ya, Bodrum’da  ‘lahmacun fiyatları cep yakıyor’  temalı  haberler servis edilmeye başlandı yine.

Bu haberlere bakan biri, Bodrum’un tüm restoranlarında 250 liradan aşağı lahmacun satılmadığını sanır.

Oysa, Bodrum’da ve tüm turizm beldelerinde, fiyatlar mekânına göre değişir.

10 liraya lahmacun satan restoranlar da vardır  250 liraya lahmacun satan mekânlar da.

Oda fiyatı 300 lira olan mütevazı oteller de vardır, geceliği  100 bin lira olan 7 yıldızlı ultralüks  oteller de.

Kimin bütçesi kime yetiyorsa, oradan alışveriş yapar, o otelde kalır, o eğlence mekânlarında stresini atar.

Turizm beldelerimizde fiyatlar ne kadar yüksek olursa, ülkeye o kadar fazla döviz girer.

Ayrıca pandemi döneminde büyük darbe yiyen turizmcilerin de yüzü gülmeye başlar.

Dünyanın başka hiçbir yerinde bizimki kadar yaygın olmayan ‘her şey dahil’ sistemiyle zaten Avrupa’nın en yoksul turistlerinin vazgeçilmezi olduk.

Bir de artık kabak tadı veren şu lahmacun haberleriyle turizm sektörümüzü  iyice ucuzlatmayalım.