Ekonomik rotamız nasıl bir seyir izliyor?

Son verilerin çizdiği tablo…

Ekonominin hız kaybederek rotasından çıkmakta olduğunu gösteriyor.

Mesela…

Üretim cephesinden gelen son rakamlar pek de iyimser değil!

Martın ardından sanayide başlayan kıpırdanma…

Ağustosta yerini sert bir düşüşe bırakmış görünüyor.

Ekonominin lokomotifi sanayi üretiminin geleceğine dönük en net işaret olan kapasite kullanımı…

Ağustos ayında bir önceki aya göre 1,1 puan azalarak yüzde 74,8 seviyesine inmiş durumda.

Yani çarkların yılın önceki aylarına oranla hız kestiğini söylüyor rakamlar!

Mevsimsel etkilerden arındırıldığındaki kapasite kullanımının da…

Temmuza göre 0,8 puan düşüşle yüzde 74,2 düzeyine gerilemesi nedeniyle…

Sanayi cephesinde ikinci yarıyılın pek de iyi geçmeyebileceğine dair öngörüler ete kemiğe bürünüyor demektir!

Üstelik, tüm mal gruplarında kapasitenin inişte olması…

Talepte genel bir düşüş eğiliminin kanıtı niteliğinde.

Ancak, ilginç bir karşılaştırma da dikkat çekiyor…

Nasıl mı?

2014’ün ağustos ayına göre kapasite kullanımı 0,1 puan yukarıda görünüyor.

Hatta mevsim etkisi hariç tutulmuş rakamlar da aynı çıkışı teyit etmekte!

Peki bu yükseliş ne anlama geliyor?

Bardak dolu mu boş mu?

Öncelikle sanayinin geçen ağustosta da çok iyi vaziyette olmadığını görüyoruz bu karşılaştırmada.

Ancak, bu yıl çok hafif bir kıpırdanma olsa da 2014’e göre…

Önceki aylara oranla yaşanan keskin düşüş 2015’ın kalanı için karamsar bir tablo çiziyor!

Keza sanayi dışındaki ana sektörlere ait güven endeksleri de bu gidişatı destekler cinsten. Temmuza ait son güven endeksleri…

Hizmet sektöründe yüzde 0,7, perakende ticaret sektöründe yüzde 2,6, inşaat sektöründe ise yüzde 0,7 azalmış vaziyette.

Peki yılın kalan kısmını kurtarabilmek ve ekonomiyi canlandırabilmek için ne yapmalı?

 

Taksit artışı çare mi?

 

Kredi kartında taksit sınırılarının esnetilmesi gündemin sıcak konuları arasında.

Ancak, belirsizliklerin yoğun olduğu ve kur baskısının arttığı bir ortamda…

Aspirin etkisi bile yapmayabilir bu tedbir!

Ve unutmayalım ki;

Uzun vadede bireysel borçluluğu artırma ve cari açığı tırmadırma potansiyeli de taşıyor, taksitlerin uzatılması.

Yani ince hesapla bir esnetilmenin faydası var.

Ancak, daha belirgin ve kalıcı tedbirlerle ekonominin canlandırılması şart!

 

Öncelikli reçete

 

Bunun için de öncelikle siyasi belirsizliğin bir an önce açılması adına herkesin üstüne düşeni yapması gerekiyor.

2016 bütçesinin savsaklanmadan hızla hazırlanması ve uygulamaya konması büyük önem taşımakta.

Ve yeni ekonomi yönetiminin şekillenmesiyle de…

Tüm partilerin seçim programlarında bir şeklide kendine yer bulan teşvik mekanizmalarının devreye alınması zaruri.

Bu arada Merkez Bankası‘nın da saha kenarında top koşturmak yerine…

Daha etkin biçimde para politikalarını yönetme zamanı geldi de geçiyor bile!

Sözün özü; ekonomiye güvenin tesis edilmesi öncelikli hedef.

Ardından da iş dünyasının elini taşın altına koyarak yatırıma yönelmesini beklemek gerekiyor.