Zorlu mücadele devam ediyor.

İşsize iş yaratma konusundaki seferberlik sonuç vermeye başladı.

TÜİK’in açıkladığı nisan ayı işsizlik verileri…

Ocaktaki zirveden sonra başlayan düşüş trendini teyit etti.

Elbette ki 2016’nın aynı dönemine göre işsizlik oranı hala epey yukarıda!

Ama unutmayalım ki; 15 Temmuz etkisi ekonomik büyüme üzerinden ikinci yarıyıldan itibaren istihdam piyasasında ciddi kayıplara yol açmıştı.

Yani 3 aylık ortalamayı ihtiva eden Nisan 2017 rakamları baz etkisiyle geçen yıla oranla yüksek görünüyor.

Ama bu yıl başlatılan istihdam seferberliğinin işe yaradığını ve makasın daraldığını söylüyor son veriler.

Neticede referans karşılaştırmasına göre artış da var, azalış da işsizlikte!

Nasıl yani?

Nisan 2016’ya göre 1,2 puan artan işsizlik oranı.

Mart 2017’ye göre ise 1,2 puan geriledi.

Yani yıllık bazda artan işsizlik aylık bazda geriledi.

Ama önemli olan yüzde 10,5’lik işsizlik düzeyinin gelecek adına umut vermesi.

Çünkü mevsimsel arındırmada da yıl içindeki gerileme kısmi destek bulmakta.

Ve tek haneyi beklentilerden daha yakın bir zamanda görme imkanımız mevcut görünüyor!

İstihdam artışına bağlı olarak işsizlikte şubatta başlayan düşüş hızını artırmış durumda.

Neticede TÜİK’e göre 3 milyon 287 bin kişilik işsiz sayısının azaltılması süreci sürüyor.

Ancak…

İstihdam oranı yüzde 47,2’de seyrettiği için alınacak daha ciddi bir yol olduğunu görüyoruz.

Ve işgücüne katılım da yüzde 52,7 ile yüksek seyrettiğinden dolayı…

Daha fazla insana iş yaratma zorunluluğu kendini göstermekte.

 

İstihdam artıyor ama…

 

Yani aslında Türkiye’de çalışan sayısı arttığı halde işsizlik oranı hala 2016’nın üzerinde seyrediyor!

Çünkü geçen yılın nisan dönemine göre 519 bin kişi artan istihdam…

İşsizliğin eş dönemde düşürülmesine yetmemiş.

Bilakis artışa dahi engel olamamış yarım milyonu aşkın istihdam artışı.

Bu tablonun temel nedeniyle önceki dönemlere oranla daha fazla insanın iş piyasasında iş arıyor olması!

Yani işgücündeki 982 bin kişilik artışa yetişememiş istihdamdaki yükseliş.

Sektörlerin payına baktığımızda…

İnşaat ve hizmet sektörleri kendine gelirken tarımla sanayi hala eski formunda görünmüyor.

Dolayısıyla mevsimsel etkilerin ağır bastığı bir konjonktür yaşanıyor!

 

Patinaj riskine dikkat

 

Mevsimsel destekle işsizliğin bir miktar daha gerilediğini görmemiz mümkün.

Ancak, sanayide güçlü bir istihdam artışını sağlayacak yeni yatırımlar gelmezse…

İşsizlik oranlarında patinaj yaptığımız uzun bir zaman dilimine şahit olabiliriz!

Neticede yüzde 9,5 – 10,5 aralığında bu yılı tamamlamamız mümkün görünüyor.

Bu bölgede ise giderek yükselen bir direnç söz konusu.

Dolayısıyla aşağı yönlü güçlü bir kırılma için yapısal reformlara bir an önce ağırlık verilmesi gerekiyor!

Yoksa çift hane civarı dolaşır durur işsizlik rakamlarımız.