Yatırımcının başı döndü.

Piyasalardaki oynaklığın haddi hesabı yok!

Endeksler, kurlar, faizler…

Bırakın saati saatine… Dakikası dakikasına uymayan bir atmosferi yaşatıyor yatırımcıya.

Ne yazık ki kısa vadede suların durulacağına dair pek net bir işaret de yok!

Çünkü…

İçteki siyasi belirsizliğin en azından 1 Kasım’a kadar yolu var.

Terör ve jeopolitik problerimlerin yarattığı güvenlik sorunlarının ne zaman hafifleyeceği de belli değil!

Ama asıl dıştan esen rüzgarların yarattığı karmaşa…

Türk para piyasalarındaki dalgalanmanın baş aktörü konumunda.

İçteki riskler büyük ölçüde piyasa fiyatlamalarına girmiş durumda.

Ancak, dışta başta ABD ve Çin kaynaklı baskının nasıl ve ne zaman sona ereceği belli olmadığından…

Fiyatlama anlamındaki belirsizlikler…

Türkiye gibi gelişmekte olan piyasaların aşırı dalgalı seyir izlemesine neden olmakta!

Üstelik bir süredir sakin görünümdeki Avrupa da farklı sinyallerle…

Yeni bir oynaklık katsayısı haline gelme çabasında.

Mesela geçen hafta Çin’e dair çelişkili haber ve veri akışı…

Piyasalarımızı hayli dalgalı hale getirirken…

ABD‘deki olası faiz artışına dönük tartışmalar bu yarayı daha fazla kaşımaya başladı!

Çünkü…

Amerikan Merkez Bankası Fed‘in eylülde faizleri artırıp artırmayacağı hala fazlasıyla belirsiz.

17 Eylül tarihinde açıklanacak karar öncesi geri sayım hızlanmış olsa da manzara net değil.

Bazı veri ve açıklamalar artışa işaret etse de… Tam tersi bilgi akışı da söz konusu!

Örneğin geçen haftanın en önemli dataları tarım dışı istihdam cephesinden geldi.

Ağustosta aylık istihdam artışı 173 binle beklentilerin çok altındaydı.

Ama faiz artışı erteletebilecek gibi görünen bu rakam…

Piyasalarda farklı tepkilere yol açtı!

Neden mi?

 

ABD’nin istihdam bilmecesi ve Avrupa

 

İstihdamdaki artışın tatminkar görünmemesine karşın…

İşsizlik oranı az da olsa düşmüş… Ve saatlik ücret artışları da beklentilerin üstünde çıkmıştı.

Ama bunun ötesinde ilginç bir tarihsel gerçek de gözardı edilmemişti analizlerde!

Amerikalıların başlıca tatil ayı ağustosta sağlıklı bir iş istatistiği genelde çıkmıyor.

Sonradan yukarı revize edildiği için bu aya ait rakamlar…

Fed’in faiz artışını engeleyecek bir manzaranın net biçimde oluşmadığına kadar verdi piyasalar!

Dolara güç katan bu manzaranın daha da pekişmesini sağlayansa…

Avrupa Merkez Bankası’nın büyüme ve enflasyon tahminlerini düşürürken… Parasal genişlemeyi gündemde tutacağını açıklamasıydı!

Sonuçsa haftalık bazda Euro, TL karşısında yüzde 1,46 artış kaydederken…

Rekora imza atan doların yüzde 2,57 değer kazanamasıyla karşımza çıktı.

Borsa İstanbul’daki ciddi dalgalanmanın sonunda ise…

Hisse senetleri ortalama yüzde 4,37 değer kaybetti.

 

Dalgalanmaya devam

 

Yeni haftanın gündemi de bire bir aynı gibi…

Dolayısıyla oynaklık da gündemde kalacak.

Mesela…

Yani doların hafif gevşemesi kadar yeni rekor denemeleri yapması da mümkün!

Dolarda bu hafta 2,93 – 3,04 TL normal dalagalanma aralığını temsil ediyor.

Ve unutmayalım ki; teknik olarak 3,04’lük sınırın üstündeki birden fazla kapanış; ilk aşamada 3,15 liralık düzeyin yolunu açar!

Euro’da ise 3,28 – 3,45 liralık geniş beklenti aralığı söz konusu.

BIST’te ise 69 bin 700 – 75 bin 500 puan arasında bir hareket bekleniyor.