Geçen yıldan bu yana fahiş oranda zamlanan ikinci el otomobillerin fiyatları kredi faizlerinin düşmesiyle yeniden yükseldi. Türkiye’de otomobilin ihtiyaç değil yatırım aracına döndüğünü belirten Bursa Oto Galericiler Odası Başkanı Hakan Yanık, fiyatları kartellerin yükselttiğini savundu: “ Türkiye genelinde galerici esnafı 2019’da toplam 1 milyon araç satın almışken, bunlar 4,5 milyon aracı piyasadan topladılar. Yani talebi kendileri yarattılar. Vatandaştan aldıkları araçları, yüzde 15 karla piyasaya sürdüler.”
Sıfır kilometre araçların satılmadığı iddiasının da gerçek olmadığını belirten Yanık, amacın hükümete ÖTV ve KDV indirimi yapıp, sıfır kilometre araçları zamlı piyasaya sürmek olduğunu kaydetti. Yanık, şunu da sordu: “Sıfır kilometre araç satılmıyorsa, neden tüketici sıfır kilometre araç satın alabilmek için aylarca bekliyor?” Yanık, ikinci el araç fiyatlarının çok fazla yükseldiğini belirterek, piyasada 20 bin liranın altında araba kalmadığını, masraf çıkarmadan binilebilecek en ucuz araba fiyatının da 55, 60 bin liraya çıktığını belirtti.
Altın bile araba fiyatları kadar yükselmedi son 1 yılda.
Yani artık araba, ülkemizde yatırım aracı oldu.
Bursa Oto Galericileri Odası Başkanı Hakan Yanık’la, araç fiyatlarının yükselişi ve araç satışlarıyla ilgili merak edilenleri konuştuk.
Sayın Yanık öncelikle sizi kısaca tanıyalım.
1971 Erzurum doğumluyum ama aslında Ankaralı sayılırım. 1998’de Bursa’ya yerleştim ve o günden bu yana da oto galericiliği yapıyorum. Evli ve iki çocuk babasıyım. 12 yıldır da Bursa Oto Galericiler Odası’nın başkanlık görevini yürütüyorum.
İKİNCİ EL ARACINI SIFIR KİLOMETRE ARAÇTAN PAHALIYA İLANA KOYAN VAR
Geçmiş yıllarda ikinci el araçlar, daha çok galericilerden alınırdı. Ancak şimdi internetin yaygınlaşmasıyla araç sahipleri bireysel olarak da satabiliyorlar araçlarını. Bu durum işlerinizi etkiledi mi?
Bu durum işimizi çok ciddi şekilde etkiledi. Teknoloji geliştikçe, maalesef dolandırıcılık da hız kazandı ve her türlü spekülasyon yapılmaya başlandı. Geçmiş yıllarda aracını satmak isteyen, Otokop’a gelir, biz de motoruna, kaporta aksanına, yağ durumuna bakıp fiyat biçerdik. Altının kıymetini sarraflar bildiği gibi, biz de arabanın değerini biliriz. Ama insanlar artık internete ilan girip, araçlarının durumunu bilmeden fiyat biçmeye başladı. Biz 10 lira değerindeki aracı 10 liradan ilana koyuyoruz. Bunu görenler benim arabam daha özellikli deyip, 11 lira yazıyor. 11 lirayı gören, benim arabam daha güzel deyip 12 lira yazıyor. Böyle böyle fiyatlar yükseliyor internette. Öyle bir piyasa oluştu ki alt limit ile üst limit arasında uçurum oluştu. Fiyatlar aracın özelliğine göre belirlenmemeye başladı.
Ama ölçü internet oldu artık
Bunu kabullendirdiler. Bu bir piyasa olamaz. Piyasa olması için ekspertizin değer biçmesi, aynı aracın sıfır fiyatının baz alınması gerekir. Sıfır fiyatını geçen ikinci el araçlar satılmaya başlandı.
