Koronavirüs çıktığından bu yana dünyada ve ülkemizde birçok tedbire rağmen yine de beklenilen başarı elde edilemedi. Özellikle yeni mutasyonların çıkması başarı açısından bir şansızlıktır.
Sık tedbirler sonucu virüste belirgin bir azalma oldu. Bu da sağlık açısından sevindiriciydi. Maalesef son günlerde ülkemizde yine virüste artış olmaya başladı. Artış varsa hata var demektir.
Ne kadar sıkı tedbirler gelirse gelsin kişi kendi üzerine düşeni yapmazsa, yani gerektiği kadar dikkatli davranmazsa salgının üstesinden gelinmesi zordur.
Gözlemlediğimiz hatalar:
– Hafta sonu yasakları sonrasında kişilerin, hafta içi her fırsatta toplu olarak bir araya gelip hiçbir şey yokmuş gibi hareket etmeleri.
– Maskenin güzel bir şeklinde takılmasına rağmen, yemek sırasında çıkarılıp mesafeye dikkat etmeden yiyip içilmesi.
– Temizliğe önem verilmemesi.
– Ortak kullanım alanlarının dikkat edilmeden kullanması.
– Kapalı alanları havalandırmadan içinde bulunulması.
– Maske takılmasına rağmen mesafeye dikkat edilmemesi gibi…
Aslında bu örnekleri çoğaltabiliriz.
Sonuç:
İş olsun, hastalık olsun, kısaca ne olursa olsun kişi üzerine düşeni akıllıca ve mantık çerçevesinde yapmazsa, hiçbir konuda başarılı olması beklenilmez. Bu nedenle herkes sorumluluğunu bilecek, yanlış yapanı uyaracak, ne kadar yasak gelirse gelsin önemli bir başarı elde edilmesi için dikkat edecektir.
Hatta bazıları aşıya karşı çıkıp yaptırmıyorlar. Bu da son derece yanlıştır. Aşı yapılması gerekir. Korkulacak bir şey yok. Korkulacaksa aşıdan değil virüsten korkunuz.
Sonuç olarak, şunu bilmeliyiz ki, yasaklara uyulmasının yanında, kişi bilinçli davranarak üzerine düşeni de yapmalıdır.