Flipboard
Piyasaların pek de sevmediği bir aydır kasım ayı…
Çünkü genelde karlı yatırımlara imza atmanın şimdiye kadar pek nasip olmadığı bir dönemdir!
Neden mi?
Para hareketini yöneten dev fonların yeniyıla dönük hazırlıkları… Yatırım araçlarının performansını etkilemekte de ondan.
Üstelik bu kez aşırı dalgalı bir seyir için fazlaca malzemenin piyasalara sürüldüğü bir dönemdeyiz!
Neticede kasımın ilk haftası yaşattığı dalgalanma sendromuyla zor bir aya girildiğini kanıtladı.
Haftalık bazda 2 bin 622 puan düşen Borsa İstanbul Ulusal 100 Endeksi`nin, 3 bin 500 puana yaklaşan bir aralıkta dalgalanması net bir örnek.
Keza doların 2,28 TL`yi görüp de 9 kuruşluk bir bantta hareket etmesi de… Özellikle Türkiye gibi piyasalarda at koşturmanın zorluklarını gözler önüne serdi!
Peki gelişmekte olan piyasalardaki oynaklığı körükleyen neydi?
Faizi sabit tutarken geleceğe dönük açıklamalarıyla yatırımcıyı tatmin edemeyen Avrupa Merkez Bankası, yatırımcının tadını kaçırmayı becerdi.
Ukrayna`ya dönük endişelerin tırmanmasıyla Rusya piyasalarında yaşanan problemler de üstüne tuz biber ekti.
ABD`de ekimde işsizliğin yüzde 5,8`e düşmesine karşın istihdam artışının 214 binle beklentilerin altında kalması da oynaklıkta pay sahibiydi.
Dış rüzgarlar nedeniyle Moody`s`in Türkiye uyarıları, enflasyondaki zirve ve 9 maddelik yeni program pek fazla etkili olamadı piyasaarımızda.
Teknik beklentiler
Dolayısıyla sanayi üretimi dışında içte gündemin olmadığı yeni hafta da dış kaynaklı etki ağır basacak!
BIST`te endeksin 78 bin puan üzerindeki kapanışları önce 79 bin 200 ardından da 80 bin seviyelerini öne çıkaracaktır.
Ters rüzgarlarda 77 bin 180 puan ilk destek. Güçlü destekse 75 bin seviyesinde.
Dolarda 2,22 – 2,29 TL aralığı öne çıkarken Euro için 2,78 – 2,84 TL bandı normal koşullardaki hareket alanına işaret ediyor.
Altındaki gidişat
Altın meraklılarının ortak derdi istikrarsızlık.
Çünkü dışta altının ons fiyatı dip yaparken içte aynı oranda düşmediği gibi…
Kısa vadeli de olsa günlük ani çıkışlar da fiyatların geleceği konusunda kafa karışıklığı yaratıyor bugünlerde.
Mesela geçen guma iç piyasada gram fiyatın bir günde yüzde 2,5 prim yapması bu tablonun en yakın örneklerinden biri!
Peki altın nereye gidiyor?
Teknik olarak daha önce beş kez deneyip kırmadığı bin 180 dolarlık desteğin bu kez kırılmış olması… Yeni destek seviyesi yani yeni dip konusunda belirsizliğe yolaçmış durumda.
Geçen hafta bin 132 dolarlık oluşan yeni desteğin sağlamlığını kısmen test ettik. Dolayısıyla kısa vadede olağanüstü haller yaşanmazsa düşüş trendi sınırlı kalacaktır.
Hatta ons fiyatın bin 200 dolarlık seviyeyi aşmayı da yakında deneyebilir.
Ancak, dünyadaki genel gidişat yükseliş için de fazla müsait değil!
Düşüş baskısının yaşanma ihtimali de gözardı edilmemeli.
Öyle ki; ons fiyatın bin dolarla bin 100 dolar aralığına kadar inme olasılığı dikkate alınıyor piyasalarda!
Bu tablonun iç yansımasıysa dolardaki hareket nedeniyle biraz farklı.
Doların geçen hafta olduğu gibi TL karşında hızlı bir artışa imza attığı anlara ons fiyattaki yükselmenin de eşlik etmesiyle… Ani çıkışlar yaşanmakta.
Hızlı düşüş anları da ons ve doların aynı anda eridiği dönemlere denk gelmekte.
Ancak, bu tür atakların az sayıda ve geçici olduğu da unutılmamalı.
Yoksa bir ay önce 90 TL olan gram fiyat bir ay içinde 83 TL`ye kadar inip… Sonra da 86 liraya kolayca çıkamazdı!
Neticede gram altında 82 TL`de güçlü bir destek, 92 TL`de ise güçlü bir direnç var. Fiyatlar genelde bu aralıkta hareket ediyor.
Bu aralıklar aşıldığında alım yada satım imkanı güçlenmiş demektir.
Olağanüstü hallerde ise gözler 79 liralık alt sınırla 93 liralık üst sınırda olmalı!
