Devletimiz tarafından 2019 yılının “Yaya Öncelikli Trafik Yılı” ilan edilmesinin ardından ülke genelinde “Öncelik Hayatın, Öncelik Yayanın” sloganıyla bir kampanya başlatıldı.
Yerinde, güzel bir proje.
Kampanya başlayalı yaklaşık 2,5 ay oldu.
Trafikte önceliğin yayalarda olması, aslına bakılırsa yaşadığımız toplumun müşterek, uyulması gereken kurallarından biri zaten.
Yani medeni toplumlarda bir kültür, yaşam tarzı şeklinde çocukluktan başlıyor bu eğitim.
Anaokulunda başlayan insana, hayvana, doğaya saygı, çevreye duyarlılık, yayaya ve hayata öncelik toplumun her yönden ilerlemesinde önemli rol oynuyor.
Trafikte yayaya öncelik vermek de, ambulansa, itfaiyeye yol vermek de medeni toplum kültürünün bir parçası.
‘Trafikte öncelik yayanın’ kampanyası takdir edilecek bir proje ancak, yukarıda da belirttiğim gibi bu bir kültür ve eğitim işidir.
Bunu evden ve anaokulundan başlayan bir eğitimle verebiliriz.
Eğitimin bir parçası olmalı ‘önce insan, önce hayat…’
Geçtiğimiz günlerde Nilüfer’de Atapark’ın olduğu yerde trafik ışıklarının olmadığı yaya geçidinde bunu gözlemleme şansı buldum.
Sürücülerin çoğunluğunun bu konuda hassas davrandığını gördüm. Yayanın geçide adım attığını gören sürücülerin yavaşladığını, yaya karşıya geçene kadar durduğunu gözlemledim.
Bir an, o sürücülere yaklaşıp tek tek teşekkür etmek istedim duyarlılıklarından ötürü.
Birkaç yerde daha denemek istedim bunu ancak az kalsın eziliyordum.
Yani siz siz olun tedbiri elden bırakmayın.
Çünkü anladım ki, insana saygı, yaya öncelik kültürünün yerleşmesi konusunda daha çok yol almamız gerekiyor.
İnsana saygı bir kültürdür… Bu da eğitimle olur.
Onlar için de frene basın
Lütfen onları trafikte yok saymayın. Araç kullanırken hem kendi can güvenliğiniz hem de onların hayatı için iyi bir şey yapın. Onlar için de frene basın.