Piyasalar seçim haftasına nispeten sakin başladı.

Seçimlerdeki başrol aktörlerinden olan reel ekonomidense...

Karışık sinyaller geldi.

Peki sandığı da etkileme gücü taşıyan bu veri akışı ne diyor?

Öncelikle tüketici tarafına yani vatandaşın durumuna bakalım…

Alım gücü en önemli kavram.

Ücretlerin artmadığı bir dönemde…

Harcama kalemlerinde fiyatların artması…

Vatandaşın alım gücünün erimesine neden olmakta!

Yani reel ücretlerin gerilemesi gibi bir tablo ortaya çıkıyor.

Bu tablonun ne ifade ettiğini ölçen çeşitli araştırmalar var.

Bunlardan biri de Türk-İş‘in her yaptığı…

Açlık ve yoksulluk sınırı araştırması.

Bu araştırmanın 2015 Ekim ayı sonuçları diyor ki…

Dört kişilik bir ailenin sağlıklı, dengeli ve yeterli beslenebilmesi için yapması gereken gıda harcaması tutarı…

Yani açlık sınırı bin 379 liraya yükselmiş!

Keza bu ailenin gıda harcaması ile birlikte…

Giyim, konut, ulaşım, eğitim, sağlık ve benzeri ihtiyaçlar için ödemek zorunda olduğu para ise 4 bin 473 liraya çıkımış.

Klasik tabirle yoksulluk sınırı 4 bin 500 TL’ye dayanmış durumda!

Siyasi partilerin halen bin lira civarında dolaşan asgari ücrete zam yoluyla oy istemelerinin…

Kaçınılmaz bir sonuç olduğunu bu rakamlar net biçimde gösteriyor.

Hatta bin 300 ile bin 500 TL aralığında dolaşan vaatlerin bile!

Yakın gelecekte yetersiz kalabileceğinin işaretini alıyoruz açlık ve yoksulluk sınırlarına baktığımızda.

 

Bardak dolu mu, boş mu?

 

Gelelim üretimden gelen sinyallere…

Malum üretip satamazsak refah artışı beklemek zor!

Merkez Bankası, kapasite kullanımının ekimde, eylüle göre 0,4 puan azalarak yüzde 75,5 indiğini açıkladı.

Mevsimsel etkileri arındırdığımızda ise düşüş miktarı 0,8 puana çıkmış görünüyor!

Sektörel dağılımda ise… Gıda, içecek, dayanıklı ve dayanıksız tüketim mallarında artış…

Ara malı ve yatırım mallarında ise kapasite azalmasıyla karşılaşıyoruz!

Yani uzun vade adına belirsizlik içeren bir görüntü var.

Bardağın dolu tarafında ise…

Ekimdeki kapasite 2015’in üçüncü en yüksek ayını temsil ediyor!

Sonuçta kötüye gidişat başladı demek için erken.

Üstelik, MB’nin açıkladığı Reel Kesim Güven Endeksi de…

Eylüle oranla 1,4 puanlık artışla 100,5’e çıktı.

Mevsim etkisi hariç endeks de 3,7 puan arttı.

Reel kesimdeki güven artışında gelecek 3 aya ait iyileşme beklentisi dikkat çekiyor!

Sektörel endekslerse…

Perakendedeki yüzde 2,7’lik artışın iç piyasadaki kıpırdanmaya işaret ettiğini söylüyor.

Buna karşın hizmet sektöründe sadece yüzde 0,1’lik bir artış…

İnşaata ise yüzde yüzde 0,4’lük azalma kaydedilmesi…

İşlerin canlanması için hala vakit olduğuna dikkat çekiyor.

Dolayısıyla kredi kartında eğitim, mobilya ve beyaz eşya harcamaları için taksit sayısının 12 aya çıkarılması boşuna değil!

 

Bursa’nın OLAY markası

 

Dün doğumgünümüzdü!

OLAY Medya olarak…

29. yaşımıza basmanın gururuyla… Bursa sınırlarını fazlasıyla aşan farklılığa imza attık.

Nasıl mı?

Gündeme damgasını vuran olayların ilk ve en güvenilir adresi oldu OLAY Medya 28 yıl boyunca!

Gazete, televizyon, radyo ve internet… Tüm mecralardaki etkili ve kaliteli yayınlarıyla basına düşen görevi örnek biçimde yaptı.

Siyasetten spora… Ekonomiden magazine…

Her alandaki özverili ve özgün çalışmalar…

Bu başarının en net kanıtı.

Sözün özü; Sayın Cavit Çağlar’ın vizyoner bakışının ürünü olan OLAY Medya...

Çalışanlarının gayreti ve Bursa’nın da sahiplenmesiyle…

Kenti aşan bir marka olmayı başardı!