“EKSPERTİZ TAM SONUÇ VERMEZ”
İkinci el araç satışlarında, araçlar ekspertize gösteriliyor. Ekspertiz, tam olarak araçtaki arızaları tespit edebiliyor mu? Ekspertizi tavsiye ediyor musunuz?
Bu da ayrı bir olay. Ekspertiz dediğiniz nedir? Arabanıza dair her şeyi söyleyen yer değil mi? Ama hastaneye gittiğinizde her doktor sizin derdinizden anlamaz. Eksperler de eğer uzmanıysa sadece arabanın kaportası ve mekaniğiyle ilgili bilgi verebilir. Arabanın elektrik durumunu, yürüyen aksamını, motorun durumunu hiçbir eksper doğru olarak veremez, verdiğini söyleyen de yalan söylemiş olur. Eksperlerden aldığınız sonuç aracın sadece gücünü verir. Dünyada araba motorunun ömrünü ölçen hiçbir alet yoktur. Sadece mesleki tecrübesi olanların öngörüleriyle bu bilgiler ortaya çıkar. Parayı veren ekspertiz belgesi alabilir. Siz de parayı basarsanız eksper olabilirsiniz. Bu yüzden eksperlerin verdiği raporlara güvenmeyin ve aracınızı motor testine sokmayın. Siz zararlı çıkarsınız.
“İKİNCİ EL FİYATLARINI BÜYÜK FİRMALAR YÜKSELTTİ”
Son 1 yıldır, ikinci el araç fiyatlarında ciddi bir artış oldu. Artışın kaynağı neydi?
Tamamen kartellerin işi. Bunun başka nedeni yok. Ben son yıllarda bu kartellerle mücadele ediyorum. 2018’de noterlerde satışı yapılan araç sayısı 6 milyonken, 2019’da 7 milyonu geçti. Bunun 1,5 milyonunu vatandaş ticari olmayan nedenlerle alıp, sattı. 110 bin, 120 bin aracı oto galerici esnafı satarken, geriye kalan araçları karteller sattılar. Bu karteller piyasayı birkaç yıl önce ele geçirmek için adım attı. Çünkü 100 bin Euro’yu bir tane sıfır araca bağlayacağımıza, 7 adet ikinci el araç alıp, satarak daha fazla kazanırız dediler. Bu karteller kendi aralarında bir toplantı yaparak, bazı kararlar aldılar. İkinci el profesyonel satış organizasyonları kurmak, sigorta acentacılığına yatırım yapmak, yetkili satış temsilciliklerini kapatıp ikinci ele dönmek gibi. Bakın sıfır araç temsilciliklerini kapattılar. Neden? Çünkü ikinci el araca yöneldiler. Daha sonra galerici esnafının işyerlerini kapattıracak bir yönetmelik çıkarmaya çalıştılar. Mesela galerilerin 400 metrekare teşhir alanı, 100 metrekare ofisi ve otoparkı gibi, 110 bin galerici esnafının çoğunda olmayan kriterler içeren bir yönetmelikti bu. Biz bu yönetmeliği İstanbul ve İzmir Oto Galericiler Oda başkanlarının da desteğiyle çıkarttırmadık. Çünkü yönetmelik bu şekilde geçseydi, meydan tamamen bu kartellere kalacaktı. Yönetmelik çıkmayınca 2019’un ikinci çeyreğinde ikinci el araçlara çok büyük kaynak ayırdılar. Türkiye genelinde galerici esnafı 2019’da toplam 1 milyon araç satın almışken, bunlar 4,5 milyon aracı piyasadan topladılar. Yani talebi kendileri yarattılar. Vatandaştan aldıkları araçları, yüzde 15 karla piyasaya sürdüler. 100 bin lira değerindeki araca internette 115 bin lira yazdılar. Mecburen oto galericileri ve vatandaş da araçlarına zam yaptılar. Şimdi soruyorum Euro düştü, dolar düştü neden sıfır araçların fiyatı yüzde 5 ile yüzde 20 arasında yükseldi? Maalesef birileri hükümeti yanıltarak ÖTV indirimi talep ediyor.
