CHP’li Gürhan Akdoğan, uzun yıllar il başkanlığı yapıp, Bursa siyasetine önemli kazanımlar sağlamış olmasına rağmen ne milletvekili, ne belediye başkanı olamayan ender isimlerden biridir.

Tıpkı AK Parti İl eski Başkanı Sedat Yalçın gibi.

Aynı dönemlerde görev yapan, Bursa siyasetine  kalite ve seviye getiren iki ismin, ne tesadüf ki  akıbetleri de aynı oldu.

Sedat Yalçın sanırım danışmanlık yapıyor, Gürhan Akdoğan da Gebze’de büyük bir fabrikanın üst düzey yöneticiliğini sürdürüyor.

Akdoğan siyaseti bıraktı ama zaman zaman telefonda konuşuruz, bazen de  yüz yüze görüşürüz.

Siyaseti yakından takip ediyor etmesine ama  önce Baykalcı, daha sonra Önder Savcı olarak mimlendiği için  Kılıçdaroğlu’nun genel başkanlığı boyunca işi hayli zor.

Zaten kendisinin de pek siyaset yapacak iştahı kalmadı.

Ancak asıl konumuz Akdoğan’ın siyasi yaşamının talihsizliği değil elbette.

Yapımı yılan hikayesine dönen Kestel Çataltepe Büyük Esnaf Sanayi Sitesi.

Bilmeyenler için, 2010’larda CHP’nin bu projeye karşı olduğunu, dönemin yönetici ve belediye meclis üyelerinin Çataltepe’ye esnaf sitesi kurulmaması için çok sıkı bir muhalefet yaptıklarını hatırlatayım.

Öyle ki, CHP’liler sanayi sitesi projesinin gündeme geleceği  büyükşehir meclis oturumu öncesi, bir grup esnaf tarafından linç edilmek istenmişti.

Şimdi tüm bunları neden hatırlattım?

Son olarak Tak ve esnaf odası başkanları Büyükşehir Belediye Başkanı Alinur Aktaş ile AK Parti İl Başkanı Davut Gürkan ile görüşüp destek istemişlerdi.

Aktaş, reçeteyi hazırlayıp, çok yakında esnaf temsilcilerine sunacak.

İşte tüm bu gelişmeleri izleyen Akdoğan, pazar günü online basın toplantısı düzenledi ve ardından yazılı açıklama yaptı.

Açıklama hayli uzun olduğu için özetleyerek paylaşıyorum.                                                                  

“Yapılmak istenen proje ile tarım alanlarının, su havzalarının ve sulama alanlarının kentsel kullanıma açılmasını, projenin mevcut sorunları çözmekte yetersiz kalmasını, taşınmak istenen esnafın bulunduğu bölgede ne tür bir dönüşüm yapılacağının düşünülmemiş olmasını, o zamanlar 4 bin ile başlayan ancak son durumda ne kadar olacağı kestirilemeyen iş yerlerinin taşınması öngörülmesine rağmen, (Şu anda yapılan ve faaliyet gösteren 125 iş yeri mevcuttur) gerekli ulaşım planlamasının yapılmamış olmasını, projenin bölgedeki yapılaşmayı tetikleyecek olması gibi bilimsel, somut ve belgelere dayalı olarak, partimizin ve meslek odalarının ortaya koydukları gerekçelerle yürütülen projeye karşı diğer çalışmalarda olduğu gibi kent ve kentliyi koruma, daha yaşanabilir bir Bursa yaratma ekseni çerçevesinde ve bu hayal projeye inanarak hareket eden esnafın da sonu olmayan bir maceraya sürüklenmemesi için uyarı görevimizi yapmıştık.”

Yani Akdoğan diyor ki, zamanında biz sizi çok uyarmıştık ancak çabalarımız nafile kaldı.

Devam ediyor Akdoğan:

“ Doğanbey  şu anda kent siluetini bozan, yapanların bile kapalı kapılar ardında utanç duydukları Bursa’nın en büyük kara lekesidir. Korkumuz BESOB projesinin de aynı şekilde sonlanması ve  kentin, kentlinin ve esnafın mağdur olmasıdır.”

Bir de sorusu var Akdoğan’ın:

“7 bin olan üye esnaf sayısı bir gecede neden 4 bine indi, 3 bin esnaftan alınan paralar iade edildi mi? Bu sorular hala yanıtsızdır.”

