Piyasalara bir haller oldu.

Endekslere yetişmek, kurlardaki oynaklığa ayak uydurmak neredeyse imkansız bugünlerde.

Borsa İstanbul, 104 bin puan üstü rekorlara imza atıyor.

Aslında bu seviyeler teknik analizde olanaklı görülse bile!

(Aylar öncesinden 107 binlere kadar kapıyı bu köşede aralamıştık)

Öyle bir atmosferdeyiz ki; kısa sürede yakalanan çıkış reel ekonomiyle de piyasa realiteleriyle de örtüşmüyor.

Sanki Türkiye’de tüm parametreler uçuşa geçmiş.

Veya peşpeşe kırılan yatırım yapılabilir notları geri verilmiş.

Ya da çevremizde ve dünyada hiçbir risk yokmuş gibi BIST rekora doymadan koşmaya devam ediyor!

Dolayısıyla BIST 100 Endeksi’nin 104 bin 283 puanı görmesi bundan sonrasına dair algıları da değiştirdi.

Aracı kurum raporları beklentilerini yukarı taşımakta isteksiz davransa da…

Son atakta da görüldüğü üzere küresel yatırım iştahı için Türkiye’de hala fırsatlar var.

Mevcut koşullarda bankacılık sektörüne dair beklentileri bozan haberler gelmediği sürece endekslerin yeni rekor denemeleri gündemde olacaktır.

Ancak, dıştaki oynaklıkları körükleyebilecek bir atmosferin varlığı da unutulmamalı!

En basitinden Amerikan Başkanı Donald Trump’ın yarattığı belirsizlikler bir kenarda bekliyor.

Diğer yanda başta ABD Merkez Bankası Fed olmak üzere dünyanın önde gelen merkez bankaları para politikalarını sıkılaştırma hazırlaklarına başladı.

Bu anlamda gözlerin çevrildiği Fed Başkanı Janet Yellen’in Amerikan Kongresi’nde dün yaptığı konuşma yakından takip edildi.

Yellen’ın bir yandan ABD ekonomisi için kısmi bir iyimserlik sergilerken…

Diğer yandan da bilanço küçültmeye ve faiz politikasına dair ipuçları verdi.

Ama yine de çok sürpriz bir görüntü oluşmadı.

Yellen, enflasyonda umduğunu bulamamaktan şikayetçi.

Buna karşın istihdam için hayli olumlu beklentileri var!

Özellikle maaş artışlarının da ufukta olduğunu öngören Yellen…

Enflasyonun da bu süreçte istenilen seviyeye çıkabileceğini umuyor.

Dolayısıyla beklendiği üzere bu yıl Fed’in bir faiz artışı olasılığını kademeli planlamayla dikkate aldığını…

Ve bilanço küçültmesine başlayacakları mesajını vermeye gayret etti Janet Yellen!

Yani beklentilerin dışına çok çıkmayan ancak nispeten güvercin tonu ağır basan ifadeler…

Küresel yatırım iştahına destek oldu.

Borsa endekslerinin desteklenmesi kadar doların bir miktar gevşediği de görüldü.

Peki bundan sonrası?

 

Kim haklı çıkacak?

 

Mevcut tablonun ötesinde riskleri de dikkate alıp analiz yapmak lazım.

Neticede bilinmeyeni çok olan bir denklemle öngörü yapmak durumundayız.

Ve iki kadın aktörün hikayesi de piyasalar açısından önem taşıyor bu denklemde!

Fed Başkanı Janet Yellen ile IMF Başkanı Christine Lagarde’ın ilginç bir atışması var bugünlerde.

“Kalan ömrümde finansal kriz görmeyi beklemiyorum”diyen Yellen’e karşı…

“Bir finansal krizi olasılık dışı görmüyorum” yanıtıyla endişelerini dile getiren Lagarde’ın oluşturduğu tablo dikkate değer.

Çünkü Lagarde’ın haklı çıkması tüm teknik analizleri zaten altüst eder.

Ama yakın vadeye baktığımızda pozitif taraf şimdilik ağır basıyor.

BIST 100’ün 104 bin üzerindeki kapanışları 107 bin seviyesinin önünü açar!

Hatta iyimser gelişmelerin çoğalması halinde 110 bine kadar endeksin zıpladığını da görebiliriz.

Ama unutmayalım ki kar satışı ve belirsizlikler; endeksi 100 binin altına da rahatlıkla itebilir!

Dolayısıyla kısa vadede dalgalanma aralığını 97 bin 500 – 107 bin puan olarak dikkate almakta fayda var.