Bursa’yı Büyütenler’de yolumuz Türkiye’ye örnek bir ilçeye düştü.
Mobilyasıyla, sanayisiyle ve köftesiyle bir marka haline gelen İnegöl…
Bursa’yı büyütenlerin kente marka değeri katanların başında geliyor.
İnegöl ekonomisine damga vuran isimler deyince de Metin Anıl’ı anmamak mümkün değil elbet.
Çeyrek asır İnegöl Ticaret ve Sanayi Odası (İTSO) Başkanı olarak…
İlçe ekonomisine doğrudan yön veren işadamı Metin Anıl…
Bursa’yı Büyütenler’in konuğu oluyor bu hafta.
Spor, doğa ve İnegöl aşığı Metin Anıl’la ekonomi yolculuğu
Metin Anıl’la İnegöl’ü baştan aşağı dolaştığımız gezimiz sırasında…
Hobilerini, sosyal hayatını, iş dünyasındaki gelişim çizgisini…
Ve İnegöl ekonomisinin dünü bugünü ve yarınını bizlerle paylaştı.
Bir dönemin siyasetçisi, spor yöneticisi Anıl, aynı zamanda bir doğa tutkunu.
Ve profesyonel bir avcılık meraklısı!
Ama herşeyden önce Bursa’ya ve İnegöl’e değer katmaya çalışan bir işadamı.
Hal böyle olunca da Bursa’nın sanayi merkezlerinden İnegöl’ün ekonomisini de mercek altına aldık.
Milyar doları aşan ihracatıyla dış ticaretin gözdesi İnegöl.
500 milyon doları bulan ticaret fazlasıyla…
Sadece mobilyanın kalbi değil…
Gıda ve tekstilin de zirvede olduğu bir üretim üssü aynı zamanda.
Ve artık yüksek teknolojinin merkezlerinden biri olmayı da hedefleri arasına almış İnegöl Ticaret ve Sanayi Odası!
İnegöl’ün büyümesi adına mega projeler de üstüne düşeni yapmaya başlamış.
Şimdi İTSO’nun çalışmalarına ve İnegöl ekonomisine mercek tutan gezimizde detayları paylaşan Anıl’a kulak verelim.
-Ömrünüzün neredeyse yarısını verdiğiniz odanın büyüklüğü ve gücünü nasıl tanımlarsınız?
“Odamız 1890 yılında kurulmuş ve Türkiye’nin en eski sivil toplum örgütlerinden biri. Bursa odamız bizden sadece bir yaş büyük!
Yaklaşık 126 yıldır İnegöl’ün ekonomisini idare eden, yöneten bir sivil toplum örgütüyüz aynı zamanda..
4 bin üyeli İTSO, İnegöl’deki sivil toplum örgütlerinden en güçlüsü.
Bu manada İnegöl’ün gelişmesi ve ekonomik olarak kaşlkınmasında çalışan başka kuruluşlar ve arkadaşlarımız da var.
Ama biz abi formundayız!
İnegöl’ün bu 126 yıl içersindeki tüm projelerinin, mega projelerinin, içinde de olan bir odayız.
Öyle ki oadayı bu projelerin içinden aldığınız zaman İnegöl’de hiç bir şeyin olmadığı görülür!
Ama İTSO, bu projelerde yalnız değil, İnegöl Belediyesi ile ve diğer sivil toplum örgütleri ile de bir asgari müşterek…
Ve bir konsept de oluşturarak doğru aklı ortaya koyarak bu gelişmeleri elde etti.
Neticede Bursa’nın merkez ilçeleri dışında en büyük bir sanayi şehri bir sanayi merkezi haline geldik.
- Peki İnegöl’ün ulaştığı ekonomik büyüklük nedir?
“İnegöl deyince akla, İnegöl mobilyası, İnegöl köftesi ve Oylat kaplıcaları gelir. Türkiye’nin neresine giderseniz gidin orda ilk önce ‘mobilyacı mısınız’ diye sorarlar. Köftemizin lezzetinden söz ederler.
