Suriye’de IŞİD’le mücadelede rol alan güçler arasında giderek kızışan bir rekabet var. Türkiye’nin, El Bab’dan sonra hedefe Rakka’yı koymasıyla birlikte söz konusu rekabet sanki biraz daha gün yüzüne çıkmış gibi görünüyor.
İlkin Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın açıklamasına bakmak gerek… Erdoğan Bahreyn’e hareketinden önce Esenboğa’da yaptığı açıklamada, sürpriz bir adım atarak, Türkiye’nin yeni hedefinin IŞİD’in başkent saydığı Rakka’yla Münbiç olduğunu bildirdi.
Oysa Afrika gezisinden dönerken uçakta gazetecilere “El Bab’da bundan sonraki süreçte mesafe almak suretiyle oradaki işi bitirmek, daha derinliğine gitmemek lazım” diye konuşmuştu.
*
Anlaşılan politikada bir değişiklik söz konusu…
Bunda iki nedenin etken olduğu ileri sürülüyor: Birincisi, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın, ABD Başkanı Trump’la yaptığı telefon görüşmesi, ikincisiyse CIA’in yeni başkanı Mike Pompeo’nun Ankara ziyareti… Değişiklik bu iki gelişmenin ardından gelmiş görünüyor.
Erdoğan’ın, Bahreyn’e hareketinden önce yaptığı açıklamadaki şu sözler de bunu doğruluyor: “Bu konuyla ilgili olarak (Rakka ve Münbiç) ABD’nin yeni yönetimi ve CIA’yle düşüncelerimizi paylaştık. Koalisyon güçleriyle de paylaştık.”
*
Ertesi gün, yani dün, Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov, Moğolistan Dışişleri Bakanı’nın ziyaretini fırsat bilip ortak basın toplantısında lafı Suriye’ye getirdi: “Suriye’de sahada olan herkesin, kendi operasyonlarını Suriye hükümetiyle koordine etmesi gerektiğine inanıyoruz. Bu, El Bab’daki operasyon için de geçerli, Münbiç ve Rakka’da olacaklar için de öyle…”
*
Moskova’dan bir diğer açıklamaysa akşama doğru Rojava temsilciliğinden iletildi. Temsilci Rodi Osman, Sputnik’e demecinde şunu söyledi:
“ABD öncülüğündeki uluslararası koalisyona Rakka’yı kendi başımıza, kimsenin desteğini almadan özgürleştirebileceğimizi bildirdik. IŞİD’e karşı yürüttüğümüz mücadele, anavatanımızın bölgelerini kurtarabileceğimizin kanıtıdır.”
Yer Moskova, mesajı gönderildiği adres ABD…
Umalım da bir kargaşa çıkmadan Suriye’deki terör örgütleriyle mücadele başarıyla sonuçlansın.
İsrail: Şam’da Şii hegemonyası engellenmeli
Bugüne değin, terörist grupları destekleyerek Şam’ı etkisiz hale getirmeye çalışan Tel Aviv, Esad’ın yeniden güç kazanmasından endişeye kapılmış durumda ve şunu talep ediyor: “Şam’da Şii hegemonyası engellenmelidir!”
İsrail Güvenlik Kabinesi bir rapor hazırlamış bu konuda.
Sol Haber Portalı’ndaki habere göre raporda, Şam’da Şii yönetimine izin verilmemesi gerektiği savunuluyor. Bu amaçla bir de plan hazırlamış İsrailli güvenlikçiler. Amaç, İsrail’in kuzey sınırında büyüyen İran tehdidini engellemek…
Bu kadarla kalmıyor tabii, plan kapsamında İran’la Hizbullah arasındaki koridorun kesilmesi de hedefler arasında.
Ama en ilginci, gelecekte yapılacak bir Suriye anlaşmasında Golan Tepeleri’nin İsrail toprağı olarak tanınmasını sağlamak…
Golan Tepeleri Suriye’nin toprakları. İsrail tarafından işgal (1967) ve ilhak (1981) edilmiş topraklar. Kimse de sesini çıkarmıyor.
Ellerinden gelse Suriye’yi haritadan silecekler de, öncelik Filistin’de herhalde…