Bilmeyenler için anlatıyorum…
Yaprağın üstündeki bir çiy tane-
sine yıldırım düşmüş, böylece çiy tanesi
ve yaprak alev almış. Daha sonra so-
ğuktan her ikisi de donmuş ve lale
meydana gelmiş.
Bu hikâyeden yola çıkarak, lale çi-
çeğinin ortasındaki koyuluğun bu yan-
ma işleminin sonucu olduğuna inanılır.
*
Özellikle doğu kültür ve Pers mitolo-
jilerinde özel bir yere sahip. Anavata-
nı Pamir, Hindukuş ve Tanrı dağları.
Türkler göçleri esnasında bu bitkinin
soğanlarını Anadolu’ya getirmiş.
Avrupa’ya yayılışı ise Sultan Süley-
man’ın Hollanda Kralına lale hediye et-
mesiyle başlamış.
*
Lale bizde bir devrin adı…
Hollanda’da “tulp”, Almanya’da
“tulpe”, İngiltere’de “tulip”, İspan-
ya’da ise “tulipan” kelimeleri ile anılı-
yor.
*
Yanlış anlamayın, laleye takmış fa-
lan değilim…
Ancak, dün Bursa’nın şehir logosu
olarak lale açıklanınca biraz garibime
gitti.
İnternette araştırmaya başladım;
Yüzlerce belki binlerce lale logosu
kullanan firmalar gördüm.
Halı yıkama firması dahil…
İstanbul ve Sincan belediyeleri başta
olmak üzere birçok belediyeler lale lo-
gosu kullanmışlar.
*
Ben de bir gariplik olmasın diye; ha-
ber toplantısında arkadaşlar arasında
bir anket yaptım. Onlar da Bursa’yla la-
leyi birleştiremediler.
*
zaman ortaya şu çıkıyor…
“Ben atayım söyleyecek bir sö-
züm olmalı” diyen atalarımızdan biri-
nin, “dam üstünde saksağan vur
beline kazmayı” durumu.
Onların torunları ise şimdi; “ne ala-
ka?” diyorlar.