Fotoğraf, Bursa’nın merkezindeki Bağlarbaşı Mahallesi’nde çekildi. Burası Osmangazi ilçe sınırlarındaki Kutlukbey Caddesi. Recep Tayyip Erdoğan Bulvarı’nın hemen arkası.
Eski kum ocaklarının bulunduğu bölgenin hemen dibindeki bu alanda cadde kenarına ve kaldırım üstlerine ısrarla ev ve iş yerlerinden çıkan atıklar bırakılıyor.
Oysa, Osmangazi Belediyesi Temizlik İşleri Müdürlüğü her defasında burayı çöp kamyonları ve iş makineleriyle temizliyor.
Belediye ekipleri temizledikçe, şehir düşmanları da ısrarlar atıklarını buraya bırakıyor. Kaldırımlarda yürümek ne mümkün.
Temizlik İşleri Müdürlüğü ekipleri temizlemekten bıkmış ama onlar evlerden çıkan atıklarını buraya bırakmaktan vazgeçmiyorlar.
Demek ki, cezalar falan caydırıcı değil.
Oysa, bir tanesine şöyle okkalı bir çevre cezası kesilse, bakın bir daha o semte uğruyorlar mı?
Para cezası da yetmez, hapis ve araca el koyma dahil hepsi olmalı. İzinsiz hafriyat dökenlere uygulanan yüklü para cezaları burada da devreye sokulmalı.
Şehri temiz tutmak için gösterilen çabanın karşılığı ne yazık ki, işte bu fotoğraftaki çirkin görüntü.
Osmangazi ve Bağlarbaşı’nda oturan hemşerilerimiz bu görüntüyü hak etmiyor. Başta bölgede oturan hemşerilerimiz olmak üzere, buraya atık bırakanları görenler takip edip anında plaka ve eşgallerini belediyeye ve polise bildirmeliler.
Atatürk Caddesi’ne dökmeye cesaret edemedikleri atıkları buraya nasıl bırakabiliyorlar? Sıkıysa, Atatürk Caddesi’ne, Haşim İşcan’a, İnönü Caddesi’ne, FSM Bulvarı’na Altıparmak’a da bıraksalar ya atıklarını?
Sanırız buraya kent güvenliği kameraları gerekiyor. Ya da fotokapan.
Şehri pisleten kanunsuzlar ancak böyle yakalanır. Temizlemek için onca çaba ve masraf yapılırken ticari hırs için atıklarını şehrin ortasına uluorta bırakanların yaptıkları yanına kâr kalmamalı.
Şehirde yaşama kültüründen yoksun insanları yola getirmek caydırıcı işlem ve cezadan geçiyor.
Aksi halde Temizlik İşlerdi Müdürlüğü çalışanları temizledikçe onlar kirletmeye devam ederler.
Kutlukbey Caddesi’nin devletin tüm kolluk güçlerince hatta İl Çevre ve Şehircilik Müdürlüğü’nce de özel takibe alınmasında fayda var.
Büyükşehir’in kursu ile üniversiteli olmak
Bursa Büyükşehir belediyesi’nden dün elektronik postamıza düşen bir haber
gösterdi ki, BUSMEK’in açtığı kurslarda üniversiteye hazırlanan 29 çocuğumuz sınavda başarı sağlayıp, bir yüksek öğretim kurumuna yerleşmişler.
Maddi imkanı olmayan hemşerilerimiz için açılmış kursların hedefe ulaştığını gösteren bir gelişme bu.
Herkesin özel kurslara gidecek bütçesi yok. Belediyeler bu durumlarda eşitliği sağlama adına ücretsiz kurslar açabiliyor. Büyükşehir Belediye Başkanı Alinur Aktaş’ın da ortaya çıkan bu başarı tablosundan hoşnut olduğu görülüyor. Üniversite kazanan öğrencileri kabulde Başkan Aktaş’ın hepsiyle, kendi çocuğu üniversite kazanmış gibi gurur duyduğunu söylemiş.
Bu durum, beşikten mezara belediyecilik hizmetine güzel bir örnek.
Bir hemşerinin doğduğu anda başlayan belediye hizmetinin, ilk, orta, lise ve üniversite kazanma ve okuma anında, hatta, evlenme, iş hayatına atılma ve nihai ölümde de sürdüğü biliniyor.
Üniversiteyi Büyükşehir kursu ile kazanan çocuklarımız da ileride şehirlerine ve belediyelerine aidiyet hissedeceklerdir.
Vaat ettiği parayı vermedi istasyon adı Odunluk oldu
Buraray’ın Acemler- Nilüfer istasyonları arasına yeni bir istasyon daha eklendi. Yapımı, istasyona sponsor olmayı taahhüt eden Suryapı firmasının vaadini yerine getirmeyince sürüncemeye karan ve yıllar sonra tamamlanan yeni istasyona Bursa Büyükşehir Belediye Meclisi’nce Odunluk ismi verildi.
Firma taahhüdünü yerine getirmiş olsaydı istasyonun adı Suryapı olacaktı.
Bursa Büyükşehir Belediyesi bütçesiyle tamamlanan istasyonunun önümüzdeki günlerde hizmete girmesi bekleniyor.
İstasyon için dönemin Büyükşehir Belediye Başkanı Recep Altepe ile firma sahibi Altan Elmas arasında Nisan 2017’de 4 milyon liralık şartlı bağış protokolü imzalanmış, ancak para Büyükşehir Belediyesi hesaplarına aktarılmamıştı.
Bursaray’ın bu en yeni istasyonunun yapım ihalesini alan yüklenici firmanın da o tarihten bu yana işi sarkıttığını, bitiremediğini, uzattığını biliyoruz.