Ve doğa harikası Oylat kaplıcalarımızdan sözederler.
Ama biz İnegöl Ticaret ve Sanayi Odası olarak İnegöl’ün sanayi gelişmişliği öne çıkarıyoruz.
İstihdamın zirvede, işsizliğin dipte olduğu bir kent İnegöl.
Türkiye’deki birçok ilden daha büyük bir ekonomik hacme ve ihracata sahip.
Ve birçok projesiyle de hem Bursa’ya hem de Türkiye’ye başarı örnekleri sunuyor.
‘Türkiye İnegöl olmalı’ diyoruz. Çünkü yıllık bir milyar 100 milyon dolarlık ihracat yapmanın yanında. Yıllık 500 milyon dolar dış ticaret fazlası veriyoruz.
Bu tablo örnek alınırsa Türkiye en büyük 10 ekonomi arasına rahatlıkla girer!”
Dünyayı İnegöl’e, İnegöl’ü de dünyaya taşıyoruz
“Mobilyanın gölgesinde kalan tekstil ve gıda olmak üzere dev yatırmlar var bölgemizde.
Ama yine de lokomotif sektör mobilya.
‘Türkiye’de mobilyanın başketi olacağız’ diyerek yola çıktık.
Tüm kent bu amaçla kenetlendi.
Yurtiçi ve yurtdışı fuarlarla da bu vizyonu genişletmeye gayretindeyiz.
Yani dünyayı İnegöl’e, İnegöl’ü de dünyaya taşımaya çalışıyoruz!
Böylelikle Bursa’nın marka değerini de yükseltmiş oluyoruz aslında.
Kısacası…
‘İnegöl büyürse, Bursa büyür. Bursa büyürse Türkiye büyür’ sloganıyla hareket ediyoruz.
Bu bağlamda çevre ilçeler de bizim için önemli.
Çünkü İnegöl’ü Yenişehir ve İznik’le birlikte ihtisaslaşmış ortak bir bölge olarak düşünürsek…
Bursa adına da Türkiye adına da çok sinerjik bir kazanım ortaya çıkar.”
–Biraz da İnegöl’deki mega projelerinizden bahsedelim.
İnegölün 3 organize sanayi bölgesi var.
Ve ilk OSB’miz de Türkiye’deki ilk ilçe OSB’si aynı zamanda.
Ancak, hızlı büyümenin yarattığı taleple yeni sanayi bölgelerine yöneldik.
Ovayı koruma ve hava kirliliğini minimize etme yanında…
Her türlü altyapısıyla modern yatırımlar için büyük fırsatlar sunan…
Ağaç İşleri ve Mobilya İhtisas OSB kentimizi 2023 hedefine taşımada büyük pay sahibi olacak mega bir proje niteliği taşıyor!
Öyle ki;
Altı bin dönüm arazide halen faaliyette olan ve inşası devam eden fabrikarıyla…
Yenişehir’le İznik de bu OSB’den fazlasıyla yararlanacak.
Çünkü bu ilçelere de istihdam yaratacak potansiyel mevcut.
Çevreci sanayileşme ve yüksek teknoloji olmazsa olmazımız
–Çevre konusu hızlı sanayileşen tüm kentlerin sorunu.
Bu sorunu aşmak üzere siz hangi formülleri devreye soktunuz?
“130 bin ton kapasiteli İnegöl 1. OSB Atık Su Artıma Tesisi Türkiye çapında özellikleriyle örneklik taşımakta.
Hem konutların hem de sanayi tesislerinin sıvı atıklarını toplayarak işleyen…
Ve temiz su olarak doğaya bırakan bir projemiz bu.
Kısacası sanayiden gelen çamurlu suyu…
Boğazköy barajında balıkların yüzdüğü doğal bir suya dönüştürüyoruz!
Arıtma işlemlerinde çıkan atıklar da çimento sanayinde enerji olarak kullanılıyor.
Yani atıkları aynı zamanda ekonomik bir değere dönüştürüyor tesisimiz”.
