Bursaspor’da her şey yolunda gitmeye başlamışken, önceki gün yapılan Büyükşehir Meclisi’nde Bursaspor’a tahsis edilen araziye benzinlik ruhsatı verilmesine rağmen ortaya çıkan tartışma can sıktı.

Öncelikle şunu belirteyim ki sonuçta karar Meclis’ten geçmiş ve onay alınmış.

Burada yaşanan tartışma Bursaspor’un kenti bölmesi gibi bir durum değildir. Bursaspor gibi büyük bir markanın olduğu yerde siyasetçilerin tartışması-ayrışması her dönem gördüğümüz bir durum.

O sebeple Başkan Enes Çelik’in “Ayrışmaya sebebiyet vereceksek arkadaşlarımızla birlikte görevi bırakmak dahil her türlü kararı almaya hazırız” çıkışını pek yerinde bulmadığımı belirtmek isterim.

Böylesine yüz güldüren gelişmeler yaşanırken, böylesine iyi bir yönetim sergilerken ‘bırakmak’ gibi söylemlerin anlamı yok.

Eminim ki siz bu göreve talip olurken her türlü zorluğu göze almışsınızdır. Bu sebeple bırakın işin siyaset kısmını siyasetçiler yapsın. İnanın böyle bir ortamda hiçbir siyasetçi Bursaspor’un karşısında durmak istemez. Kaldı ki Mustafa Bozbey ve Faruk Çelik gibi Bursa siyasetinde çok önemli iki isim de arkanızda.

Meclis’te sizin istemediğiniz tartışmalar çıkmış olsa da siz Bursaspor’a olan konsantrasyonunuzu kaybetmeyin. Futbol tabiriyle ‘sahada kalmaya’ devam edin.

Bursaspor üzerinden tartışma yapmak isteyenlere yeşil beyazlı taraftar gereken cevabı daima vermiştir ve verecektir (nitekim verdiler de).

***

Futbola dönecek olursak; Enes Çelik yönetimi son yapılan Musa Çağıran ve İlhan Depe transferleriyle kadroyu neredeyse oluşturdu. 2 futbolcu daha alıp transferi şimdilik kapatacaklarmış. Çalışmalar başladıktan sonra Batalla bir eksiklik hissetmezse 14 takviyeyle sezona gireceğiz.

Gerçekten kurulan kadro çok şey vaat ediyor. Neredeyse her biri lider özelliklere sahip, bu lig için oldukça üst düzey isimler.

Artık top Pablo Hoca’da.

Bu kadroyu, takıma dönüştürmeyi başarırsa hedefe ulaşmak hayal değil.

Bakalım futboluyla Bursaspor’un efsanesi olan Batalla, kulübede de bunu başarabilecek mi?

Hedef Simeone’yse neden olmasın!