Her ne kadar Cumhurbaşkanlığı ile Parlamento’daki yemin törenleri ve yeni oluşacak kabine bugünlerde çok konuşulsa da, herkesin merakla beklediği asıl konu, 2024 yerel seçimlerinde kimler aday olacak veya yapılacak.
Bursa’nın 2004’ten bu yana 20 yıla yakındır Büyükşehir ile ilçelerin büyük bölümü AK Partili belediye başkanlarınca yönetiliyor.
Kentin yönetimi AK Partili Büyükşehir belediye başkanları merhum Hikmet Şahin, ardından Recep Altepe ve işbaşındaki Başkan Alinur Aktaş ile sürüyor.
Sol camia, 1999’da DSP’li Büyükşehir Belediye eski başkanı Erdoğan Bilenser’den sonra bir daha Büyükşehir’i kazanamadı.
2004’te AK Partili merhum Hikmet Şahin ile CHP adayı Gürhan Akdoğan yarışmış ve Şahin yüzde 53’lük sonuçla seçimi almıştı.
Sonrasında, 2009’da AK Parti aday değiştirip Recep Altepe ile seçime girmiş, CHP adayı Sena Kaleli karşında yüzde 47 ile kazanmıştı. 2014 yerel seçimlerinde Altepe ile bir kez daha devam kararı alan AK Parti’nin rakibi bu kez CHP’li Necati Şahin idi. Altepe o seçimi de yüzde 49,5 oyla birinci bitirmişti. 2019 seçimlerine girildiğinde ise AK Parti’nin adayı bu kez Alinur Aktaş oldu. CHP’li rakibi ise Mustafa Boybey idi. Aktaş da o seçimi yüzde 49.6’lık oran ve 42 bin 53 oy farkıyla kazandı. Bozbey ise yüzde 47 oy almıştı.
2024’te AK Parti yine Alinur Aktaş ile devam ederse, rakibi erken aday ilan edilen CHP’li Bozbey olur mu?
Başkan Aktaş’ın kentsel dönüşüme ve kentiçi ulaşıma dönük uzun vadeli projeler hazırladığı ve göreve devam etmek istediği biliniyor.
Aktaş, partisince yeniden aday gösterilirse, 9 ay sonra Millet İttifakı’nın sürmesi halinde, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu tarafından erken aday ilan edilen Mustafa Bozbey ile yeniden yarışabilir. İttifak devam etmezse İYİ Parti de Bursa’da tanınan, bilinen bir isimle yarışa katılabilir.
Her durumda Bursa’nın 2024 seçimlerinin de çok çetin geçeceğini söyleyebiliriz.
Kabine’de Bursalı bir isim olacak mı?
Seçimler bitti, Parlamento toplanıyor. Yeminler edilecek. Önce milletvekilleri ardından AK Parti Lideri Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan yemin ederek Türkiye’nin 13. Cumhurbaşkanı olarak göreve başlayacak. Başka bir ifadeyle Erdoğan Beştepe’deki üçüncü dönemine adım atacak.
Elbette artık en çok merak edilen konulardan biri Bakanlar Kurulu listesi.
Burada hangi dengeler, kriterler göz önünde bulundurulacak. Pandemi ve deprem gibi ağır bir dönemde bakanlık yapmanın ne kadar zor olduğu biliniyor.
Şimdi artık yeni bir dönem başlıyor.
Bu yeni dönemde bölgelerin, illerin kabinede temsiline nasıl özen gösterilecek?
Bursa, AK Parti’nin Marmara bölgesinde ve Türkiye’de elinde tutabildiği en büyük ili. Bakanlar Kurulu’nda ili temsilen bir isme yer verilecek mi?
Kulislere düşmüş bir isim yok. Her şey Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın kafasında ve cebindeki muhtemel listesinde.
Biz ise, Bakanlar Kurulu’nda Bursa’nın temsil edilmesinden yanayız. Bir bakanlığın Bursa’ya çok görülmemesi gerektiğine inanıyoruz.
Hassas bir döneme giriliyor. Kabinede temsil edilen illerin avantajını biliyoruz. Bursa o avantajlı illerden biri olmalı.
Geçmişte başbakan yardımcılığıyla bile kabinede yer bulan Bursa’nın bakansız bırakılmaması gerektiğini düşünenlerdeniz.
17 ilçesinde atıksu arıtma tesisi ile en çevreci il Bursa mı olacak?
Haberi gazetelerden okumuşsunuzdur. BUSKİ Genel Müdürlüğü’nün Büyükorhan’da ilçesinde başladığı Evsel Atıksu Arıtma Tesisleri’nin yapımı hızla sürüyor.
Bildiğimiz kadarıyla Bursa’da atıksu tesisi olmayan tek ilçe Büyükorhan kalmıştı. Kurumun ihale ettiği arıtma tesisinin yapımı sürerken, Bursa’nın 17 ilçesi birden evsel atıksu arıtma tesislerine kavuşmuş olacak.
Bu haliyle Bursa, ilçelerinin tümünü evsel atık arıtma tesislerine kavuşturan il olarak en çevreci şehir ünvanını fazlasıyla hak edecek. Türkiye’de ilçelerinin tümüne arıtma tesisi kuran başka bir büyükşehir belediyesi var mı bilmiyoruz ama bunun çevreye ve insana yapılmış en büyük yatırım olduğunu düşünüyoruz.
BUSKİ’nin gerek yurtiçi gerekse dış finans kaynaklarından temin ettiği kredilerle inşaa ettiği altyapı ve arıtma tesislerinin gelecek nesle bırakılacak en önemli yatırımlardan olduğuna inanıyoruz.
Çevreye yapılan her yatırım ve harcama, canlı varlığının yaşamını ilelebet sürdürmesini sağlayacak adımlardır.