“SIFIR KİLOMETRE ARAÇ SATILMIYORSA NEDEN BULUNAMIYOR?”
ÖTV indirimi yapılmasın mı?
ÖTV indiriminden kasıt ne? Bu indirimden kim yararlanıyor, zararı kime? Bunu iyi bilmemiz lazım. 2020’in ilk çeyreğinde yaklaşık 30 bin araç satıldı. KDV ve ÖTV indirimi gelirse, kaç kişi yararlanacak, bunun zararı kime olacak? Diyelim ki ikinci ayda 400 bin liraya araç alan vatandaşın arabasının değeri ÖTV indirimi gelirse 250 bine düşecek. Bunun zararını kim karşılayacak? Evet devlet taşın altına elini koyuyor ama sıfır araç satan galericiler aynı şeyi yapıyorlar mı? Çünkü ÖTV ve KDV indirimi vatandaşın cebine girmiyor. Aksine ÖTV indirimli 100 bin liralık araç, hemen 15 bin lira zamla piyasaya sürülüyor. 15 bin lira zam neden yapılıyor? Buradaki işlemden devlet vergi kaybına uğradığı için zararlı çıkıyor. Vergi kaybını ödeyecek olan da vatandaş olduğu için, biz de zararlıyız. Yani bu iş ne devlete, ne tüketiciye, ne de esnafa yarıyor. Bir de ithalat yapan otomotiv bayileri var. Bunlar ithalat oranlarını milyon dolarlar olarak açıklıyorlar ama ithal araçların satış bedelini ilan etmiyorlar. Sadece adet olarak açıklıyorlar. Neden? Bir otomotiv karteli geçen yıl 5 milyon dolar kar etmişse, gelecek yıl 7,5 milyon dolar kar etmek istiyor. Bir de sanki ortada sıfır araç talebi yokmuş gibi bir algı yaratmaya çalışıyorlar ÖTV indirimi olsun diye. Sıfır araç talebi yoksa, neden insanlar 6,7 ay sıra bekliyorlar sıfır kilometre araç alabilmek için? Bu durumda, ya siz yurt dışındaki fabrikalarla anlaşma yapmadınız, ya da depolarınızda araç var ama stokçuluk yapıyorsunuz. Kur yükselsin de daha fazla kar yapayım diye. Meclis’te bu işlerin ortaya çıkarılması için araştırma komisyonu kurulması gerekir. Çünkü birileri mağdurum diyerek hükümeti yanıltmaya çalışıyor.
“ARABA İHTİYAÇ DEĞİL YATIRIM ARACINA DÖNÜŞTÜ”
Kamu bankaları konut kredisinde olduğu gibi araç kredilerinde de çok cazip seçenekler sunuyor tüketiciye. Kredi faizlerinin düşüsü, ikinci el araç fiyatlarına yansıdı mı?
İkinci el fiyatları fabrikalar son aylarda araç üretmediği için artmadı. Türkiye’ye pandemi 3 ay önce geldi. Bunlar bu zamları daha önce planladılar. Eskiden Türkiye’de araç ihtiyaçtı ama son aylarda yatırıma dönüştü. İnsanlar arabalarını satmıyorlar ki biraz daha fazla fiyat yükselsin diye. Bu, Türkiye’ye oynanan ekonomik bir oyundur.
Piyasada yeteri kadar araba var mı?
Piyasada araç çok ama fiyatlar yüksek.
Ne kadar yükseldi?
Sıfırlarda yüzde 10’dan fazla zam yok. Ama ikinci eller epey yükseldi. Eskiden 10 bin liraya aldığımız aracı 21 bin liraya alamaz duruma geldik. Bazı araçlar yüzde 50’ye yakın zamlandı. Ama biz galericiler bu durumdan dolayı çok mağduruz. Mesela geçen yıl 1 milyon liraya 10 araç alabiliyorken, bu yıl 6,5 araç alabiliyoruz. Ben kendi malımın düşmanı mıyım?
Binilebilecek en ucuz araç ne kadar?
