Bursaspor, tarihinde birçok iyi yönetim olduğu gibi birçok kötü yönetim de gördü.

Ancak böylesi saçmalığı bir arada hiç görmedi.

Hukuktan Sorumlu Yönetim Kurulu Üyesi olan zat, resmi sosyal medyası(!) aracılığıyla Bursaspor camiasının aklıyla da sinirleriyle de adeta oynuyor.

Önce “Seçimden sonra kongre kararı alıp Bursaspor’un önünü açacağız” dedi, sonra bu sözünü unuttu.

Mazbata töreninde, “Ali Ay Başkan için beni aradılar. Biz böyle bir şeyde üzerimize ne düşüyorsa yaparız” açıklamasını yaptı ve gerçekten da elinden geleni ardına koymadı!

Yetmedi canlı yayında kongre kararı aldıklarını ve yöneticilerin imzasına açtıklarını söyleyen başka birisiymiş gibi “Bu kongre kararı zorunlu olan Tüzük kongresidir” diyerek herkesi ters köşeye oturttu.

Yetmedi Ali Ay’ın Bursaspor tüzüğü gereği aday olamayacağını açıkladı resmi site üzerinden.

Beni hayrete düşüren ise konuyla ilgili net bir açıklama yapanın olmaması.

Hele ki Divan Başkanlık Kurulu’nun sessiz kalışı gerçekten şaşırtıcı.

Adaylık sürecinde olabilecekleri öngörüp önüne geçmeye çalışan, seçimli kongre kararı alınması için yapılan imza kampanyasına bizzat destek veren Galip Sakder başkanlığındaki Divan Başkanlık Kurulu’nun yaşanan sürece artık bir nokta koyması gerekiyor.

Divan Başkanlık Kurulu, başta toplanan imzaların yasal yükümlülüğünün ne olduğunu net bir şekilde açıklamalı, kafalarda hiçbir soru işareti bırakmamalı.

İlk seçimde aday olacağını açıklayan Ali Ay’ın durumunun da Hukuktan Sorumlu Yönetim Kurulu Üyesi’nin dediği gibi olup olmadığı, yani adaylık kriterlerini karşılayıp karşılamadığı net bir şekilde ortaya konmalı.

Bir de ileride Recep Günay tayfasından gelebilecek itirazların önüne geçebilmek adına adaylığını dün duyuran Ersoy Saitoğlu’nun adaylığının önünde bir engel olup olmadığı da tüm camiaya açıklanmalı.

Eğer kendilerinin de kafalarını karıştıran sorular varsa işinin ehli gerçek bir hukukçudan destek alıp tüm bu konular aydınlatılmalı.

Yoksa Günay ve ekibi Bursaspor’la oynamaya, camianın sinirlerini zıplatmaya devam edecek.

Ne diyelim hiçbir şey sonsuza kadar sürmez elbet bu dönemin masaya yatırılacağı zaman da gelecek.

Ne de olsa gerçeğin er ya da geç ortaya çıkmak gibi bir huyu vardır.

Sorun camianın buna sabrının kalıp kalmadığında!