Bugün vaka ve hastalarımdan bahsetmeyeceğim. Neredeyse her gün 1-2 kadın şiddetten dolayı hayatını kaybediyor. Bu da üzücü bir tablo. Gerçekten insanın içi acıyor. Hayatının baharında ve gencecik bayanların yaşam hakkı elinden alınıyor.
Neden ne olursa olsun, ister ekonomik sorun olsun ister ailevi sorun olsun veya başka neden olsun kadına şiddet yapılmamalı ve kabulde edilemez.
Kadına şiddet nasıl önlenir?
Önerilerim:
Bu önerilerden bazılarından daha önce bahsetmiştim. Yine de bahsetmekten fayda vardır.
- Şiddete meyilli olan erkekler, özelikle evlendiğinde veya sevgili edindiğinde, o bayanı kendine eş değil de kendi malı olarak görür. Bayana şiddet uygulama, bağırma, hakaret etme hakkını kendinde bulur veya buluyor. Bu olumsuz görüş ve psikoloji içine girer ve devam eder. Bu olumsuzluklar sonucu bayanın tahammül sınırını aşar ve hayatı yaşanmaz hale getirir.
Bayanın tahammül sınırı aşılınca ve yaşamı zora girince, en son çare olarak ayrılmaya karar verir. Kendi malı gibi gören bu tip erkekler bunu kabul edemez. Önce ikna etmeye çalışır. İstediğini elde edemeyince en son çare olarak ayrılacağına şiddete başvurur.
Ne kadar emniyet olarak önlem alınırsa alınsın bir süre geçtikten sonra erkek bir fırsatını bulup kadına şiddet uyguluyor.
Peki, bu nasıl önlenecek bakalım:
Burada kadına önemli görevler düşmektedir.
- Kadın kesin ayrılığa karar vermiş olsa da daha yumuşak davranmalıdır.
- Hiçbir zaman her şeyi kesip atmamalıdır.
- İşi zamana bırakarak erkeği yavaş yavaş kendinden soğutmalıdır.
- Mutlak erkeği bir psikiyatri uzmanına veya psikoloğa götürmeye çalışmalı ve ikna etmelidir.
- Gerekirse psikiyatri ve psikolog seansları artırılmalıdır.
- Arada çocuk varsa, çocuğu koz veya cezalandırıcı olarak kesinlikle kullanılmamalıdır.
Sonuç:
İnsan hayatı ve sağlığı çok önemlidir. Kadınlarımız ise çok kıymetli ve özeldir. Kadına şiddet kabul edilemez. Kadına şiddet uygulanmaması için mutlak iki tarafta ani çıkışlar yapmaktan kaçınılmalıdır. Daha sakin ve sabırlı hareket etmelidir. Zaman her şeyin ilacıdır sözü bu durumda geçerli ve önemlidir.
Her iki tarafta mantık çerçevesi içinde hareket etmelidir. Kesinlikle gerekirse psikiyatri ve psikologların devreye girmesi de ihmal edilmemelidir.