Pandemi dünyayı ve her sektörü olduğu gibi, eğitim hayatımızı da derinden sarstı.

Okulları, üniversiteleri, öğretmenleri, hocaları öğrencilerine hasret bıraktı.

Aynı şekilde, öğrenciler de okullarını, öğretmenlerini, hocalarını özlemişti.

Dün sosyal medyada dolaşırken fark ettik.

Bursa Uludağ Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Ahmet Saim Kılavuz, 1,5 yıllık aranın ardından tekrar yüz yüze eğitime başlayan üniversitesinde öğrencilerine kavuşmanın mutluluğunu gösteren fotoğraflar paylaştı.

O fotoğrafların altına da, “Son 1,5 yıldır özlemle beklediğimiz günler nihayet geldi. Üniversitemizde yüz yüze eğitim başladı. Her yer cıvıl cıvıl oldu. Bu güzel ortamda öğrencilerimizle bir araya geldik. Onların enerjisi bize de yansıdı. Hoş geldiniz çocuklar” sözlerini not düştü.

Bu fotoğraf aynı zamanda bize göre bir rektörün öğrencilerine olan özlemi kadar, onlarla kurduğu samimi, sıcak ilişkisinin de göstergesi.

Bogaziçi’nde rektörünün makam aracının tepesine çıkıp, tepinen sözde öğrenci kılıklı terbiyesiz herife Bursa’daki bu görüntü bir ders olmalı.

Okullarımızı, eğitim kurumlarımızı, üniversitelerimizi kör ideolojilerine basamak yapmak isteyen teröristlere inat, Prof. Dr. Ahmet Saim Kılavuz Hoca Uludağ Üniversitesi’ndeki öğrencileriyle böylesi sıcak bir görüntü vererek onları kapıda karşılıyor.

Derdi okumak değil, ülkeyi karıştırmak olan provokatörlere inat, Bursa’daki üniversitelerimizde son derece huzurlu, başarılı bir eğitim ortamının sürüyor olması kentimiz için de bir şans.

Bu açıdan, Bursa’da üniversite eğitimini seçen 100 bin dolayında gencimizi kutluyor, başarılar diliyoruz.

Aynı şekilde, kentimizdeki iki devlet üniversitesinde öğrencilere huzurlu bir öğrenim hayatı sunan rektör ve hocalarımızı da tebrik ediyoruz.

Pandemi sonrası artık sadece bilime odaklanmanın zamanı gelmiştir.

Osmangazi Yörükleri hiç boş durmuyorlar

Osmangazi Yörükleri nerede bir dara düşmüş insan var imdadına koşuyor.

Dün ziyaretimize Osmangazi Yörük Türkmen Dayanışma Derneği Başkanı Dinçer Akyel ile yardımcıları Murat Korkmaz ve Nurullah Bayram geldiler.

Onların güney illerimizde çıkarılan orman yangınları ve Karadeniz’deki sel su baskınlarında yaptıkları yardımları unutmak mümkün değil.

İki bölgemize de ellerinden geldiğince yardım götürmenin sevincini yaşıyorlar.

Halen oralarla irtibatlarını koparmamışlar. Yardım ettikleri Manavgatlı ailelerin şimdi de kendilerine kargo ile yetiştirdikleri ürünlerden tattırdıklarını hatırlatıyorlar.

Bizi ziyaretlerinde de yine yeni projelerinden bahsettiler.

Şimdi de hem bu bölgeler hem de Bursa’da eğitim, kırtasiye yardımı ve üniversite kazanan çocuklara dizüstü bilgisayar temini için harekete geçmişler.

Başkan Akyel, dernek çalışmalarını anlatırken heyecanlıydı.

Örneğin; pandemi yüzünden ara verdikleri Ulucami’de sabah namazı sonrası üç ayrı kapıda birden çorba dağıtma hizmetine bu ay sonu yeniden başlıyorlar. Hazırlıklar yapılmış.

Yine, önümüzdeki günlerde tasarımı biten ve baskı aşamasına gelen süreli yayınları Ertuğrul dergisini de çıkaracaklarını anlattı.

Osmangazi Yörükleri, ihtiyaç sahibi gençlerin evlenmesi konusunda da çabalıyorlar.

Kolaylıklar diliyoruz.

BTÜ o ürünün kalitesini onayladı

Bursa’nın son dönemde ürün çeşitliliğinde bir artış göze çarpıyor. Klasik ürünlerin dışında artık ekonomik getirisi yüksek, pazarlama şansı fazla olan ürünlere yönelim arttı.

Bunda Büyükşehir Belediyesi’nin iştiraki Tarım AŞ’nin de rolü var. Şirket çok sayıda bölge ve ürünü koşulsuz destekliyor.

Örneğin;

Keles ilçemizde şimdilerde çörekotu da revaçta. İlçeye bağlı Yazıbaşı (Oydas) Mahallesi’nde üretilen çörekotu rağbet görüyor. Bu yılki hasat törenine Büyükşehir Belediye Başkanı Alinur Aktaş’ın da katıldığını hatırlıyoruz.

Oydas Çörekotu Tarımsal Kalkınma Kooperatifi’nin kurulduğunu görmek de sevindirici. Örgütlülük üretim ve pazarlamanın önünü açacaktır.

Kooperatifin Bursa Teknik Üniversitesi laboratuvarlarındaki ürün kalite  araştırmalarından sevindirici sonuçlar elde edilmiş.

Türkiye’nin ve dünyanın en kaliteli çörekotlarından birinin bu bölgede üretildiği ve  elde edilen sonuçların da sınır değerlerin üstünde olduğu vurgulanıyor.

Bütün bunlar, gelecekte bölgenin çörekotu ve çörekotuyağı üretim merkezi olacağına işaret ediyor.

Bu demek ki, kiraz ihracatından sonra bölgeden yurtdışına çörekotu ihracatı da başlayacak.