11 ilimizi etkileyen ve binlerce insanımızın ölümüne neden olan deprem, hayatımızda depremle ilgili insanların daha dikkatli olmasını sağladı. Belki de yakın zamanda olması nedeniyledir. Maalesef insanlarımız deprem gibi olumsuzluk ve tehlike yaratan olayları çabuk unuturlar.

Konuya gelelim:

Bizim site yedi blok yaklaşık her apartmanda 32 daire bulunmaktadır. Sitenin depreme dayanıklı olup olmadığı ile ilgili bir deprem komisyonu oluşturuldu ve her apartmandan 2 kişi seçildi. İlk toplantı geçen hafta yapıldı.

Duruma ve gidişata baktığımızda buraya kadar süreç gayet olumlu.

Tartışma:

Toplantıda ‘Nereden başlamalı, nasıl bir yol izlenmeli ve de çözüm için ne yapılmalıdır?’ sorularına cevap bulmak yerine tartışma başladı.

Bazıları, ‘Sitemiz depreme dayanıklıdır ve sağlamdır’ diyerek, bazıları da ‘Dayanıksızdır’ diye karşı görüş vererek fikirlerini dile getirdi. Tartışma üç saat sürdü ve 15 gün sonra tekrar toplanmaya karar verildi.

İkinci toplantı ve üçüncü toplantı yapıldı ve en son bir karara varıldı:

Detaylı bir test yapılmalı.

Sonuç:

Bursa’nın Nilüfer ilçesinde, genellikle eğitim ve ekonomik düzeyi yüksek olan kişiler oturmaktadır. Toplantıya katılanların üniversite mezunu olma oranı  yüzde 90’ın üzerinde. Peki neden toplantılar ve tartışma uzayıp gidiyor. Tüm mesele bu.

Aslında biz hep bilimi devreye koysak sorun kalmaz ve çözülür. Baştan beri yapılması gereken bilimi devreye koyarak detaylı bir test yapılmasıdır. Test ne diyorsa ona göre hareket edilir. Konu o kadar basit. Maalesef bilim dururken filmle uğraştığımız için birçok konuda sağlıklı düşünemiyoruz. Bu da üzücü.