1 Kasım seçimleri sonrası TBMM‘de dün yemin töreni vardı.
Yeni vekiller, 5 ay sonra yapılan seçimin ardından yeminlerini edip, yasama görevine başladılar.
Ancak, aklı halen 24 yıl önceye takılı, eski Türkiye’den kalma bir isim, geçen bunca zamana rağmen değişmediğini bir kez daha göstermiş oldu.
1991′de Leyla Zana TBMM kürsüsünden yemin ederken Kürtçe konuşmuş, ortalığı ayağa kaldırmıştı.
24 yıl sonra dün aynı eylemini tekrarladı.
Oysa, Türkiye‘de 24 yılda çok şey değişti.
Derelerin altında o kadar su aktı ki, bugün belki kendisinin bile hayal edemeyeceği demokratik kazanımlar elde edildi.
Buna rağmen Zana dün Parlamento’da yeniden kriz çıkarma peşindeydi.
Yemini kabul edilmedi, tekrarlaması için çağrıldığında kürsüye gitmekten imtina etti.
Allah aşkına, Türkiye’de demokratikleşme adına 24 yıl boyunca az mı adım atıldı?
24 yıl önce Kürtçe şarkı bile söyleyemeyen, Kürtçe müzik kasetleri yasak olan, cezaevlerindeki yakınlarıyla Kürtçe konuşamayan bölge insanının bugün böyle bir derdi var mı?
Kürtçe kanallar, Kürtçe TRT kanalı, Kürtçe Kur’an meali, Kürtçe kursları, üniversitelerde Kürtçe Enstitüler edebiyat bölümleri açılmadı mı?
Kültür Bakanlığı Kürtçe klasikleri basmadı mı?
Bugün, kim komşusuna Kürtçe konuştuğu için farklı gözle bakıyor?
Doğu ve Güneydoğu‘da onlarca belediye başkanlığı, yüzlerce belediye meclis üyeliği ve yine onlarca TBMM üyesi bölge insanın içinden çıkmıyor mu?
Bölge ekonomik anlamda da teşvik ve yatırıma boğulmadı mı?
Lafın özü, Kürtçe’nin önünde bir engel mi kaldı ki, Parlamento kürsüsünde yine şov yapılıyor?
Mesele nedir?
Mesele önce özerklik, sonra bağımsız bir ülke kurma rüyası mıdır?
Eğer böyle ise, değil 24 yıl, 124, 1024 yıl sonra da TBMM kürsüsünde aynı eylem yapılsa, rüyanın gerçeğe dönüşmesi, Türkiye Cumhuriyeti sınırları içinde bizce mümkün değlidir.
Bu böyle biline.
Özdemir konsolos oluyor
Ülkelerle işbirliğini sadece devletler sağlamaz.
Küçük dostuluklar da bazen iki ülkeyi, kentleri birbirine yakınlaştırabilir.
Büyükşehir Belediye Meclis üyelerinden Mustafa Özdemir de onlardan biri.
Özdemir, uzun süredir Kırgzistan‘ın Başkenti Bişkek ile Bursa arasında mekik dokuyor.
Bişkek’in üst düzey askeri, mülki ve diplomasi yöneticileriyle sıkı dostuluklar kuran Özdelmir’e bu ülkeden bir jest geldi.
Aynı zamanda Keles Belediye Meclis Üyesi de olan Özdemir’e Kırgızistan’ın İstanbul Konsonosluğu tarafından Bursa Fahri Konsolosu olması teklif edildi.
Özdemir ile önceki gün bu konuyu konuştuk.
Teklifin kendisini onare ettiğini söyledi.
Seve seve, Kırgızistan’ın Bursa Fahri Konsolosu olmayı kabul ettiğini anlattı.
Bürokratik işlemleri tamamlamaya çalıştığını, zaten kendisinin ata yurdu topraklarla Bursa arasında kardeşlik ve dostluk ilişkisini uzunca zamandır sürdürdüğünü, şimdi bunun diplomatik anlamda da kağıda döküleceğinden bahsetti.