– Peki gelece mercek tuttuğumuzda İnegöl’ün sanayi vizyonunda hangi hedefler öne çıkıyor?
“Yükte hafif pahada ağır üretime geçme ihtiyacımız var.
Hem Türkiye’de hem de Bursa’da yeni vizyon bu olmalı.
Güney Kore örneği bizim için çalışılması gereken bir ders niteliğinde.
İnegöl de yüksek katma değer ve ileri teknoloji hamlesndeki yerini almak zorunda!
Mobilya ile anılsak da…
Gıda ve tekstilde dev kurumlara ev sahipliği yapsak da…
İnegöl’ün yüksek teknoloji yatırımlarını çekmesi gerekiyor.
Bu anlamda uzay ve havacılık yatırımlarında ilçemizin de düşülmesi…
Önemli bir katkı sağlayacaktır”.
Spor, doğa ve İnegöl aşığı Metin Anıl
1956 yılında İnegöl’de doğdum.
Yani doğma büyüme İnegöl’lüyüz. Ve İnegöl aşığıyız!
Evliyiz, üç çocuğumuz var.
Sanayiciyim, işadamıyım.
On beş yaşından beri de ticari hayatı içerisinde…
İnegöl’ün sosyal, ekonomik hayatı içerisinde, siyasi hayatı içerisinde çeşitli görevler aldım.
İnegöl’ün son 30-40 yılında gerek ekonomik, gerek siyasi, gerek sosyal manada tüm çalışmaların içerisinde olmaya çalıştık.
1984 yılında arkadaşlarımızla birlikte İnegölspor’u kurduk.
Ve neticede İnegölspor’da iki dönem başkanlık 17 yıl da yöneticilik yaptın.
Tabi spor bizim bir tutkumuzdu o yıllarda.
Şimdi genç arkadaşlar bayrağı aldılar ve gayet güzel bir şekilde İnegölspor’u idare ediyorlar.
1987 yılında İnegöl Ticaret ve Sanayi Odası başkanı oldum.
Hala bu görevimi arkadaşlarımızın teveccühü ile üyelerimizin teveccühü ile sürdürüyoruz.
İnegöl’ün ekonomik manada, Bursa’nın ekonomik manada Türkiye’de layık olduğu yeri almaları konusunda çalışmalarımız sürdürülüyor.
Doğa ve avcılık tukusu bir başka
İnegöl’lü arkadaşlarımız çok iyi bilir, bizim bir avcı tarafımız da var.
Babamızdan kalma bir miras.
Uzun yıllardır bu hobi de devam ediyor.
Bursa’da, İnegöl’de bu manada birlikte olduğumuz, beraber doğada doğayı beraber yaşadığımız birçok arkadaşımız da var.
Türkiye’de avcılık ve balıkçılık sporu son yıllarda çok gelişti.
Bu manada artık yayın kuruluşları bile oluştu.
Artık bu vurmaktan, avlanmaktan çıkarak doğayla iç içe yaşam haline geldi.
Biz de işin o tarafındayız. Avlanmak ayrı bir konu.
Önemli olan o süreçte doğada olmak, doğayı yaşamak, doğayla iç içe olmak.
Köftemizi koruma süreci hızlandı
İnegöl ismini tüm ülkeye duyuran bir de meşhur köftesi var.
Ve köftemizi korumak üzerede harekete geçtik.
Marka tescili yapıldı. Artık İTSO’nun izni olmadan İnegöl Köftesi üretilip satılamaz!
Üstelik Türkiye dışında da marka değerini korumak üzere harekete geçtik.
Marka tescili için Avrupa Birliğine da başvuru yaptık.
Türkiye’den AB tescili için sırada bekleyen 4 markadan biri de İnegöl Köftesi.
Bu anlamda köftemizi koruma ve geliştirme adına attığımız adımları hız kazanıyor!
Böylece son yıllarda ciddi yatırımların oluştuğu köfte sektöründeki markamız kent ekonomisine değer katmayı sürdürecektir.