Son günlerde üzülerek, içimiz yanarak izliyoruz. Manisa’da Irmak bebek hikâyesi bir toplum olarak milyonların sel gibi tepki vermesi gereken bir olaydır. İnsanız çünkü. İnsan deyip geçmemeli. 4 yaşını bile doldurmamış o küçücük bedene ön otopsi sonucuna göre tecavüz ediliyor, boğuluyor, gömülüyor. Irmak bebek doktor olacak, öğretmen olacak, mühendis olacak, anne olacak ve bunların hepsi görünüşte insana benzeyen ama insanın bilimsel tanımına uymayan biri tarafından elinden alınıyor. Aşağıda bu konuda ne demek istediğimi çok daha net açıklayacağım.
İnsanı insan yapan özellikler için bilim şunları söylüyor: Kendisinin farkında olması, rasyonelliği ve zekâsı insanı insan yapan özelliklerdendir. Hekimler mesleğe atılmadan önce bir yemin ederler. Hipokrat yemini. Bu yemininin bir kısmı şöyledir: (günümüzde kullanılanı orjinali ile farklıdır) Tıp Fakültesi’nden aldığım bu diplomanın bana kazandırdığı hak ve yetkileri kötüye kullanmayacağıma, hayatımı insanlık hizmetlerine adayacağıma, insan hayatına mutlak surette saygı göstereceğime ve bilgilerimi insanlık aleyhinde kullanmayacağıma…..namusum ve şerefim üzerine yemin ederim. Burada ‘’insanlık hizmetleri’’ kelimelerini hafızanızda tutmanızı istiyorum.
110 trilyon hücremiz var. Bu hücrelerin içinde birçok küçük organcık ve hücrenin çekirdeği var. Çekirdek dediğimiz kısım hücrenin artık çoğalması gerektiğini belirleyen, bütün genetik özelliklerin saklı olduğu DNA denilen maddeyi içeren bölgedir. DNA’yı bozan her türlü etken kanserleşmeden tutun da davranışlarımıza kadar bizleri etkileyebilen hallere sebep olur. Toksik çevre, kalitesiz besinler, katkılı maddeler DNA’da bozukluklara sebep olmaktadır. Ayrıca hücre içerisinde bulunan potasyum, sülfat, magnezyum, bikarbonat gibi onlarca molekül de hücre içi faaliyetleri için gereklidir.
5-6 yıl kadar önce basında da çıktı. Eski İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı (PANKO Birlik Danışmanı) Dr. Burhan Özfatura genetiği değiştirilen gıdalar ile ilgili olarak hükümet ve muhalefet yetkililerine çağrı yaparak ve kaynak göstererek bilgi verdi. Bu gıdaların cinsel yaşamdan tutun da diğer davranışlarımız üzerinde olumsuz etkiler doğurabileceğini belirtti. Kısırlaştıran, domuzlarda eşcinsel eğilimi artıran nedenler arasında bu ve bunun gibi doğamıza aykırı besinlerin olduğu Sayın Özfatura’nın özellikle belirttiği konulardı. Dünya genelinde bazı bilim insanları da benzer çalışmalar ve gözlemler içerisindedirler.
Bu konular ile yazılabilecek ve bilimsel temelleri de olan yüzlerce yazı var. Yıllarca bilinen bir gerçek var, bana ne yediğini söyle, sana ne olduğunu söyleyeyim diye. Yediğimiz gıdalar kalitesine göre hem fiziksel hem de ruhsal olarak kimyamızı bozmakta. Ülkemizin gelecekte sağlıklı nesiller yetiştirmesi için sağlıklı gıdalara ihtiyacı var. Bugün bakterilerden tutun kuşlara, sincaplardan tutun fillere kadar her canlı gelecek nesillerini oluşturmakla yükümlü. Bu yükümlülükte en başarısız canlı türü de bu gidişle biz olacağız herhalde.
Yukarıdaki satırlarda Hipokrat Yemini’ni anlatırken insanlık hizmetleri kelimelerini hatırlayın diye yazmıştım. Ben bu yemini ederken ayağımı kaldırmadım. Ama insana hizmet edeceğime yemin ettim. İnsanı insan yapan özelliklerden yoksun olan bu tip yaratıklar için yemin edeceğimi bilsem herhalde gizlice ayağımı kaldırırdım.