Piyasalarda bekle gör stratejisinin öne çıktığı bir hafta yaşanıyor.

Risk almak istemeyen yatırımcı beklemeyi tercih etti.

Beklenen neydi peki?

Washington’da yapılacak Türk-Amerikan zirvesinin sonuçları.

Hatta son bir haftaya kadar Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile ABD Başkanı Donald Trump arasındaki görüşmenin gerçekleşip gerçekleşmeyeceği bile net değildi.

Ve piyasa fiyatlamalarını olumsuz etkiliyordu bu belirsizliği!

Ziyaretin kesinleşmesiyle moral bulan piyasalar bu kez görüşmenin olası sonuçlarını fiyatlamaya çalıştı.

Ama net bir gelişme beklentisinin olmaması fiyatlamayı zorlaştırdı.

İşte bu nedenle bekle gör taktiği öne çıktı.

Türk-Amerikan ilişkilerini yumuşatma hedefi taşıyan ABD’deki kritik görüşme beklenenden daha sıcak bir atmosferde geçti.

Hem görüşme öncesi hem de görüşme sonrası kameralara yansıyan kareler sıcak mesajları  da gündeme taşıdı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan ve Başkan Trump birçok konuda hemfikir olduklarını açıkladı.

Ancak, iki liderin iyi anlaşması sorunları kökten çözme anlamında yeterli değil.

Çünkü ABD tarafında Trump’ın dışındaki güçlü kurumsal aktörler ülke politikasını farklı yönlere çekebilmekte!

Yani ABD Kongresi, CIA, Pentagon gibi yapıların Türk-Amerikan ilişkileri üzerinde ciddi etkileri mevcut.

Bu bağlamda Trump’ın girişimiyle Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Cumhuriyetçi senatörlerin

bir bölümüyle görüşmesinin olumlu bir adım olduğu söylenebilir.

Ancak, Kongre’nin Türkiye’nin aleyhine aldığı yaptırım kararları, S-400’lerin kullanılmaması yönündeki beklentiler, Suriye çatışan çıkarlar, ABD’nin YPG VE FETÖ’ye verdiği destek ve Halkbank davası gibi meseleler hala çözüm bekliyor.

Başkan Trump’ın ifadesiyle Beyaz Saray bazı konuların çözüme kavuşması konusunda umutlu!

Patriot alımları ve ikili ticaretin 100 milyar dolara çıkarılması gibi karşılıklı jestler de yumuşama için zemin hazırlama amacını taşıyor.

Ama hiçbir meselenin bugünden yarına hemen çözüme kavuşmasını sağlayacak bir hava yok.

Başkan Trump’ın azil sürecindeki sıkıntıları elini zayıflatıyor.

Diğer politika yapıcı kurumların çektiği set duvarları da aşılma anlamında zorluklar içermekte.

 

Sınırlı tepki ve geri dönüş

 

Kısacası somut gelişmeleri fiyatlamayı tercih eden piyasalar kritik zirveye sınırlı tepki verdi.

Dolar/TL’de ilk tepki olarak 4 kuruşluk bir geri çekilme kaydedildi.

Ancak, kur 5,74 TL seviyesinde tutunamadı.

Ve dün küresel çaptaki değerlenmenin de etkisiyle dolar 5,75 – 5,77 lira aralığında dalgalandı.

Borsa İstanbul 100 Endeksi de 105 bin puan sınırını aşmasına karşın Halkbank hisselerindeki düşüşün yanısıra uluslararası konjoktürün de etkisiyle günü yüzde 1’in üzerinde kayıpla tamamladı!

Sözün özü; piyasalar adına ABD cephesinde değişen bir şey yok.

 

Sanayi ‘ekonomi canlanıyor’ dedi!

           

Eylül itibarıyla sanayi üretimi yıllık bazda yüzde 3,4 artış kaydetti.

Ağustosa oranla ise yüzde 3,2 artış söz konusu.

Yani üretim cephesindeki iyileşme ‘ekonomi canlanıyor’ mesajını veriyor!

Eylüle ait güçlü üretim verileri 17 aydır süren yavaşlama trendinden çıkışın başlangıcına işaret etmekte.

Ancak, henüz tüm sektörlere yayılan bir büyüme yok.

Ayrıca dış kaynaklı risklerin mevcudiyeti canlanmanın dalgalı bir seyir izleyebileceğini söylüyor!

MB’nin faiz indirimlerinin gecikmeli etkisi ise destekleyici bir unsur olarak önümüzdeki aylarda sahnede olacak.