56 yaşında.
Doktor.
Kendisiyle geçenlerde görüştüm. Yaklaşık 10 yıl Muradiye Devlet Hastanesi’nde başhekimlik yaptı. Hastaneye büyük hizmetler verdi.
O sürede kilolu ve göbekli idi.
Hipertansiyon ve karaciğerinde yağlanma nedeniyle tedavi alıyordu.
Halsizlik, yorgunluk ve ayak ağrılarında da şikâyetleri vardı.
Uzun süre sonra görüştüğümde kilo vermiş, tansiyonu düzene girmiş ve tüm şikâyetleri geçmiş. Kısacası yeniden doğmuş gibiyim diye kendini ifade ediyor. Tansiyonu ilaçsız düzene girdiği için ilacı kesmiş. Şu anda hiçbir ilaç kullanmıyor.
Kendisinin obezite ile uğraştığını biliyorum. Hem hastalarından hem de gazetede yazdığı köşe yazılarından Mete Ekşioğlu’nu sık sık duyuyorum.
Sağlıklı diyet için yazdığı yazılarını kendi adıma takip edip çok da yararlanıyorum.
Kendisi ile görüştüğümde, hastalıkların ve kilon vardı. Şu anda kilo vermişsin, nasıl kilo verdin ve hastalıklarını nasıl yendin diye sorduğumda?
Dengeli, düzenli ve bilinçli diyet uyguladım. Vücudumu yormadan ve sarsmadan yavaş kilo verdim. Ayrıca sporumu ihmal etmedim. Hastalarıma da hep bunları söylüyorum ve yazılarımda da bahsediyorum.
Sonuç:
Hangi hastalığınız olursa olsun, öncelikle o hastalığa sebep olan nedeni ortadan kaldırmaktır. Mete Bey de hipertansiyonun önemli nedeni olan, fazla kiloları vermiş, düzenli spor yapmış ve uyku düzenine dikkat ederek şikayetleriden kurtulmuş. Bunu yapmasaydı şikâyetleri devam edecekti, ilaç kullanacaktı. İlaçların yan etkisini de düşünürsek tablo iyiye gitmezdi.
Hep yazılarımda bahsederim, öncelikle hastalığa neden olan sebebi ortadan kaldırmak, geçmezse en son çare ilaç olmalıdır. Dikkat etmezseniz, her hastalığa ilaç kullanırsanız işin içinden çıkmanız zor olacaktır. Birde obezitenin (fazla kilo) her hastalığa davetiye çıkardığını söylesem abartmış olmam. Güzel günler dileği ile.