Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, Antalya’daki zirvenin kapanış oturumunda G20’nin liderlerini çok ağır şekilde suçladı. Dedi ki, “IŞİD, 40 ülkeden finansal destek alıyor. Bu ülkeler arasında G-20 üyeleri de var.”
Rus lider, kanıt olarak da uzaydan ve uçaklardan çekilmiş fotoğraflar gösterdi. IŞİD’le sürdürülen yasadışı akaryakıt ticaretinde kuyruğa girmiş tankerler, kilometrelerce uzanan petrol yüklü konvoylar…
Tabii ikiyüzlülük söz konusu: Bir yanda terörden yakınıyorlar, diğer yanda IŞİD’le alışverişe devam ediyorlar. Aralarında milyar dolarlar dönüyor. Hem de Suriye’nin kuyularından çalınan petrol için.
Bir de soruyorlar: IŞİD bu paraları nereden buluyor, binlerce militanı nasıl besliyor?
Herkes saf, bir tek onlar akıllı.
Acaba ne yanıt verdiler Putin’e? Yanıt verebildiler mi?
Putin, rakiplerini Antalya’da yakalamış, tadını çıkarıyor…
Örneğin Fransa Cumhurbaşkanı’nı biraz da alaya alarak şöyle eleştiriyor:
“Sayın Hollande, Suriye Devlet Başkanı Beşar Esad’a karşı çok sert bir tutum içindeydi. Peki, ne oldu? Paris’i terör saldırılarından koruyabildi mi? Hiç kimse terör saldırılarına karşı sigortalı değildir.”
Rus liderin ironik eleştirilerinden, IŞİD’le mücadelede Moskova’nın işbirliğini reddeden Obama da payına düşeni alıyor:
“Hayat çok hızlı gelişiyor. Bize dersler veriyor. Bence, terörle sadece birlikte mücadele edebileceğimizi artık herkes fark ediyor. Biz işbirliğine kapımızı hiçbir zaman kapatmadık.”
Savaşın terörü azdırdığını unuttuk mu?
Fransa’da yönetim IŞİD saldırılarını savaş ilanı saydı ve o da IŞİD’e savaş ilan etti. Ve Fransız savaş uçakları Suriye’deki IŞİD’e bomba yağdırmaya başladı. Bunun üzerine IŞİD’den yeni tehditler geldi; ilkinden daha ağır saldırılar gerçekleştireceğini duyurdu.
Almanya’da bu durum karamsar yorumlara neden oldu ve savaştan bu kadar çok söz edilmesi 11 Eylül sonrası yaşananları anımsattı.
Alman basınında yapılan bir yorumdaki soru şöyleydi: “Bush’un savaşlarının [Afganistan ve Irak] hiçbir çözüm getirmediğini, aksine terörü daha da azdırdığını unuttuk mu?”
Öneri doğru, öneren yanlış
Öneri şöyle:
“Fransa’nın dış politikası, yeni koşullara göre yeniden düzenlenmelidir. Terörle mücadelede iki koalisyon olmaz. Herkesle birlikte çalışmak gerekir. Rusya’yla da birlikte olmak gerekir.”
Önerinin sahibi kim? Sarkozy! Cumhuriyetçilerin lideri, eski cumhurbaşkanı…
Suriye’de, Cumhurbaşkanı François Hollande, ABD’nin peşine takılıp Fransa’yı Esad karşıtı cephede konumlandır ya, Sarkozy şimdi akıl veriyor: Putin’le anlaş! Rusya’yla işbirliği yap!
Sarkozy, Libya’yı teröre teslim eden adam değil mi?
Başlangıçta, Suriye’nin bu duruma düşürülmesinden sorumlu olanların da arasında yer almadı mı?
Öneri doğru… Fransa’nın bağımsız bir dış politikaya ihtiyacı olabilir.
Ne var ki, bunu öneren yanlış…