Donald Trump, ABD başkanlık koltuğuna oturur oturmaz, Barack Obama’nın sağlık sigortası yasasını yürürlükten kaldıran kararnameyi imzaladı.

Yani Trump’ın ilk icraatı bu oldu.

Gerçi söz vermişti, “Seçilirsem, ilk işim sağlık reformu yasasını kaldırmak olacak” demişti. O bakımdan “ilk icraat” kimseyi şaşırtmadı.

Ama yine de bir umut vardı: Obama’nın çıkardığı yasa sayesinde sağlık sigortasına kavuşan 20 milyona yakın Amerikalı, “Bu kadarına cesaret edemez” diye düşünüyordu.

Ne ki Trump, 2010’dan bu yana yürürlükte olan sağlık sigortasını bir çırpıda rafa kaldırarak ne kadar gözü kara bir lider olduğunu tüm dünyaya daha ilk günden ilan etti.

Oysa sağlık reformu, Obama’nın 8 yıllık başkanlık dönemine damgasını vuran en önemli yasalardan biriydi.

Anlaşılan o ki Başkan Trump, kafasına koyduğunu yaşama geçirirken, olası toplumsal gerilimleri hesaba katma gereği duymayacak ve yürüyüp gidecek.

Tabii bu durum, Amerikalılar için siren seslerinin sıkça duyulacağı bir döneme girildiğinin ilk göstergesi.

“Trump’a göre Amerikan ulusunun liderliğini üstlenmekle bir emlak şirketini yönetmek aynı şeydir” diyen Demokratların öngörüsü daha ilk günden doğrulanmış oluyor.

 

Merkel’den ilk  çıkış ve bir çağrı

 

Almanya Başbakanı Angela Merkel, sessizliğini bozarak ABD’nin yeni Başkanı Donald Trump’a ortak kuralları koruma çağrısında bulundu. Merkel, lideri olduğu Hıristiyan Demokrat Birlik Partisi’nin dünkü çalışma toplantısında yaptığı konuşmada, ABD ile işbirliğinin sürdürülmesinin gerekliliğini vurgularken şunları söyledi:
“Kurallar temelinde, ortak değerlere dayanan ortak bir tutuma sahip olduğumuz takdirde, hepimiz için en iyisi olacağına inancım tamdır. Ortak tutum, uluslararası ekonomi ve ticaretle birlikte savunmayı kapsar. Arada görüş ayrılıkları olsa bile, karşılıklı saygı çerçevesinde, uzlaşma sağlanabilir.”

Almanya Başbakanı konuşmasında ayrıca, transatlantik ilişkilerin gelecek yıllarda, geçmişte olduğundan daha önemsiz olmayacağını ifade etti.

 

Trump’ın zaferi Avrupa’nın aşırı sağına umut oldu

 

Almanya’nın Koblenz kentinde düzenlenen kongrede buluşan Avrupa’nın aşırı sağcı ve ırkçı partilerinin liderleri, Trump’ın ABD başkanlığını kutladılar.

Fransa’dan Ulusal Cephe lideri Marine Le Pen, Hollanda’dan Geert Wilders’ın  da katıldığı kongrede slogan ‘Yeni bir Avrupa’ydı.

Kürsüye “Fransa’nın en güzel gülüşüne sahip kadını” sözleriyle davet edilen Le Pen, Donald Trump’ın zaferine değinirken “Bir dünyanın çöküşüne, yeni bir dünyanın doğuşuna tanık oluyoruz. 2016 yılı Anglo-Saksonların uyanış yılıydı. 2017 kıta Avrupa’sının uyanış yılı olacak” diye konuştu.

Almanya’yı Alman olduğu, Fransa’yı da Fransız olduğu için sevdiğini belirten Marine Le Pen, Brexit’in domino etkisi yaratacağını ileri sürerek AB’yi hapishane olarak niteledi ve “O hapishaneden kurtulduğumuzda Avrupa’nın gerçek Rönesansını yaşayacağız” dedi.

Hollanda’nın aşırı sağcı Özgürlük Partisi (PVV) lideri Geert Wilders da “Dün yeni bir ABD, bugün Koblenz ve yarın yeni bir Avrupa” diyerek Trump’ın seçim başarısını övdü, başkanlığını kutladı. (Kaynak: DW)