Önceki gün sosyal medyasında gördüm ilanı. Yıldırım ilçesi Karapınar Mahallesi’nin muhtarı Mehmet Çakır bir paylaşım yapmış.
İlanda “Kendi kullandığım 87 Model Şahin aracım geliri deprem bölgesine verilmek üzere satılıktır. En yüksek fiyatı veren kişi parayı Yıldırım Belediyesi Konteyner Kent Projesi’ne ‘yatırıldı makbuzu’nu getirdiğinde aracın satışı verilecektir” yazıyor.
2 dönemdir Karapınar Mahallesi’nin muhtarlığını başarıyla yürüten Mehmet Çakır’la görüştüm.
Çakır, “Günay Bey, aynen ilandaki gibi, şahsıma ait güncel hayatta kullandığım tek aracımı deprem bölgesinde bir kardeşimin barınma ihtiyacını karşılamak için satışa çıkardım. Kesinlikle parayı kendim istemiyorum, alan kişi Yıldırım Belediyemizin konteyner kent projesine hesabına yatırsın, dekontu getirsin aracın satışını kendisine gerçekleştireceğim” dedi ve ekledi. “Belki de o büyük felaket Bursa’da olsaydı o araç hiç benim olmayacaktı.”
Muhtar Çakır ayrıca, “Mahalle muhtarlığımız ve mahallemizdeki vatandaşlarımızla, depremin yaşandığı ilk günden itibaren her bir vatandaşımız gibi, kardeşlerimiz için ne yapabiliriz derdine düştük ve çalışmalara başladık.
Karapınar Mahallesi sakinleri ve hayırsever vatandaşlarımızla birlikte ilk etapta AFAD’a 87 bin lira, Yıldırım Belediyesi Konteyner Kent projesine de 215 bin TL yatırmış bulunmaktayız” diyerek Karapınar Mahallesi halkının ve hayırseverlerin deprem bölgesi için yaptığı çalışmaları aktardı.
B17/A No’lu hat bildiğiniz gibi değişen bir şey yok
Günay Bey Söz Sizde köşenizi sürekli takip etmekteyiz.
2018 yılında beri Güneştepe güzergâhında hizmet veren B17/A hatla ilgili sıkıntılara yer verilmekte, otobüslerin yolcuların yoğun olduğu sabah ve akşam saatlerinde yetersiz kaldığı ve yolcuların bu anlamda oldukça mağdur oldukları ifade edilmekte.
Benim de size gönderdiğim bu kaçıncı yazı artık bilmiyorum.
Bu bölgeye hizmet veren B17/A Hat No’lu otobüs 20 dakikada bir geçiyor ve oldukça kalabalık. Bildiğiniz balık istifi bir yolculuk yapıyoruz.
Zaten çoğu zaman da otobüs bizim durağa gelene kadar dolmuş oluyor ve binemediğimiz için bir sonraki otobüsü beklemek zorunda alıyoruz.
Daha önce yayımlanan yazımdan sonra birkaç gün gözle görülür bir düzelme oluyor, yolcular biraz nefes almaya başlıyor sonra yine bildiğiniz gibi eski düzene geri dönülüyor.
Bahsettiğim durum özellikle sabah ve akşam saatlerinde pik yapıyor.
Özellikle biz kadınlar için ayrıca ciddi bir sıkıntılı durum.
Uzaktan otobüsün geldiğini görünce taa caddenin ortasına kadar çıkmak zorunda kalıyoruz bazen de.
BURULAŞ, UKOME ve Büyükşehir Belediyesi’nin bu konuya kalıcı bir çözüm üretmelerini rica ediyorum.
Bir vatandaş