Dolar bayramda tatil yaptı.
Türkiye’de piyasalar kapalıyken dış piyasalarda dolar lira karşısında 5,66 seviyesine inen kurla karşılaştık.
Bayram boyunca biraz nefeslenen dolar piyasalarımız açılır açılmaz tekrar tırmanışa geçti.
Ve 5,86 seviyesine ani çıkış yaşandı.
Kısacası bayram geleneği bozulmadı!
Çünkü bayramlarda piyasalarımız kapalıyken genelde lira lehine bir görünüm oluşuyor forex işlemlerinde.
Ayrıca küresel borsalardaki satış dalgalarının bir bölümünü de bayram tatilleri nedeniyle daha hafif atlattığımız gerçeği de istatistiklerde kendini göstermekte.
Piyasa açılışında dövizi bir miktar ateşleyen temel faktörse yine S-400 meselesi!
ABD kanadından gelen bazı açıklamaların hemen bir miktar negatif fiyatlandığına şahit olduk.
Ancak bu konudaki iyimserlik dozu önceki haftalara göre hala çok yüksek.
Neticede mayıstaki türbülansa göre iyi sayılabilecek düzeyler mevcut kurlarda!
Yine de haziran ayının da sürprizlere açık olduğu unutulmamalı.
Kısa vadedeki beklentilerde dolarda 5,87 TL direncinin kırılması halinde önce 6,00 ardından da 6,09’a kadar çıkış ihtimali teknik olarak mümkün görünüyor!
Düşüş trendindeyse öne çıkan destek seviyeleri 5,70 ve 5,64 TL.
Yani vatandaşın fazlasıyla duyarlı olduğu döviz ekonomiyi etkilemeye devam edecek.
Çünkü bir yanda oyanaklık var. Dolayısıyla belirsizlik ekonomik kararları etkilemekte.
Diğer tarafta liranın değer kaybıyla oluşan avantajlar ve dezavantajlar söz konusu!
Dolar 2018’de TL karşısında yüzde 38 yükselmesinin ardından bu yıl da yüzde 9’a yakın değer kazandı.
Neticeyi ise öncelikle yükselen enflasyon ve borç yükü olarak yaşıyoruz.
Ve kurdaki her artış yükün de artması anlamına geliyor.
Buna karşın yükselen döviz kurlarının sağladığı kısmi avantajlar da mevcut!
Mesela dün kredi derecelendirme kuruluşu Standard&Poor’s tarafından dikkat çekilen ihracat avantajı gibi.
S&P yetkililerine göre TL’nin değerinin düşük olmasının ihracat odaklı sektörlere destek vermesi söz konusu.
Türkiye’ye ilişkin analizde “İhracat son derece iyi bir seyir izledi ve hizmet ihracatı dahil olarak izlemeye devam ediyor.” ifadesi dikkat çekici!
İhracatın asıl kurtarıcısı
İhracatı Türkiye ekonomisindeki parlak nokta olarak niteleyen S&P uzmanları, bu performansın nedeni olaraksa liradaki değer kaybını göstermekte.
Bu tespit özellikle mayıs ayı açısından makul görünüyor.
Çünkü ihracatımız mayıs ayında yüzde 11,46 artarak 16,8 milyar dolara ulaşıp rekor kırdı.
Yüksek kurlar ithalatı ise düşüşe zorladı.
Ve mayıs ayında yüzde 19,85 azalan ithalat 18,6 milyar dolara geriledi.
Tabii ki ithalat azalmasında kur faktörü yanında yavaşlayan ekonominin payı da dikkate alınmalı!
Neticede dış açık da aylık bazda yüzde 78 gibi yüksek bir hızla gerilemiş durumda.
Ancak ihracat cephesini yılbaşından bu yana bakıp değerlendirdiğimizde performansın aşırı iyimserliğe müsait olmadığını da söylemek mümkün.
Çünkü 2019’un ilk 5 ayında Türkiye’nin ihracatı yüzde 5,37 artışla 76,6 milyar dolara yükseldi.
Yani Ocak-Mayıs dönemindeki ortalama artış henüz çift haneden epey uzakta!
Euro/dolar paritesindeki düşüş sonucu aslında artışın daha az görünmesi söz konusu.
Ama kurların ihracatı coşturmadığı ortada.
Bunun temel nedeniyse ihracatın dışa bağımlılığındaki seviyenin hala çok yüksek olması.
Sözün özü; ihracatın değersiz liradan ziyade yapısal bir reforma ihtiyacı var!