Yerel seçimlerin üzerinden 8,5 ay geçti. 31 Mart’ta Bursa’da öyle bir tablo ortaya çıktı ki, hemşerilerimiz kenti yönetme yetkisini CHP’ye, onu denetleme yetkisini, yani meclis çoğunluğunu AK Parti’ye verip, ‘uzlaşarak şehri yönetin’ demeye getirdi.
Ancak, 8,5 ay sonunda uzlaşmanın, işbirliğinin giderek zorlaştığı görülüyor.
İl Özel İdaresi’nin lağvedilmesiyle birlikte yerel parlamento hüviyeti kazanan Bursa Büyükşehir Belediye Meclisi’nde bu dönem iktidar ve muhalefet partisi grupları arasında söz düellolarının artmaya başladığını, tansiyonun yükseldiğini fark ediyoruz.
Bursa Büyükşehir Belediye Meclisi’nin aralık ayı ikinci oturumunda yaşananlar, AK Parti ve CHP Grubu arasında bundan sonra daha sıkıntılı geçecek bir süreci işaret ediyor.
Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Bozbey ile AK Parti Grubu hemen her oturumda şahsi söz alan AK Partili Ali Sait Adiloğlu arasında yaşananlar, mecliste diyalog ve uzlaşı sürecinin bozulduğunu, tamiri güç bir noktaya doğru gittiğini kanıtlıyor.
Başkan Mustafa Bozbey’in geçen süreçteki icraatlarını, 1940’lardaki tek parti uygulamalarına benzeten Adiloğlu’na CHP’li üyelerin tepki gösterdiğini fark ettik.
Mecliste çoğunluğa sahip AK Parti’nin, Başkan Bozbey ve CHP grubu tarafından da ablukaya alındığını söyleyebiliriz.
Meclisteki demokratik ortamın giderek bozulacağı bir döneme doğru girildiğini düşünüyoruz.
Oysa, Bursa’nın çözülecek, el atılacak çok sorunu var.
Ulaşım başta olmak üzere, başlanmış yatırımların tamamlanması, yetersiz bütçelerle başlaması beklenen yatırımlar için de siyasi parti gruplarının mecliste işbirliği ve mutabakatın zorunlu olduğuna inanıyoruz.
Mecliste karşılıklı suçlama, sataşma vb. gibi diyaloglarla bütün bu süreçler zarar görecektir.
Elbette karşılıklı hareket ve itham olmadan, eleştirinin yapılabileceği, eksiklerin ve yanlış görülenlerin dillendirilebileceği, kentli yararına hayata geçirilenlerin takdir edilebileceği bir siyasi ortam oluşmalı. Eksiği dile getirmekten, yanlışı vurgulamkatan da kimse rahatsızlık duymamalı.
Hatipler, sözlerini seçerken çatışma dilinden çok, yapıcı ve yol gösterici ifadeler tercih etmeli. Bütün bunların dışında, geriginliği artırıcı tutum ve davranışlar Büyükşehir Belediye Meclisi’nin saygınlığına zarar verir.
Çünkü orası halk adına yetki kullanılan bir ortam.
Meclisteki kavga gürültü, sataşma görüntülerinin kentliyi de rahatsız edeceğini düşünenlerdeniz.
Seçmen bunun faturasını, bir sonraki seçimde ilgililerine kesebilir.
Yerel iktidarın mimarları düzenli olarak toplanıyor
AK Parti 20 yıldır kale gibi gördüğü Bursa’yı ve kimi ilçelerini 31 Mart akşamı kaybetti.
Öyle ki, gitmez denen ilçeler, alınamaz denilen Büyükşehir Belediyesi’ni CHP’ye kaptırdı.CHP elde ettiği bu kazanıma şimdi sıkı sıkı sahip çıkıyor.
Önceki hafta, CHP Bursa İl Başkanı Nihat Yeşiltaş yönetimiyle birlikte 15 yıl sonra yeniden kazandıkları Dağ’ın arkasındaki Harmancık ilçesine gitti. Buranın kazanılmasının kendileri açısından sembolik bir anlamı vardı. Ziraa 2002’den bu yana diğer Dağ ilçeleriyle birlikte AK Parti’nin hemen her seçimde tulum çıkardığı yerlerden biri de burasıydı.
Yeşiltaş yönetim kurulunu burada topladı. CHP Harmancık İlçe Başkanı Ahmet Tufan ve Belediye Başkanı Haşim Ali Arıkan’ın evsahipliği yaptığı toplantıda ilçenin beklentileri, sorunları masaya yatırıldı. CHP bir bakıma Bursa’nın en uzak ilçesi Harmancık’ta gövde gösterisi yaptı.
Yeşiltaş daha sonra da 31 Mart sonrası geleneksel hale getirdikleri belediye başkanları buluşmasını bu kez Gemlik Belediye Başkanı Şükrü Deviren’in ev sahipliğinde gerçekleştirdi. O toplantıya da Büyükşehir Belediye Başkanı ile birlikte CHP’li tüm ilçe belediye başkanları katıldı.
CHP yerelde elde ettiği başarıyı pekiştirmek, üstüne koymak ve bunu genel iktidara taşımak için Bursa’da işi sıkı tutuyor.
Örgüt ve belediye başkanları toplantılarını düzenli hale getirip, Bursa’daki gücünü de kente hissettiriyor.
Büyükşehir’de kadın bürokrat ağırlığı mı?
Bunu Nilüfer’deki yönetiminden hatırlıyoruz. Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Bozbey Nilüfer’i yönetirken bürokratlarının ağırlığını kadın yöneticilerden oluşturmuştu.
Şimdi Başkan Bozbey’in bunu Büyükşehir’de de devam ettireceği görülüyor. Nitekim, Bozbey önceki gün Büyükşehir Belediye Meclis oturumunda sayıyı 8,5 ayda 42’ye çıkardıklarını açıklamış.
Yönetim şemasına bakıldığında da bunu fark edebiliyoruz. Halen erkek egemen bürokratik bir kadro görünse de, bundan böyle kente daha çok kadın elinin değeceği anlaşılıyor.