Rahatlıkla binilebilecek, masraf çıkarmayacak en ucuz aracın fiyatı 55, 60 bin lira. Ben elemanıma 1999 model Renault 19 aracı 21 bin liraya zor buldum. Bu aracın fiyatı 9 bin, bilemedin 10 bin liraydı. Zaten dikkat edin, araba ilanlarındaki sayı çok düştü.
“ŞEHİR DIŞINDAN ARABA ALIRKEN DİKKATLİ OLUN”
İkinci el araçlarda fiyatı konuştuk hep. Fiyat dışında, tüketici nelere dikkat etmeli araç alımlarında.
Şimdi biz bunları yıllardır söylüyoruz ama insanlar bildiklerini okumaya devam ediyorlar. Aracı bildiğiniz yerlerden almanız lazım. Mekanı, yeri, yurdu belli olan insanlardan… Aracı mutlaka işi bilen birine gösterin. Arabaya, motorundan, mekaniğinden, kaportasından, elektrik aksamından anlayan ustalar baksın almadan önce. İnternetten hiç kimseye kapora göndermeyin. Şehir dışından tanımadığınız birinden, sadece arabanın fotoğraflarına bakıp araç almaya kalkmayın. Paranız boşa gider sonra.
Kilometreyle oynamayı nereden anlayabiliriz?
Görsel ve teknik olarak anlama şansınız sıfır. Plakadan sorgulama yapabilirsiniz ama o da ayrı bir dolandırıcılık hikayesi.
İlanlarda çok sık karşımıza çıkar: Bayandan temiz kullanılmış araç. Veya doktordan satılık temiz araç. Bu tür cümleler yazmak, satışı gerçekten olumlu yönde etkiliyor mu?
Aksine bu tür ilanlardan uzak duruyor insanlar. Önemli olan arabanın fiziki durumu. Yoksa kim kullanmışsa kullanmış, bir önemi yok.
Oto galericiler dışında, bir de galeri açmadan bireysel olarak araç, alıp satanlar var. Bu tip satıcıların piyasadaki oranı ne?
Bursa Oto Galericiler Odası’na bin esnaf üye. 2 bin 500 kişi dışarıdan iş yapıyor. Hangi sektörden ararsanız var. Özellikle memurlar bu işi çok fazla yapıyor.
Tespit edebiliyor musunuz dışarıdan işinizi yapanları?
Bunlar tespit edilebiliyor ama ihbarla olmuyor. Devlet bizim talebimizle yetki ve mesleki yeterlilik belgesini şart koştu. Ayrıca noterlerde yapılan satışlarda, alıcı, satıcı, vekalet sahibi gibi tüm bilgiler ikinci el motorlu kara taşıtları bilgi bankasına anında yüklenecek. Böylece kim vergi vermiş, kim asaleten kim vekaleten satış yapmış tespit edilecek.
“SERMAYEMİZ ERİDİ”
Ortalama bir galerici esnafı ne kadar para kazanır?
5 yıl öncesine kadar güzel paralar kazanıyorduk ama artık özsermayemizi korumak için mücadele ediyoruz. Özsermayemizi korumak için inanın inşaat amelesinden bile daha çok yoruluyoruz. Geçen yıl 1 milyon liramızla 10 araç alabiliyorken bugün 6,5 araç alabiliyoruz. Bu durumu sadece galerici esnafı değil, tüm esnaflar yaşıyor. Hükümet, stokçulardan, fırsatçılardan çektiğimiz yeter diyor. Biz de hükümetimizin yanındayız. Son olarak şunu söylemek isterim: Türkiye’de esnaf biterse devlet de biter. Karteller 1 milyar dolarlık satış yapıyor, araç filosu alıp vergiden düşüyor. Bir vakfa yardım yapıp, okul yaptırıp vergiden düşüyor. Bir de onlara plaket veriliyor. Ama sen, ben gelir vergisi öderken, araba aldım diyemiyoruz, kuruşu kuruşuna vergimizi ödüyoruz. Milletin kanını emen kartellerin önüne geçmemiz lazım.