Amerika`nın, Avrupa`nın, Türkiye`nin…
Ve hatta şampiyon Çin`in bile dertleri ortak.
Büyüme…
Daha doğrusu yeterince büyüyememe!
Avrupa`nın en sağlam kalesi Almanya dahi kötü gelen üretim verilerinin verdiği olumsuz sinyallerin derdine düşmüş durumda.
IMF Başkanı Christine Lagarde`ın son basın toplantısında üstüne basa basa vurguladığı büyüme endişeleri piyasaların da tadını kaçırmakta.
Çünkü…
Çeşitli destekleyici paketlerle ekonomilerini canlandırmaya çalışan pek çok ülke istediğini elde etmekten hala uzakta.
Bir tek 5 yılı aşkın bir süredir piyasaya trilyonlarca doların neredeyse bedavaya verildiği Amerika`dan kısmi düzelme sinyalleri gelmekte.
ABD`deki bu tablo ise özellikle gelişmekte olan ülkelerin işine yarayan ucuz dolar bolluğunun sonudemek!
Türkiye ise bu atmosferde cari açık ve enlasyonla mücadele adına bırakın büyümeyi desteklemeyi… Tam tersi, kart düzenlemeleri ve MB`nin daraltıcı para politikasıyla hedeften sapma zorunluluğuylayüzleşmek zorunda kaldı.
Riskleri azaltma yönünde bazı doğruları içeren bu stratejiye karşın sonuçta büyüme beklentisi yüzde 3,3`edüşürüldü!
Yani iş ve aş üretme potansiyelimizin özellikle iç piyasadaki talep azlığı nedeniyle gerilediği resmen teyit edilmiş oldu.
Keza değişen küresel koşullarda dış pazarların da yeteri destek vermekten uzak kalması gibi bir sorunla başetme zorunluluğu söz konusu!
Peki revize edilen büyüme hedefi ne kadar gerçekçi?
TÜİK`in açıkladığı ağustos ayına ait sanayi üretim verileri büyüme adına bazı önemli ipuçlarını karşımıza çıkardı.
Eski sistemde dikkate alınan ham, yani arındırılmamış üretim endeksi… 2013 aynı ayına göre yüzde 12,5 gibi yüksek bir artışa imza atmış görünüyor.
Baz ve takvim etkisiyle de olsa son 21 ayın en yüksek artışına denk gelen bu rakam yeni büyüme hedefimizle uyumlu!
Takvim etkisinden arındırılmış üretimin yüzde 5,2 artması bu tabloyu teyit ediyor.
Yavaşlama riski
Ancak, önemli olan bu artış sürecinin devamının gelip gelmeyeceği!
Çünkü… Önceki aylara baktığımızda iniş çıkışlar dikkat çekmekte.
Nitekim mevsim ve takvim etkisini arındırıp da sanayi üretimini temmuzla karşılaştırdığımızda da yüzde 1,4`lük azalmanın görülmesi…
Artış trendinin kalıcılığını şüpheli hale getiriyor!
İç ve dış gelişmeleri de dikkate alıp diğer sektörlere uyarladığımızda yavaşlama sorunu yaşama riskimiz ortaya çıkmakta.
Bursa`ya fuar dopingi
Bursa adına iki kritik sektörde hareketli günler kapıda.
Haftaya makine ve takım tezgahlarında çok büyük bir güç olan Bursalı sektör temsilcileri İstanbul`daki MAKTEK Avrasya fuarında görücüye çıkıyor.
Tarım ve hayvancılıkla bu sektöre ekipman sağlayan makine sektörünün temsilcileri ise Bursa`da buluşuyor.
TÜYAP İcra Kurulu Başkan Yardımcısı İlhan Ersözlü`nün “sektörün beklediği müthiş buluşma” olarak nitelediği BURTARIM 2014 Bursa adına büyük bir fırsat!
Çünkü…
14 – 18 Ekim tarihleri arasında TÜYAP`ta düzenlenecek fuarlar sadece Türkiye`deki tarım ve hayvancılık sektörünü değil!
Tam 25 ülkeden toplam 524 firmayı da yakından ilgilendiriyor.
Netice ise ikili görüşme günlerinin de etkisiyle ihracatı destekleyecek yüksek miktardaki ticari bağlantının yapılması olarak karşımıza çıkıyor
Ziyaretçi bazındaki tablo ise daha çarpıcı!
BURTARIM 2014`e 44 ülkeden ve Türkiye`den toplam 275 bin ziyaretçi bekleniyor.
Yurt içinden olanakları sınırlı çiftçileri de sektördeki yeniliklerle buluşturmayı hedefleyen TÜYAP yöntemi… İki bin civarında otobüsü seferber eden bir organizasyonla Bursa`ya taşıyacak.
Neticede BURTARIM, konaklama ve alışveriş anlamında da Bursa`ya milyonlarca liralık katkı sağlamaya aday!