Nihayet düşüş başladı.
Milli istihdam seferberliğinin getirisi rakamlara yansıyor.
İşsizlik oranı şubatta yüzde 12,6’ya indi çünkü!
Tabii ki indi kavramı göreceli.
Neden?
İşsizlik cephesinde karşılaştırdığımız döneme bağlı olarak…
Hem düşüşten hem de yükselişten bahsetmek mümkün!
Örneğin geçen yılın şubatına göre 1,7 puanlık yükseliş söz konusu.
Ancak, Ocak 2017 dönemine oranla işsizlik oranı…
Şubatta 0,4 puan düşmüş vaziyette.
Yani yüzde 13’lük zirveden dönüş başlamış görünüyor!
Elbette daha net anlamak için gelişimi…
Mevsim ve takvim etkisini arındırıp karşılaştırma yapmalı.
Şubatta takvim ve mevsimsellikten arındırılmış işsizlik oranı…
Bir önceki aya göre 0,1 puan azalarak yüzde 11,7’ye gerilemiş!
Düşüş trendini birebir olmasa da teyit eden bir tablo bu.
Tabii ki geçen yılı aynı ayındaki yüzde 10‘luk seviyeyi dikkat aldığımızda…
Alınacak ciddi bir yol olduğu görülür.
İşsizlik oaranlarının çift hanedeki direnişi güçlü kılan bir faktörse…
Ocakta yüzde 52,5 olan işgücüne katılımın...
Şubatta yüzde 52,7’ye yükselmiş olması!
Keza Şubat 2016’da yüzde 51,8’lik bir işgücüne katılım olduğu dikkate alınırsa…
İş piyasasına çok daha fazla insanın çıkıp iş aradığını görüyoruz bu yılın şubat ayında.
Dolayısıyla aylık bazda istihdamda 143 bin kişilik artış olması da…
Çok yeterli bir sonuş vermiş görünmüyor.
Yani istihdam artasa da…
İşsizlik aynı oranda geri gitmiyor bu tablo nedeniyle.
Neticede geçen yılın şubatına göre işsiz sayısı 676 bin kişi artarak 3 milyon 900 bin kişiye çıkmakta.
Gençlerdeki işsizlik oranı da yüzde 23,3 seviyesinde dikkat çekmekte!
Kısacası tek haneli işsizlik için sabır lazım.
Öncelikle istihdam seferberliği çerçevesindeki katkı yeni yeni kendini gösteriyor.
Ayrıca verilmeye başlanan çeşitli yatırım desteklerinin etkisini…
Ancak, yılın ikinci yarısından itibaren adım adım görme imkanımız olacak!
Sanayiye odaklanmak şart
Bu durumda özellikle henüz sanayi cephesine yansımamış olan…
İstihdam yaratma sürecinin canlanmasından bahsetmemiz mümkün olabilecek.
Çünkü ocak-şubat karşılaştırmasındaki istihdam artışında 83 binlik kısım hizmet sektöründen gelmiş vaziyette.
Ve 61 bin kişilik artış da inşaat sektörüyle karşımıza çıkmakta.
Sanayi istihdamında ise aylık 23 bin gerileme söz konusu!
Kısacası sanayi istihdamına bel bağlamak için henüz erken.
Hizmet ve inşaat sektörlerinin de daha verimli hale gelmesiyse…
Yaz aylarında mümkün görünüyor.
Keza tarım için de aynı durum geçerli.
Ancak, asıl önemli olan.
Tarımdışı istihdamın mesimsellikten etkilenmeden düzenli biçimde artırılabilmesi!
Bunun temel dinamiğiyse sanayiden geçmekte.
Yani daha çok yatırım için devletin destek ve yol göstericiliğinde…
Özel sektörün devreye daha fazla girme zamanı geldi de geçiyor.