Bursa’nın siyasi gündemi son bir haftadır iki ilçemizin İYİ Partili belediye başkanlarının iktidar partisine geçeceği yönündeki söylentilerle çalkalanıyor. İki ilçe deyip geçmeyin. Bunlar hem de Bursa’nın ovasındaki büyük ilçeler.

31 Mart yerel seçimlerinde İYİ Parti’den Yenişehir Belediye Başkanı seçilen Ercan Özel ile Karacabey Belediye Başkanı Fatih Karabatı’nın AK Parti’ye geçeceği söylentileri aldı yürüdü. AK Parti bu iki başkanı kabul edecek mi bilmiyoruz?

Ancak, başkanların görev sürelerinin birinci yılında bir başka partiyle flört etmeleri İYİ Parti’yi de çilede çıkarmış ki, önceki gün Yenişehir’de belediye binası önünde yaptıkları açıklama ve sert sözlerle Başkan Özel’e yüklenmişler.

Bir yılın sonunda iş yapamaz ve yeni kaynak temin edemez durumdaki iki başkanın bize göre başka seçeneği kalmamış ki, iktidar partisinin safına katılma ihtiyacı hissetmişler.

Biz böyle yorumluyoruz.

Gerçekten, belediye gelirlerinin artmadığı, aksine vergi ve SGK prim borçları için kesintilerin çoğaldığı, personel giderlerinin giderek ağırlaştığı bir dönemde başkanların halka verdikleri sözleri yerine getirebilmeleri için iktidar desteğine de ihtiyaç var. Bu sadece mali anlamda bir destek arayışı değil. Bazen kaynağı da hazır olan projelere onay alabilmek kolay olmuyor.

Bütün bu süreçleri hızlandırma adına yapılacak geçişin elbette siyasi yansımaları da olacaktır. Parti kimlikleriyle seçilmiş olmaları önlerinde büyük bir sorun. Başka bir partinin rozetini takma girişimi de bu yüzden tepki topluyor. Doğru olanı ise, seçildiği parti rozeti ile dönemi tamamlamaktır. Fakat, bu geçişlere Türkiye’de sadece belediye başkanları değil, zaman zaman milletvekilleri de gerek duyabiliyor. İYİ Parti’nin bugün kurucu genel başkanı bile gemiyi terk etti. Milletvekillerinin önemli bölümü bağımsız ya da başka partilere geçti. Giderek küçülen ve dar bir kadroya dönüşen İYİ Parti’nin Bursa ve tepe yönetimleri belediye başkanları kadar milletvekillerinin kaçışlarını da sorgulamalılar.

Bu insanlar, büyük umutla içinde yer aldıkları partilerini niye terk ediyor?

Bursa’daki iki ilçe belediye başkanına dönük transfer söylentileri AK Parti’nin de işine geliyor.

Transfer kabul görür ve gerçekleşirse, 31 Mart’ta sandıkta alamadığı, kaybettiği bu iki ilçeyi bir yıl sonra bünyesine katmış olacak.

Böylece, ağır 31 Mart yenilgisinin acısı da bir nebze olsun hafifletilecek.

 

Sıfır borçla 2. Lig’e başlamak

Hayali bile güzel.

Fakat, artık onun gerçekleşeceğine dönük umutlarımız daha da arttı. Bursaspor bundan 1,5 yıl evvel büyük bir borç sarmalı altındaydı. Transfer tahtası kapanmış, futbolcu ve teknik kadrosu ile mahkemelik olmuş, alacaklılar kulüp tesislerine hacze boğmuş. Kapanma söylentileri had safhaya çıkmış. Takım kendini 3. Lig’de bulmuş. Tesislerin, stadın, elektrik, doğalgazları kesilmiş, personele maaşlarının dahi ödenemediği hatırlanmak bile istenmeyen zor dönem yaşandı.

Enes Çelik başkanlığındaki yeni yönetim bütün bunların hepsini bertaraf etti.

Üstüne bir de şampiyonluk ekledi. Şimdi sadece yönetici alacakları kalmıştı. Artık onun da kökten halledileceği müjdesinin verileceğini konuşuyoruz.

Bütün bunlar 2. Lig’e sıfır borçla başlangıç yapmak demek.

Bu da Bursaspor’u motive edecek. Futbolcu, teknik kadro ve kenti daha da kenetleyecek, hedefe ulaşmayı kolaylaştıracaktır.

Bu açıdan, kulübün borçlarının sıfırlandığı müjdesinin verilmesini bir Bursalı ve Bursasporlu olarak biz de heyecanla beklemekteyiz.

Elbette, sonrasında ilave yeni borçların eklenmeyeceği bir sürecin garantisi de verilmeli.

 

Yağışlar sürse iyiydi barajların doluluk oranı yüzde 48’e ulaştı

Nisan ayında yağmur, kar, don ve buzlu havalar üreticilerimizi perişan etti ama yaz aylarında hepimizin kabusu olan susuzluk riskinin büyük ölçüde ortadan kaldırdı.

Kentimizin zirvelerini kar tutarken, bunun önümüzdeki günlerde erimesiyle birlikte barajlara su olarak akması bekleniyor.

BUSKİ Genel Müdürlüğü’nün son verilerine göre; kentimizi besleyen Nilüfer ve Doğancı barajlarının ortalama doluluk oranı yüzde 48’e ulaştı.

Barajlarımız henüz tam dolmuş değil. Uludağ’ın eriyen karlarıyla birlikte bunun artmasını bekliyoruz.

Yaz aylarında susuzluk riski ile karşı karşıya kalmamak için tasarruflu tüketime dikkat etmemiz gerekiyor.