Türkiye’nin Irak’ın kenti Musul’a asker göndermesi ve Bağdat’ın buna tepki vermesi, bazı soruları da beraberinde getirdi.
Bir kere, Türk askeri zaten oradaydı: Dohuk ve Süleymaniye’den sonra askeri eğitim yeri olarak Musul’un kuzeydoğusunda Başika kasabası seçilmişti. Ve Türkiye’nin birkaç yüz askerden oluşan bir mekanize birliği bulunuyordu.
Özel harekatçıların da yer aldığı askeri birlik epey bir zamandır başta peşmerge olmak üzere IŞİD’le savaşan ve savaşacak olan silahlı gruplara eğitim vermekteydi.
Ankara’nın şimdi yaptığı, üs yerini değiştirmek, asker ve silah sayısını artırmaktı. Hedef de, daha fazla savaşçıyı eğitimden geçirmekti.
Ama şu da mümkündü: Türkiye mevcut üssü kalıcı hale getirmek de isteyebilirdi ki bu konuda iddialar da yok değildi; Ankara ile Kuzey Irak Kürt Yönetimi lideri Barzani arasında imzalanan bir anlaşmanın varlığından söz ediliyordu.
*
O zaman soruyu soralım: Barzani, merkezi yönetimi baypas ederken Bağdat’taki hükümet uyuyor muydu?
Diyelim ki, uyumuyordu ve fakat sesini çıkarmıyor ya da çıkaramıyordu.
O zaman da eklememiz gereken soru şuydu: Bağdat tepki vermek için neden bu kadar bekledi ve niçin şimdi gürültü koparıyordu?
Ve olayın bu boyutlara varmasında ABD’nin rolü olabilir miydi?
*
ABD, Bağdat’ı cesaretlendiren açıklamalar yapmıştı. Elbette bu bir destekti. Bir yüreklendirmeydi.
Açıklamaların ilki ABD Başkanı Barack Obama’nın IŞİD’le Mücadele Küresel Koalisyonu Özel Temsilcisi Brett McGurk’ten gelmişti. Açıklamada altı çizilen sözler şöyleydi: “Türkiye’nin Irak topraklarına Irak hükümetinin rızası olmadan asker konuşlandırmasını desteklemiyoruz.”
İkinci açıklamanın sahibiyse ABD Savunma Bakanlığıydı ve kullanılan ifade “Türk askerinin Kuzey Irak’a kaydırılmasının farkındayız ama bu konuşlandırma koalisyon aktivitelerinin bir parçası değildir” şeklindeydi.
Yani ABD iki kanaldan birden Türkiye’nin adımına karşı çıkıyor ve Bağdat’a destek veriyordu.
*
ABD’nin bu tavrının sorgulanması gerekiyor.
Nedeni şu: Musul’a Türk askeri olayı patladığında Washington’dan ters çıkış gelmedi; Beyaz Saray ve Pentagon “Bilgimiz var” diyerek durumu idare etmeye çalıştı.
Ama Bağdat’tan peş peşe gelen tepkilerin ardından Washington hemen viraj alıp Ankara’nın karşısına dikildi.
*
Öyle anlaşılıyor ki, Irak’la ABD arasında bu bir danışıklı dövüş.
Bu aşamada nedenini bilmek olanaksız ama bir tahmin yapılabilir.
“Yeni Irak” diye bir laf dolaşıyor ortalıkta.
Irak’a yeni bir şekil verilecekse eğer, Türkiye’nin masada olmasını istemeyenler olacaktır elbette.
Şimdilik istemeyenler ağırlıkta.
Ne var ki, ABD’nin tavrına anlam vermek zor.
Alman bakan Abadi’ye ne dedi?
Türkiye’yle ilişkilerinde krize giren Irak yönetimi IŞİD’e karşı mücadelede Almanya’dan askeri yardım talep etti.
Irak Başbakanı Abadi, Bağdat’ı ziyaret eden Almanya Dışişleri Bakanı Frank Walter-Steinmeier’le yaptığı görüşmede Irak ordusunun da eğitime ihtiyacı olduğunu belirtti.
Peşmergenin eğitiminde olduğu gibi Irak askerlerinin eğitiminde de Alman ordusunun yardımını isteyen Abadi’ye konuk bakan “Önce Türkiye ile aranızdaki krizi çözün” diyerek karşılık verdi.
Steinmeier, “Bölgenin bir krizi daha kaldıramayacağını” ileri sürerek Bağdat yönetimine uyarıda bulundu.
Krize konu olan Musul, Irak’ın ikinci büyük kenti ve şu anda bazı bölümleri IŞİD’in kontrolü altında.