Tekstil ve konfeksiyonun kalbi Bursa’da atıyor.
Türkiye’nin hem istihdam deposu hem döviz kapısı olan bu kritik sektörler 2018’e hazırlanmak üzere bugün Bursa’da bir araya geliyor.
Sektör kurullarını oluşturan Türkiye’nin önde gelen kuruluşlarının yöneticileri
düzenlenecek çalıştaylarda sektörel sorunları ve beklentileri masaya yatıracak.
Yani sektörel çatı kuruluşlarının temsilcileri Mercure Otel’de 2 gün boyunca 2017’nin karnesini masaya yatırarak 2018 hazırlıklarını değerlendirecek.
Uludağ Hazırgiyim ve Konfeksiyon İhracatçıları Birliği ile Uludağ Tekstil İhracatçıları Birliği’nin evsahipliğinde bugün ve yarın bir beyin fırtınası gerçekleşmiş olacak.
Evsahipleri Şenol Şankaya ve İbrahim Burkay çalıştaylar kapsamında Türkiye’de tekstil ve konfeksiyona imza atan 56 ismi ağırlıyor.
Hikmet Tanrıverdi, İsmail Gülle, Abdülkadir Konukoğlu, Sami Konukoğlu, Süleyman Kocasert, Hayri Uğur, Zeki Kıvanç ve Ahmet Şişman katılımcı isimlerin bazıları.
Yani İstanbul Hazırgiyim ve Konfeksiyon İhracatçıları Birliği, İstanbul Tekstil ve Hammaddeleri İhracatçıları Birliği, Akdeniz Hazırgiyim ve Konfeksiyon İhracatçıları Birliği, Denizli İhracatçılar Birliği, Güneydoğu Anadolu Tekstil ve Hammaddeleri İhracatçıları Birliği ile Adana Ticaret ve Sanayi Odası ve Gaziantep Sanayi Odası’nın yönetimlerinin sağladığı sektörel anlamda çok geniş bir katılım söz konusu.
Peki toplantılarda neler konuşulacak?
Ana gündemi mevcut pazarların genişletilmesi yanında yeni pazarların yaratılması anlamında küresel rekabette öne çıkma çabası oluşturacak.
Sektörel stratejiler ve hedefler belirlenecek.
Ve elbetteki devletin ne tür katkı sunacağı da önemli bir konu.
Dolayısıyla bu konuda da şüphesiz ki kafa yorulacak.
Neticede destekler anlamında bir talep oluşacak.
Çalıştayın ardından düzenlenecek basın toplantısıyla da sektörün 2018 ve sonrasındaki stratejileri kamuoyuna açıklanacak.
Sözün özü; 2018’e Bursa’daki toplantılarda hazırlanan tekstil ve konfeksiyoncular başarı çıtasını yükseltmek üzere ellerinden geleni yapıyor.
Tüketicinin kafası karışık
Tüketicinin ekonomiye bakışı olumluya dönmekte zorlanıyor.
En azından TÜİK’in endeksleri böyle söylüyor.
Çünkü tüketicinin ekonomiye olan güvenini gösteren endeks son 12 ayın dip seviyesine indi aralık ayı itibarıyla!
Çeşitli sorulara verilen yanıtlardan oluşan endeks bir öncek aya göre yüzde 0,1 düşüş kaydederek 65,1 seviyesine indi.
Ve art arda 5. kez düşüş kaydederek endişeleri gözler önüne serdi.
Oysa alt endekslerde pozitif bir yan da görülüyor.
Bardağın boş tarafında tasarruf etme ihtimali endeksinin yüzde 2,9’luk azalışı dikkat çekiyor.
Yani gelecek 12 aylık dönemde tasarruf etme ihtimali olduğunu düşünen tüketicilerin sayısı azalmış.
Burada enflasyonun yan etkisi net biçimde görülüyor.
Ayrıca işsizlikte düşüş konusunda umutların zayıfladığını söylüyor veriler.
Buna karşın hanenin maddi durum beklentisinde kısmi artış var. Yani gelir iyileşmesi umudu az da olsa var.
Genel ekonomik durum beklentisine ait endeks ise yüzde 0,5 oranında artmış durumda.
Yani pozitif bir bakış da yok değil.
Kısacası kafalar bir miktar karışık gibi görünüyor.