Bakalım nasıl çözülecek? Umalım da, Ankara ile Bağdat arasındaki gerilim daha fazla tırmanmadan sağduyu kazansın.

İki başkent arasındaki ilişkide çok garip şeyler oluyor.

Diyalog kuruluyor, ziyarete gidiliyor ve Ankara’dan, Musul’da Türk askeri konusunda “Mutabakat sağlandı” açıklaması yapılıyor.

Ama tam rahat bir nefes alınırken Bağdat’ın, BM Güvenlik Konseyi’ne Türkiye’yi resmen şikâyete hazırlandığı haberi geliyor.

Şikâyet konusu: Türk askerinin Irak topraklarındaki varlığı…

İyi de, Türkiye’nin Dışişleri Bakanlığı Müsteşarı Büyükelçi Feridun Sinirlioğlu ile MİT Müsteşarı Hakan Fidan, Irak Başbakanı Haydar İbadi, Dışişleri Bakanı İbrahim Caferi ve Savunma Bakanı Halit El Ubeydi ile görüşmedi mi? O görüşmede Sinirlioğlu ile Fidan’a bunlar söylenmedi mi?

Demek ki söylenmemiş, yoksa durduk yerde mutabakattan neden söz etsinler ki?

Doğal olarak bu noktada akla Rusya ile İran geliyor.

Bağdat yönetimi, Ankara’yla görüşürken öyle, Rusya ve İran bastırdığında böyle tavır alıyor, almak zorunda kalıyor, olamaz mı?

Ne var ki, Irak’ın Şii lideri Ayetullah Ali Sistani, Bağdat’ın kararını perçinliyor: “Irak’ın egemenliğini korumak Irak hükümetinin sorumluluğundadır. Mazereti ve gerekçesi ne olursa olsun egemenliğin ihlaline müsamaha gösterilmemelidir.”

Peki, ABD’nin Ankara’ya “Irak’la gerilimi düşürmek gerek” şeklindeki uyarısına ne denir?

IŞİD’e karşı peşmergenin eğitimi için Kuzey Irak’a Türk askerini öneren Washington değil miydi? O zaman Irak’ın egemenliğine ve toprak bütünlüğüne saygı duyulmuyor muydu?

Şimdi Başkan Yardımcısı Joe Biden, Başbakan Ahmet Davutoğlu’nu arıyor ve Irak’ın toprak bütünlüğüne saygı duyulmasının önemini dile getiriyor.

Kimi siyaset bilimcilerin belirttiği gibi, Ortadoğu’da yaşananlar bir Şii-Sünni çatışması olarak değerlendiriliyorsa eğer, bölgede barışı bir daha uzun süre göremeyebiliriz.

Umarız, duygular değil akıl üstün gelir, aklı başında olanlar bu gidişata dur der…

 

Kürtlere silah yardımında Bağdat’a baypas

 

ABD Temsilciler Meclisi Dışişleri Komisyonu IŞİD’le mücadele eden Kürt peşmerge güçlerine doğrudan silah yardımı yapılmasını ve eğitim verilmesini öngören yasa tasarısını oybirliğiyle kabul etti.

Tasarı, ABD Başkanı’na üç yıl boyunca Iraklı Kürtlere, Bağdat hükümetini baypas ederek doğrudan silah ve eğitim yardımı yapması için yetki veriyor.

Washington, bugüne değin peşmergeye silah yardımını Bağdat hükümetinin üzerinden yaptı. Ancak bunun hem sevkıyatı hem eğitimi yavaşlattığından şikâyet ediliyordu. ABD şimdi silah yardımını doğrudan Kürt bölgesine indirecek.

Tasarıda Kürtlere verilecek silahlar da tanksavar füzeler, zırhlı araçlar ve uzun menzilli silahlar olarak belirlenmiş durumda.

Bağdat hükümeti, Kürtlere doğrudan silah yardımı yapılmasına karşı çıkıyordu.

Ne ki, ABD’de Başkan’a tanınan bu yetkiyle Irak’ın merkezi yönetimi devre dışı bırakılmış oldu.

Tabii bu durumda İran’ın da, Irak’ın Şii yönetimini ve Şii milisleri silahlandırması söz konusu olabilir. Ayrıca Sünni kesim de silahlanma yarışına girebilir.

Bu da Irak’ın bölünmesini gündeme getirir.

Kim bilir, belki de ABD’nin planı budur…