Ve son noktayı koyuyor Akdoğan:

“Sayın Tak, Vali’nin de bulunduğu bir toplantıda, 43 yıllık esnaflık hayatı boyunca her zaman esnafın menfaatini düşündüğünü, 700 milyon metrekarelik alanın 300 milyon metrekareye düşürüldüğünü, Allah’tan dileğinin CHP  il başkanı olarak bana cehennemin köşesinden yer nasip etmesini söylediğini hatırlatırım. Bu hayal proje ile bir çok esnafın çok zor duruma düşürüldüğünün hesabını veremeyen, projeyi batıran, olmayacak duaya amin diyen Sayın Tak beni cehenneme gönderemedi ama 52 yıldır sırtında olduğu bu esnaf artık onu evine torun bakmaya gönderecek. Ama bu hesabı da vermek kaydıyla.”

 

“Hesap vermesi gerekir”

CHP İl eski Başkanı Gürhan Akdoğan’ın, BESOB Başkanı Arif Tak’a eleştirileri sadece esnaf sanayi sitesi ile sınırlı değildi.

Tak’ı esnafın yaşadığı sorunlar karşısında  edilgen olmak ve kişisel menfaatlerini kollamakla suçluyor Akdoğan.

Esnaf ve Sanatkar Sicil Gazetesi’ne göre 2020’de ülke genelinde 100 bine  yakın esnaf meslekten ve sicilden terkini gerçekleştiriyor, son 2 yılda da bu sayı 215 bini buluyor.

İş yerini kapatan esnafın en yoğun olduğu 5 il arasında Bursa da var.

Ve Akdoğan soruyor:

“Böyle bir ortamda siz, Sayın Arif Tak’tan herhangi bir eylem duydunuz mu? Ya da 52 yıllık oda hayatında çeşitli partilerden milletvekili olma arayışı içinde bulunmasının dışında iktidarlara karşı esnafın sorunlarını dile getiren, onların yanında eylemsel bir mücadele gördünüz mü? Ben görmedim. Şimdi esnafın tükendiği bir ortamda esnafın parasını pul eden projeyi bitiremeyen BESOB başkanı,  bu hesabı başta esnafa ve kamuoyuna vermesi gerekir. Bu iş  temel atma öncesinde dava açan 12 meslek odasına  ithafen 12 deve kurban edeceğini söylemekle  tamamlanamaz.”

Evet Akdoğan’ın açıklamalarının  bir bölümünü paylaştım.

Tak’ı yerden yere vuran Akdoğan, bir konuştu, pir konuştu.

 

Buyrun Çocuk Edebiyatı Zirvesi’ne

Çocuk edebiyatının günümüzdeki gelişimi tartışmalı bir alan ancak bizdeki mazisi yüzyıllar öncesine dayanıyor.

Mesela ilk aklıma gelenler Dede Korkut ve Nasreddin Hoca hikayeleridir.

Yakın tarihte ise Aziz Nesin, Rıfat Ilgaz, Fakir Baykurt  gibi ustaların eserleri de çocuk edebiyatına kaynak oldu.

Efendim Uludağ Üniversitesi Sınıf Öğretmenleri Topluluğu’ndan bir grup öğretmen bugünlerde tatlı bir telaş içindeler.

Yaklaşık 2 aydır emek verdikleri etkinliğin günü yaklaşıyor.

Çocuk Edebiyatı Zirvesi…

Zirvenin konukları, alanında söz söyleyebilecek yazarlar, editörler, yayıncılar, akademisyenler, öğretmenler, kütüphaneciler ve yayın evi sahipleri olacak.

Konu da elbette çocuk edebiyatı.

Söyleşiler ve atölyeler olmak üzere iki ayaklı yapılacak zirve 17 Mayıs ile 30 Mayıs tarihleri arasında gerçekleşecek.

Uludağ Üniversitesi Sınıf Öğretmenleri Topluluğu Başkanı Beyda Eşitmez, “Her geçen gün sayısı artan ancak niteliği düşündüren çocuk kitaplarını zirve katılımcılarına sormak istedik. Bu istekle çıktığımız yolculuğun dinleyiciler ve katılımcılar için ufuk açıcı olması en büyük dileğimiz” sözleriyle zirvenin amacını özetliyor.

“Pandemide bu zirve nasıl yapılacak?” dediğinizi duyar gibiyim.

Zirve Zoom programı üzerinden çevrimiçi yapılacak.