Genlerinde ipek dokumalardan…

Otomotive uzanan endüstriyel üretim çeşitliliği barındıran bir kent Bursa.

Ama aynı zamanda tarımsal potansiyelin zirvede olduğu bir kent!

Oysa cari fazla veren tarıma gösterilen ilgi tatminkar olmaktan uzak.

Büyük sermayenin pek uğramadığı…

Küçük üreticinin bir yanda ayakta kalma…

Diğer yanda da ekonomiye faydalı olma mücadelesi ise yüzlerce yıldır sürüyor.

Güçbirliği sağlandığındaysa bilimsel işletmecilikle ulaşılan markalaşma süreçlerinin..

Üreticiyi baştacı etmekle kalmayıp…

Ulusal ekonomiye ciddi katkı sağlayabildiğine şahit olabiliyoruz!

Bursa ve civarındaki zeytine yüksek katma değer yükleyerek dünya pazarlarına açılan Marmarabirlik…

Üreticinin güçbirliği sayesinde…

Tarım ve tarımsal endüstrinin milli değerlerimizi nasıl üst seviyeye çıkarabileceğimizin en canlı örneği!

Zeytin başka pek çok yöreye nasip olmayan bir nimet. Ve bu zenginliğini hakkıyla değerlendirmek aslında bütün Bursa’nın görevi.

Çünkü zeytin işi ağaçtan sofraya uzun ince ve zahmetli bir yol!

Geçen yıl olduğu gibi kimi zaman hava darbesi… Veya bu yıl olduğu gibi güve darbesiyle sarsılabilmekte üretici.

Tüccarın fiyat ve alım manevraları yanında ithalat baskısı gibi unsurlarsa zorlu mücadelenin diğer cepheleri arasında!

Keza ihracat cephesinde karşılaşılan kota ve benzeri sorunlarsa yepyeni çözüm yolları gerektiriyor.

Dolayısıyla Marmarabirlik yönetiminin; 32 bin üretici ortağı, bayileri, iştirakçileri ve çalışanlarıyla…

Tüketiciye ulaşırken yarattığı katma değerin büyüklüğünü görmek gerek!

Yani şimdi hemen bayram dönüşü 2015-2016 alım kampanyasını 28 Eylül’de başlatacak Marmarabirlik…

Başarı çıtasını yükseltmek zorunda.

Peki üreticiyi de tüketiciyi de memnun edebilecek mi?

Bu soruya cevap bulmak üzere yeni kampanyayı ve yönetim stratejilerini…

Marmarabirlik Başkanı Hidamet Asa ile masaya yatırdık.

 

Zeytin stratejisi ve ürün beyanları

 

“Marmarabirlik, son 5 yıldaki stratejileri ve ekip çalışmalarıyla…

Daha fazla ürün alan, daha fazla ürün satan, sürekli yatırım yapan, ortaklarını her alanda destekleyen, zarar etmeyen ve sürekli büyüyen bir kurum haline geldi.

Üreticinin karlılığı ve kazancını artırmak üzere… Marka değerimizi güçlendirip tüketici beklentilerini karşılamak zorundayız.

Ve tüm bilanço rakamlarımız bu üçlü dengeyi korumayı başardığımızı gösteriyor”.

Depolama, Ar-Ge, markalaşma ve pazarlama yatırımlarına hız veren Asa ve ekibi…

Bu iş yılında 23 milyon dolarlık girdisine de imza atmış durumda!

Yıl sonunda ise 6 bin tonluk ihracatla 30 milyon dolarlık kazanç bekleniyor.

Üstelik, MB markası ülke genelinde 22 bin perakende satış noktasında…

Avrupa ve Amerika başta olmak üzere de çeşitli ülkelerde pazarı büyütmeye aday.

Hidamet Asa›nın beyanlarla başlayacak yeni kampanyaya dönük üreticiler bir de uyarısı var.

«Yaklaşık 100 bin ton tahmini rekolte tespiti yapıldı.

Geçen yıla göre hayli yüksek bir rakam. Buna rağmen 60 bin tonluk rekor alım planlıyoruz.

Fiyatlandırma, depolama ve satış planlarını üreticiye maksimum fayda sağlayacak şekilde hayata geçirebilmemiz için…

Ortakların gerçeğe yakın beyanda bulunması büyük önem taşıyor“.