Piyasalardaki kafa karışıklığı gündemde kalmaya devam ediyor.

İç veya dış pek çok neden devreye girerek ciddi dalgalanmalara yol açmakta.

Kasımın ilk on günü de bu tablonun bir özeti niteliğinde geçti.

Özellikle Türk para piyasaları için pozitif gelişmeleri zaman zaman ABD ile vize krizinin yumuşaması şeklinde görebildiğimiz gibi.

Türkiye’nin kırılgan beşli olarak adlandırılan risk bölgesine en baştan sokulmuş olması ise… Negatif taraftaki karne notu olarak piyasaları oynak hale getiren unsurlar arasında öne çıktı!

Yüzde 12’ye dayanan enflasyonumuz da artık daha fazla gerginlik unsuru olarak fiyatlanıyor.

Diğer tarafta Merkez Bankası’nın dolara iki farklı yöntemle yaptığı müdahalenin bir parça etkili olsa da kalıcı sonuç vermediğini gözlemledik.

Kuru az da olsa frenleme işini üstlenenlerden biri de ABD Başkanı Trump’tı!

Çünkü vergi reformunu yasalaştırma konusunda yine geri adım sinyalleri verdi.

Ama bu gelişme sermaye akımlarında dalgalanma artarak borsa üzerinde negatif yansıma yaptı Türkiye’ye.

Kısacası faiz baskısı yukarı yönlü artarken euro ve altın rekor kırdı.

Doların rekor kırmaması içinse Merkez başta olmak üzere çeşitli aktörler zaman zaman devreye girdi.

Dolayısıyla her an dolarda bir rekor ihtimali olmasına karşın!

Kritik barajın aşılmaması için bir mücadele de söz konusu.

Ancak dolarda Türkiye açısından asıl önemli olan Amerika ile ilişkiler.

Bu anlamda Başbakan Binali Yıldırım’ın ziyareti yakından izlendi.

Ama dikkate değer bir sonuç çıkmadı bu ziyaretten.

Amerika’da görülen ve Türkiye’yi de yakından ilgilendiren davanın seyri ise…

Bankacılık sistemimiz açısıdan yaratabileceği olumsuz sonuç ihtimali nedeniyle…

Giderek daha fazla ekonomik etki gücü kazanmaya başladı!

İçeride ise en fazla odaklanmamız gereken konu enflasyon.

Ekim ayı rakamları beklentileri fazlasıyla aştı. Ve kırılganlık katsayımız da yükseldi.

Ham petroldeki yükselişin dolarla birleşmesiyle akaryakıttaki zincirleme zam furyası ise… Enflasyonu daha da riskli hale getirerek hem reel ekonomiyi hem de piyasaları tehdit etmeye devam ediyor!

Bütün bu hengame arasında pozitif sanayi üretimi büyümeye dair olumlu sinyali verdi.

Yıllık yüzde 10,4 lük artış rakamı üretim cephesindeki gücümüzü ortaya koymakta.

Ancak piyasalar tarafında satın alınan fazlaca yönü olmadı bu atmosferin.

 

Oynaklık riskine dikkat

 

Bugünlerde en ufak bir gelişme veya veri piyasalarda etkili olabiliyor.

Dolayısıyla yine oynaklık riski fazlasıyla mevcut.

Haftalık bazdaki teknik beklentilere geldiğimizde Borsa İstanbul’da 108 bin 500 puan sınırı kritik önem taşımakta!

Bu desteğin kırılması halinde 105 bine kadar endeksin yolu var.

Yukarı yönlü toparlama ihtimali de gündemde. Bu durumda ilk hedef 110 bin 500’e ulaşılması.

Ardından 111 bin – 113 bin aralığı gündeme gelecektir.

Döviz ve altında ise rekor ihtimalleri tazeliğini koruyor!

Çıkışı MB tarafından frenlenmeye çalışılan dolardaki beklenti aralığımız…

Normal koşullarda 3,80 – 3,90 TL seviyesinde bulunuyor. Ama sapmalar da olabilir!

Euro‘ya geldiğimizde ise 4,45 ile 4,55 TL aralığı normal dalgalanma bandı olarak karşımızda.

Altının gram fiyatı ise 155 ile 165 lira arasında dalgalanmaya devam edecek.