İhsan Aydın
İhsan Aydın
E-Posta: [email protected] YAZARIN TÜM YAZILARI

Bakanlık sistemi kapattı zabıtalar ceza yazamıyor

Köşe Yazısını Dinle

31 Mart’ta Türkiye’de büyük bir değişim yaşandı. AK Parti garanti gördüğü kentleri, illeri, ilçeleri, kasabaları kaybetti. CHP ise, kent uzlaşısıyla DEM’in de desteğini aldığı yerleşimlerde ve metropollerde seçimi açık farkla kazandı.

Belediyeleri kaybetmenin şokunu yaşayan merkezi hükümetin, muhalefet belediyelerine dönük hamleleri devam ediyor. Kayyum tartışmalarının sürdüğü dönemde belediyelere dönük şimdi yeni bir hamle daha geldi.

Önceki gün öğrendik.

Seçim öncesi belediye zabıtalarına açık olan, araç tesçil bilgilerine ulaşma ve plakaya ceza yazma sistemi İçişleri Bakanlığı’nca bildirim yapılmaksızın kapatılmış.

Belediye zabıta memurları artık Kabahatler Kanunu’na göre, kural dışı parklanmalar, cadde ve kaldırım işgalleri nedeniyle sisteme girip, araç sahiplerine para cezası uygulayamıyor. Uygulasa da, sahiplilik, adres vb. gibi tescil bilgilerine ulaşmaları artık mümkün değil. Emniyet Müdürlükleri ile plakaya ceza için yazışmaların da geçmişte 5-6 aydan önce gerçekleşmediği aktarılıyor.

Durum elbette kentlerin trafik, tertip ve düzeni açısından üzücü. Bakanlık 15 gün önce bu sistemi belediyelere kapatınca ortalıkta bir karmaşa yaşanmaya başlanmış.

Küçük nüfuslu yerleşimler için sorun olmayacaktır belki ama, büyük metropollerde Kabahatler Kanunu’na aykırı davrananlara uygulanan para cezalarının, araç plakaları aracılığıyla sahiplerine ulaşılarak, Belediye Encümeni’nden verilen para cezası kendilerine tebliğ ediliyordu.

Şu anda Türkiye’de hiç bir belediyenin 15 gündür bu programa ulaşamadığı dillendiriliyor.

Sistemi belediyelere kapatmanın bir gerekçesi olmalı.

İçişleri Bakanlığı’nın belediyelere hiç bilgi vermeden ekranı kapatması kafalarda soru işareti oluşturmuş.

Kimi CHP’li belediye yöneticileri bunu, merkezi hükümetin belediyeleri cezalandırmasının yeni bir versiyonu olduğunu ileri sürüyorlar.

İktidar partisinin sistemi kapatarak, belediyelerin elinin, kolunun bağlanıp, ‘kentleri yönetimiyorlar’ algısı peşinde olduğunu ileri sürüyorlar.

Sisteme ulaşmaya yeniden izin verilir mi bilmiyoruz ama alınan kararın CHP’li belediyelerdeki yansıması böyle.

Soru işaretlerinin ortadan kalkması için İçişleri Bakanlığı’nın sistemi belediyelere kapatma gerekçesinin ne olduğunu açıklaması lazım.

 

Yerel demokrasiye dijital katkı dönemi

Nilüfer Belediyesi’nin Bursa’da 15 yıl önce başlattığı Mahalle Komiteleri uygulaması artık dijital adaylık ve seçim süreciyle de yeni bir ilke imza atıyor.

Nilüfer Belediye Başkanı Şadi Özdemir, 64 mahalledeki Mahalle Komitelerine adaylık ve seçim sürecinin belediyenin Nilüfer Her Yerde uygulaması üzerinden yapılacağını açıkladı. Dün sabah Nilüfer Kent Konseyi’nde habercilerin karşısına geçen Özdemir, yanına yardımcıları Okan Şahin, Emre Karagöz ve Kent Konseyi Başkanı Mustafa Berkay Aydın’ı aldı.

15 yıllık birikimiyle Mahalle Komiteleri Türkiye’ye örnek oldu. 5 yıllık stratejik planımızı hazırlarken komitelerin görüşlerini de dikkate aldık” dedi.

Komitelerin etkin biçimde çalıştıklarını, bunun en son örneğinin, ilçedeki bir beton santrali ve taş ocağının faaliyetlerinin durdurulmasında görüldüğüne dikkat çeken Özdemir, komitelerin seçimlerinin pusulasız biçimde, dijital olarak gerçekleşeceğini duyurdu. Komite seçimlerine başvuruların başladığını, 6 Aralık’ta sona ereceğini ve 15-22 Aralık tarihlerinde de dijital olarak seçimlerin yapılacağını aktardı.

Başkan Özdemir, Mahalle komiteleri bir şeye onay vermiyorsa biz de ona sıcak bakmayacağız” dedi.

Özdemir, Nilüferlilerin açtıkları kent lokantalarına askıda yemek ve askıda hayvan kısırlaştırma için ödeme yapabileceklerini de açıkladı.

Başkan, belediye kreşleri tartışmasını da gündem değiştirmeye dönük bir girişim ve yeni bir cezalandırma olduğunu söyledi. Göreve gelirken 25 kreş sözü verdiğini, bunu gerekleştireceklerini, bakanlığın kendilerine kreş açmayı yasaklaması durumunda bunları isterse kendisinin üstlenebileceğini, ancak okul yapamayan Milli Eğitim Bakanlığı’nın, kreş açmaya da niyetinin olacağının sanmadığını kaydetti.

Başkan başka bir soru üzerine de, kendinden önceki döneme ait alacaklar için devletin dört aydır 250 milyon lira dolayında kesinti yaptığını da kaydetti.

 

Vakıflar o binayı verir mi?

Atatürk Caddesi üzerindeki Tarihi Belediye Binası’nın Bursalı ünlü modacı Yıldırım Mayruk’a moda müzesi olarak verileceğine dönük tartışmalar kentin gündemini epey bir meşgul etti.

Ancak, şunun gözden kaçırıldığını düşünüyoruz.

Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Bozbey’in gerçekten böyle bir düşüncesi var mı bilmiyoruz ama o yapının mülkiyeti Vakıflar Genel Müdürlüğü’nde.

Vakıflar, yürürlükteki yasayı öne sürerek Recep Altepe döneminde tarihi binanın mülkiyetini üstüne geçirmişti.

Vakfılar Genel Müdürlüğü’nün Tarihi Belediye Hizmet Binası’nı amaç dışı kullanımlar halinde burayı tahliye ettirebileceğini ve boşaltacağını düşünüyoruz.

Bilmem yanılıyor muyuz?

Kaldı ki, onlarca yıldır belediye başkanlığı binası olan ve bugün de prestij makamı olarak kullanılan yapının, amaç dışı kullanımı ve tahsisi halinde, buna Vakıflar’ın kesinlikle müdahale edeceğini söyleyebiliriz.

Bursa Büyükşehir Belediyesi halen o yapının kiracısı durumunda.

ilk yorumu sen yap

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.

BUGÜN EN ÇOK OKUNANLAR

Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz..
X