Öteden beri yakınıp duruyoruz. 120 milyon dolarlık yatırımla kentimize kazandırılan Yenişehir Havalimanı bir türlü aktif olarak kullanılamıyor. Bursa’nın dibindeki Sabiha Gökçen’in yolcularının yüzde 30’unun Bursa’dan gittiği açıklandı.

Bu müthiş bir rakam.

Bursa yolcuları orayı kullanırsa, Yenişehir aktif hale getirilebilir mi? Mümkün değil.

Fakat, Bursa’nın açılacak yeni destinasyonlara ne kadar sahip çıkacağı da soru işareti.

Evet, kentimiz Anadolu’nun dört bir yanından, Kafkaslardan, Balkanlardan yoğun göç almış bir metropol. Şehrin hızlı treni yok, var olan havalimanını ise bizzat devlet tarafından aktif olarak çalıştırılmıyor. Devletin bayrak taşıyıcı hava yolu şirketi Yenişehir’e dönüp bakmıyor. Siyasi baskı falan da ona geçmiyor.

O halde bu yatırım niye yapıldı?

Sadece askeri uçuşlar için mi onca para toprağa gömüldü?

Hiç bir havayolu şirketi de Bursa’ya göç edenlerin akrabalarına gidip gelmeleri için sefer başlatmaz. Bunun sürdürülebilir olmasına bakar.

Dün Bursa Kültür Turizm ve Tanıtma Birliği, Yenişehir Havalimanı’ndan yeni uçuş rotalarının tanıtılacağı program öncesi Almira Otel’de turizm profesyonellerine dönük bir bilgilendirme yaptı. O toplantıya kasım ayında Antalya ve Çukurova’ya sefer başlatacak olan Alman Lufthansa ve Türk THY ortaklı Sun Expres Hava Yolları’nın Türkiye Satış Müdürü Murat Hatipoğlu da katıldı.

Açılış konuşmasını Yenişehir Havalimanı Müdürü Mustafa Bozkurt yaptı. Havalimanının geliştirilmesi, yolcu ve uçuş kapasitesinin artırılmasına dönük çalışmaları anlattı.

Sunexpres Türkiye Satış Müdürü Hatipoğlu ise Çukurova ve Antalya havalimanlarının uçuşları hakkında bilgi verirken Bursa’dan yoğun bir destek ve istek gördüklerini söyledi. Mart sonuna kadar sürecek seferlerin durumuna bakılarak devamı konusunun yeniden değerlendirileceğini de aktardı. Hatipoğlu, Bursa ile birlikte 12 yeni destinasyon açtıklarını hatırlattı.

Hatipoğlu, Bursa’dan Almanya, Balkanlar, Ortadoğu, Samsun ve Gaziantep’e dönük sefer başlatılması taleplerinin de olduğunu hatırlattı. Bunların da şirketçe değerlendirileceğini ifade etti.

Bursa önceki dönem milletvekili Mustafa Esgin de kentteki sağlık turizmin gelişmesi için yürüttükleri çabaya işaret etti. Hızlı tren, otoyol, köprüler ve Yehişehir havalimanı ile birlikte Bursa’nın havayoluyla da dışa açılmasının önemine dikkat çekti.

Bursa Kültür Turizm ve Tanıtma Birliği Başkanı Yıldırım Belediye Başkanı Oktay Yılmaz ise Bursa’yı ulusal ve uluslararası fuarlarda tanıtmak için yürütülecek çalışmalara değindi. Bursalılık bilinciyle kenti öne çıkarmaya çalıştıklarını, kurucu aklın şehri olan Bursa’yı her alanda tanıtma ve ulaşılabilir kılma adına çalıştıklarının altını çizdi.

 

Bozbey’den açık destek sözü

Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Bozbey de Bursa’dan Çukurova ve Antalya seferlerinin tanıtıldığı toplantıda havayolu ulaşımının önemine dikktat çekti. Bu iki destinasyona başlatılan seferlerin Bursa için mutluluk kaynağı olduğunu, Büyükşehir Belediyesi olarak tanıtım başta olmak üzere her türlü desteği sağlayacaklarının sözün verdi.

Başkan Bozbey, karayolu ile 10 saatte gidilebilecek bir yere havayoluyla bir saatte ulaşılabileceğine dikkat çekti. Bozbey, Yenişehir Havalimanı’nın lojistik uçuşlar için de değerlendirilmesi gerektiğinin altını çizdi.

Toplantıya, AK Parti ve İYİ Parti il başkanları ile birliğe üye ilçe belediyelerinin başkanlarının katıldığını da gördük. Turizm sektörü temsilcileri de Hatipoğlu’na sorular yönelttiler.

 

Uçuşlar boşta kalan uçakları apronda yatırmamak için mi?

Toplantıya katılan herkesin merak ettiği sorulardan biri acaba Sunexpres Bursa’daki iki destinasyonunu kış ayında boşa çıkan uçaklarını apronda yatırmamak için mi başlatıyor sorusuydu. Nitekim, bu yönde meslektaşlarımız seferlerin niçin Mart sonuna kadar yapılacağını da sordu?

Hatipoğlu o soruyu, “Uçuş istatistikleri değerlendirilerek mart sonunda yeniden bir değerlendirme yapılacak” diyerek geçiştirdi.

Bursa’ya diğer özel havayolu şirketleri de ara ara uğruyor fakat uçuşları uzun soluklu olmuyor. Sunexpres’in iki kente başlatacağı seferler umarız süreklilik arz eder.

Yoksa, o da tıpkı THY ve yan şirketi A-Jet gibi Bursalılar nezdindeki güvenini kaybeder. Bursa’nın havalimanı, havayolu şirketlerinin sadece kendilerinin uygun gördükleri anlarda kullanılacak bir yatırım değil.

Burası onlar gelse de gelmese de öyle ya da böyle muhakkak gelişip değerlendirilecek.

Sanırız biraz daha zamana ihtiyaç var.