PYD/YPG’nin öncülüğündeki Suriye Demokratik Güçleri, IŞİD’in başkent ilan ettiği Rakka’ya girmek için her an saldırıya geçebilirmiş.

Geri sayım başlamış.

Haberi veren Rusların Sputnik Ajansı…

SDG’nin arkasındaki güç, ABD ve Koalisyon…

Sözcü Tackır Kobani ayrıntılı bir açıklama yapıyor:

“Tışrin Barajı, Tılsemar ve Haseke olmak üzere saldırıları üç koldan başlatacağız. ABD ve koalisyon ülkeleri de bize hava ve silah desteğinde bulunacaklar. Operasyona SDG çatısı altında yer alan YPG, Şemsu Şemal, Ebu İsa ve Ceşul Suwar katılacaklar.”

Rusya’nın hava desteğinde, güneyden ya da batıdan Suriye ordusu da yetişebilir mi SDG/ABD’nin Rakka’ya girişine?

Halep’teki durum nedeniyle zor gibi görünüyor.

Ama ABD’nin istediği, Rakka’nın Kürt güçleri tarafından IŞİD’den temizlenmesi. O zaman PYD/YPG, Suriye’nin kuzeyini büyük ölçüde kontrol altına almış olacak. Bu da Kuzey Suriye’nin asıl egemeninin ABD olduğunu gösterecek.

ABD sahada YPG’yi kullanıyor. Hem de istediği gibi. Kendi gücü gibi… Ankara’nın da bu durumu desteklemesini istiyor.

Ne ki, Ankara, PYD/YPG’nin Kuzey Suriye’de toprak kazanmasına yol açacak ABD girişimlerine şiddetle karşı çıkıyor: “Suriye’nin toprak bütünlüğünün korunmasında kararlıyız!”

Bununla birlikte elden fazla bir şey gelmiyor. Örneğin, Suriye’nin kuzeyindeki gelişmelerde uzaktan oyun kurulamıyor.

Ama Washington hem kendi oynuyor, hem de oynatıyor. Rol dağıtımını da kendi yapıyor.

Ardından da soruyor: “Bu gerginlik niye?”

Niye olmasın?

Bunun adı, ABD ile Türkiye arasında “PYD” gerginliği.

Pentagon’un Suriye’nin kuzeyinde PKK’nın kolu olan PYD’nin silahlı kanadı YPG’ye verdiği destek Ankara’nın fena halde canını sıkıyor.

Üzerine bir de Washington yönetimi YPG’yi “terör örgütü” olarak görmediklerini ilan edince, ipler kopuyor.

Ve nereye varacak bu gidişatın sonu, kestirmek zor…

 

NATO ne yapar, ne işe yarar?

 

IŞİD, Kilis’e roket fırlatarak, sonuçta bir NATO ülkesini bombalamış olmuyor mu? Türkiye’nin Suriye sınırı NATO’nun da Ortadoğu sınırı sayılıyor çünkü.

Ve güvenlik uzmanları, “NATO niçin harekete geçmiyor? Türkiye’nin yanında neden durmuyor?” diye soruyorlar.

IŞİD’in, Suriye tarafından Türkiye’ye füze fırlattığı yerler belli. ABD ve koalisyon ülkelerinin uçakları o mevzileri bombalayamaz mı?

NATO Genel Sekreteri Jens Stoltenberg lütfetmiş, Kilis’e yönelik IŞİD saldırılarıyla ilgili bir açıklama yapmış.

İki cümlelik açıklama, çok ekonomik:

“NATO, Türkiye’yle dayanışma içindedir. NATO müttefikleri Türkiye’nin güvenliğini artırmaya yönelik önlemler alıyorlar ve gerekli olduğu sürece de bunu yapmaya devam edeceklerdir.”

Dayanışma mı? Ne dayanışması? Çocuk mu kandırıyorlar?