Altan Kutucu
Altan Kutucu
E-Posta: [email protected] YAZARIN TÜM YAZILARI

Olimpiyattan bize kalanlar…

Köşe Yazısını Dinle

Paris 2024 rüzgârı son erdi. Erkek Basketbolunda ABD Curry, James ve Durant gibi belki de bir daha hiçbir arada göremeyeceğimiz yıldızları ile altın madalyayı aldı.

Yarı finalde az daha Sırplara kaybediyorlarken Bogdanovic tarafından tetiklenen James liderliğinde silkinerek kazandılar. Finalde ise Fransa hiç teslim olmadı ama turnuva başlarında ortada gözükmeyen Curry yarı final ve finalde 36 ve 24 sayı atıp 26’da 15 üçlük ile kalitesini ortaya koyup inanılmaz oynayınca yapacakları bir şey kalmadı.

En büyük hayal kırıklığı Kanada takım oldu. Üçüncü bitiren Sırplar’da ise Jokic 18 sayı, 11 ribaund, 9 asist ile oynayarak muhteşem bir performans ortaya koydu.

Ülke olarak 101 sporcu, büyük umutlar ve gaz ile gittiğimiz Paris’ten 40 yıl sonra 1 altın bile alamadan dönmemiz çok ciddi sorgulanmalı. Tüm alanlarda olduğu gibi son yıllarda sporda da dibe vurmamızın nedenleri çok iyi irdelenerek 329 altın madalya verilen Olimpiyat da 1 altın bile elde edemeyişimizin nedeni muhakkak araştırılmalı.

Bu arada bizi umutlandıran sporcularımız elbette vardı. 17 yaşındaki yüzücümüz Kuzey Tunçelli, Sırıkla atlamada Ersu Şaşma, Yüksek atlamada Buse Savaşkan ilerleyen yıllarda önleri çok açık sporcularımız. 11 Avrupa, 3 Dünya, 1 Olimpiyat altınlı müthiş güreşçimiz Taha Akgül spora bronz ile son noktayı koyarken, daha ne yapsın dedirtti. Okçulukta Mete Gazoz zaten dünyanın kabul ettiği kalitede bir sporcumuz, müthiş Yusuf Dikeç ile de dünya da istesek de elde edemeyeceğimiz ülkemiz için bir tanıtım şansı yakaladık.

Katılan 27 sporcumuzun kulübü Fenerbahçe’yi sadece futbol değil spor kulübü olduğu için kutluyorum.

Bunlardan ayırdığım bu ülkenin “en bükülemez” takımı tam kaybediyorlar derken son anda geri dönerek bunu bekleyen bir kesime tokadı yapıştıran Kadın Voleybolcularımızı unuttum sanmayın en büyük başarı onların. Takım sporlarında olimpiyat da başarılmayanı başaran, sakatlıklar ve tüm zorluklara rağmen 4. olup son maça kadar savaşan voleybolcularımıza en büyük nişanı veriyorum.

Maalesef bizim ülke de başarana rahat vermeyen, onu aşağıya çeken zihniyetin onlara ne kadar büyük stres yüklediğini maçlarda gördük ama tüm bunlara rağmen TVF bu ülkenin en başarılı federasyonudur, emeği geçen herkesi tebrik ediyorum.

Son alarak da organizasyondan biraz bahsedelim; Bizim buralarda pek beğenilmeyen açılış bana göre muhteşem bir görsel şölendi. Yine biz de eleştirilen tüm organizasyon çok başarılıydı. 9 milyondan fazla tarihin en çok bilet satılan Olimpiyatında tüm müsabakalar hınca hınç dolu idi. Eleştirirken bizde yapılsa 3, 5 majör spordan başka branşlar da nasıl seyirci toplarız diye bir düşünmek bile yeterken, oturduğumuz yerden atıp tutmak kolay ancak bazı branşların da neden Olimpiyatta diye sorgulandığı bu kadar saçma sapan spor da olmaz denilen Breakdans, Duvara tırmanma, kaykay çok gereksiz dallar vardı. Boks ise artık spor olmaktan çıkarılmalı çok vahşi ve tehlikeli.

İsveçli Armand Duplantis bana göre tüm zamanların en müthiş atleti, Usain Bolt filan hikâye önceki yükseklikleri fındık fıstık gibi geçen hatta çoğunu pas geçen atlet resmen uçuyor atladığı 6.25’e çıkın aşağıya bakamazsınız.

Bu Olimpiyatlarda Çin ve Japonya en çok yükselen ülkeler olurken Avustralya da ne kadar önemli bir spor ülkesi olduğunu herkese gösterdi.

ilk yorumu sen yap

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.

BUGÜN EN ÇOK OKUNANLAR

Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz..
X