Vatan Partisi İl Başkanı Bektaş Aykut, 2 akşam önce WhatsApp’tan cumartesi günü toplanacak Üretim Devrimi Kurultayı’nın programını yolladı.
Programda Doğu Perinçek ile Büyükşehir Belediye Başkanı Alinur Aktaş’ın arka arkaya konuşacağı yazıyordu.
Ertesi gün Aktaş’ın basın toplantısı vardı.
Toplantının ardından Aktaş’ın yanına gidip cep telefonumdan programı göstererek, “Başkan, bu programa katılacak mısınız?” diye sordum.
Önce programı hatırlamadı, ardından Vatan Partisi ile ilişkilerinin çok iyi olduğunu ve cumartesi günü Muş’ta bulunamayacağını ama kendisini temsilen bir vekil göndereceğini söyledi.
Daha sonra Bektaş Aykut’la konuştum.
Aykut da Büyükşehir Belediye Başkanı Alinur Aktaş ile ilişkilerinin son derece iyi olduğunu belirtti, FETÖ ile PKK’ya karşı mücadelede aynı safta yer aldıklarını söyledi ve şöyle devam etti:
“Kurultaya davet ettiğimiz Aktaş, her türlü katkıyı yapmaya hazır olduğunu söyledi. Sağolsunlar kurultayı Büyükşehir Belediyesi’ne ait Merinos Atatürk Kongre Kültür Merkezi’nde yapacağız. Ayrıca Büyükşehir Belediyesi, kurultaya farklı katkılar da yaptı. Sayın Aktaş, şehir dışında olduğu için gelemeyecek ama vekili katılacak. Ayrıca AK Partili Orhaneli Belediye Başkanı Ali Aykurt ile Orhangazi Belediyesi’ni temsil eden bir vekil de o gün orada olacaklar.”
Evet gelişme böyle.
Çok değil 6-7 yıl önce Doğu Perinçek ile AK Partili belediye başkanlarının aynı kurultayda konuşacağını veya Vatan Partisi’nin organize ettiği bir kurultaya AK Partili bir büyükşehir belediyesinin destek vereceğini söyleseler inanır mıydınız?
Bir yanda bir zamanların sosyalist partisi, diğer yanda milliyetçi muhafazakar bir parti…
Ayrıca en fazla Vatan Partililerin mağdur olduğu FETÖ’nün Ergenekon tertibi AK Parti iktidarı döneminde yaşanmış, çok sayıda Aydınlıkçı Silivri’de yıllarca yatmıştı.
Nereden nereye…
Bu fotoğrafı nasıl okumalı?
CHP İl Başkanı Hüseyin Akkuş, Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu’nu ziyaret etti.
Akkuş’a, Genel Başkan Yardımcısı Orhan Sarıbal ile Bursa Milletvekilleri Prof. Dr. Yüksek Özkan ve Erkan Aydın da eşlik ettiler.
Ziyaretin amacı son yaşanan gelişmeler nedeniyle Kılıçdaroğlu’na destek vermekti.
Ancak fotoğraf karesi, il kongresinde birlikte hareket etmesi muhtemel isimleri biraraya getirmesi bakımından da manidar.
Akkuş, Örgütlerden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Oğuz Kaan Salıcı ile de görüşmüş.
Böylece Akkuş’un adaylığını kafasında şekillendirdiği öne sürülüyor.
Osmangazi Belediyesi projelerine muhalefetten öneriler var
CHP’nin önceki dönem Osmangazi Meclisi Grup Sözcüsü Cevat Asa, Osmangazi Belediye Başkanı Mustafa Dündar ile Kent Meydanı‘nda yaptığım söyleşinin ardından, önerilerini paylaşmış.
Asa, CHP olarak Kent Meydanı projesini savunmakla beraber, bazı önerilerinin de olduğunu kaydediyor:
Osmangazi Belediye Başkanı Sayın Mustafa Dündar’ın projeleriyle ilgili yazınızı okudum. Tabii ki CHP olarak bizler de Kent Meydanı projesini destekliyoruz.
Ancak altını bir kere daha çizdiğimiz noktaları hatırlatmakta fayda olduğunu düşünüyorum.
1- Kent meydanında kesinlikle bir tiyatro, konferans salonu olmalı.
2- Panorama müzesinde müze tarifine uygun olarak döneme ait buluntular sergilenmelidir.
3- Panorama müzesinde “Atatürk Cumhuriyet Dönemi” köşesi olmalıdır.
4- Hisar Arkeopark‘da kazı çalışmaları 4 yıldan beri yapılmamaktadır. Bir an önce tekrar kazı çalışmaları başlanarak tamamlanmalıdır.
5- Efes Açık Hava müzesinde on yıllardır çalışmalar devam ederken müze ziyaretçilere açıktır. Hisar Arkeopark kazı çalışmalarında çıkan buluntular sergilenmelidir.
Bütün bu önerilerimizi Osmangazi Belediye Meclisinde önergelerimizle sunmuştuk.
Külliye’ye giden CHP’li meselesi
Bir haftadır Külliye’ye giden CHP’li haberiyle yatıp kalkıyoruz.
Bu meselenin çok uzadığını düşünüyorum.
Konu uzadıkça da her gün yeni bir komplo teorisi üretiliyor.
Komplo teorilerine mesafeli biri olarak görüşüm şu ki, hadise tam bir gazetecilik kazasıdır.
Ve bu kaza her gazetecinin başına gelebilir.
Bu nedenle, kazaya uğrayan meslektaşları deyim yerindeyse çiğ çiğ yemeye kalkanları hayret içinde izliyoruz.
Bir de bu mesele üzerinden, “Bize de aynı haber geldi, biz teyit edemediğimiz için yazmadık”, “Bize de benzer başka haberler geldi, doğrulatamadığımız için yazmadık” diyenler türedi.
Oysa gazeteci, yakaladığı haberleri yazmalı, yapmadığı/yapamadığı haberleri değil.
Doğrulatamadığın haber, kamuoyunu ne ilgilendir?