Bursa’nın istatistiksel karnesi belli oldu.
Araştırmanın genel adı ‘İllerde yaşam endeksi 2015′.
Konut sahipliğinden kazanç düzeylerine…
Hava kirliliğinden YGS ortalamalarına kadar…
Sosyal ve ekonomik hayatımıza dair verileri TÜİK karşımıza çıkardı.
Ama temeldeki bir eksiklik hala giderilemedi.
Milli gelir, büyüme hızı, enflasyon gibi…
Temel verileri yine öğrenemedik!
Çünkü Bursa bu tür kritik verilerde…
Bilecik ve Eskişehir‘le tek bir istatistiki bölge sayılıp…
Ortalamayı içeren ortak rakamlar açıklanmakta.
Kentimiz adına bu istatistiki anormalliğin bu yıl düzeltilmesini umut ediyoruz!
Bursa ekonomisini daha sağlıklı bir çerçevede değerlendirme fırsatını verecek bu düzenlemeyi beklerken…
İlginç manzaralar çizen son araştırma sonuçlarının ne dediğine bakmakta fayda var.
Bursa’daki işsizlik oranı yüzde 6,6 ile…
Türkiye ortalamasının neredeyse 4 puan altında!
Ortalama günlük kazanç ise 64,1 TL seviyesinde.
Ülke geneline göre hayli yüksek ama 10. sırada kendine yer bulmuş Bursa.
Buna karşın işinden menuniyet oranı yüzde 82,8‘le dikkat çekiyor!
Orta ve üstündeki gelir grubundaki hane halkı oranıysa yüzde 42,8 düzeyinde.
Bursa’yı orta direğin güçlü olduğu kentler arasında sayabiliriz.
Kişi başına mevduat miktarımız ise 6 bin 326 TL ile 12. sırada bulunuyor.
İlginç bir veri ise kişi başına düşen AVM alanıyla karşımıza çıkıyor!
Bursa’da bu miktar 137,8 metrekare olarak kayıtlara geçmiş vaziyette.
Bu alansa kentimizi ilk beşe dahi sokmamakta.
Bursa’da oturduğu konutun kalitesinde problem yaşayanların oranı ise…
Yüzde 17,5 seviyesinde.
İnşaat sektörüne düşen vazifeyi anlatan bir oran!
Altyapı hizmetlerine erişimde 6. sırada olan Bursa’da…
Atık yönetimi, kanalizasyon ve su erişimi, ulaşım gibi…
Belediye hizmetlerindeki memnuniyet oranları ise hayli yüksek!
Benzine ‘maktu’ duvar
Petrol sudan ucuz hale geldi.
Ve dünayada benzin fiyatları petrolün düşüşe geçtiği Haziran 2014’ten bu yana…
Ortalama yüzde 60 ucuzlarken…
Türkiye’de yüzde 16‘da kalan bir indirim söz konusu.
Akaryakıtta ucuzluk beklemek…
Hele de belli bir seviyenin altında pek mümkün değil.
Dolardaki yükselişin yarattığı yüzde 20’lik ek maliyeti bir kenara koysak da…
Hatta rafineri maliyeti ve dağıtım kar paylarını da dışlasak…
Benzini petroldeki düşüşe paralel bir ucuzlukta görmemiz zor.
Kocaman bir vergi duvarı var çünkü!
100 TL’lik akaryakıtın ortalama 60 lirası vergiye gidiyor.
Litre başına maktu alınan ÖTV ise kemik bir yük.
Yani akaryakıt ucuzlasa da alınan bu vergi miktar olarak değişmiyor.
Durumu basit ama çarpıcı bir örnekle anlatalım.
Ham petrolün varili yüzde 99 ucuzlayıp bir dolara bile inse…
Bu vergiler geçerli olduğu sürece benzinin litresi 2,50 liranın altına inmez!
Yani yüzde 50 bile ucuzlamaz.
Hedefe temkinli yaklaşın
2016’nın başlıca gündemi enflasyonla mücadele olmak zorunda.
Çünkü artık kronik bir hal aldı çift hane civarındaki enflasyon.
Yılbaşında konulan hedeflerin fazlasıyla sapmasına şahit oluyoruz neticede.
Ve bu sapmalar yüzünden hesap kitap tutmaz oluyor işdünyasında!
İşte Merkez Bankası Başkanı Erdem Başçı’nın yüzde 7,5 olarak dün açıkladığı…
2016’nın yeni enflasyon hedefine de temkinli yaklaşmakta fayda var.
Başçı’nın çzdiği enflasyon koridorunun üst sınırının yüzde 8,9 olduğu da unutulmamalı.
Faiz koridorunu koruma kararlılığı da…
Merkez’in önündeki risklerin büyüklüğünü gösteriyor!