Bursa’nın… Dünyaya açılan genç tekstil sanayicilerinden biri. Kestel’deki fabrikasından dünyaya ihracat yapıyor, bazı ülkelerde mağazalar açtı.
Bilal Tutuş siyasete AK Parti İl Gençlik Kolları’nda adım attı. Halen de AK Parti İl Yönetim Kurulu Üyesi ve Dış İlişkiler Birim Başkan Yardımcısı olarak görev yapıyor.
Yanı sıra…
Ekim ayından beri Kırgızistan Fahri Konsolosu olarak özel bir görev üstlendi.
Üstelik…
Kırgızistan’ın Türkiye ve dünyadaki tek fahri konsolosu olması yanında, Türkiye’deki en genç fahri konsolos özelliğini taşıyor. İstanbul merkezli Dünya Fahri Konsoloslar Birliği’nin de yönetim kurulu üyesi.
Tüm bu sorumlulukları 32 yaşında üstlenen Bilal Tutuş 26 Şubat’ta Kırgızistan Dışişleri Bakanlığı’nın davetiyle gittiği Bişkek’ten 6 Mart’ta döndü.
Burada…
Dışişleri Bakanlığı yanı sıra Sanayi, Kültür, Turizm bakanlıklarında görüşmeler yaptı, parlamentoda temaslarda bulundu. Serbest bölgeyi gezip Manas Üniversitesi’ni ziyaret etti.
Sohbetimizde…
İzlenimlerini sorduğumuzda, Kırgızistan Fahri Konsolosu Bilal Tutuş ilk gözlemini şöyle paylaştı:
“Gelişmekte olan bir ülke. Bu nedenle de yatırımcılara açık. Özellikle tekstilde geniş bir ticaret ortamı var.”
Şunun altını çizdi:
“Türk yatırımcılarla konuştum, fakat daha çok Türk yatırımcı bekleniyor.”
Bakışı şu:
“Sovyetler Birliği sonrası yeni bir devlet kültürü oluşturdular. Bununla da dünyaya entegre olmak istiyorlar. Onun için, Türkiye ilişkileri önemli.”
Şunun altını özellikle çizdi:
“Kırgızistan’la birlikte Rusya, Beyaz Rusya, Ermenistan ve Kazakistan kendi aralarında Gümrük Birliği oluşturdular. Bu 5 ülkeden birine giren yatırımcı ticari anlamda hepsine girmiş oluyor.”
Sonra da şu çağrıyı yaptı:
“Kırgız halkının yaşantısı bizden farklı değil. Hatta pek çok gelenek aynı. Türkiye’den gelecek yatırımcılara her türlü desteğe de hazırlar.”
Kültür Başkenti olmak Bursa’nın avantajı
Bişkek’te… 8 gün boyunca yoğun görüşme ve ziyaretlerde bulunan Kırgızistan Fahri Konsolosu Bilal Tutu gözlemlerini paylaşırken şuna da dikkat çekti:
“Bursa’nın 2022 Türk Dünyası Kültür Başkenti olması büyük avantaj. Temaslarımda, iki toplum arasında sıcak ilişkileri ve yakınlaşmayı arttırdığını gördüm.”
Şunu da ekledi:
“O coğrafyada Bursa’nın bilinirliği arttı. Bu avantajı ileri boyutlara taşıyabiliriz.”
Yüksel Hoca’dan, göçmenlerin Bulgaristan’daki hakları kanun teklifi
Kimi normal… Kimi de zorunlu göçle her şeylerini bırakıp Türkiye’ye göç etmek durumunda kaldı. Fakat, Bulgaristan’daki çalışma süreleri ve elde ettikleri sosyal haklara kavuşamadılar.
İşte…
Anlaşmalara karşın, Bulgaristan’ın tutumu nedeniyle çözülemeyen sosyal haklar sorunu için CHP Bursa Milletvekili Prof. Dr. Yüksel Özkan kanun teklifi verdi.
Türkiye-Bulgaristan arasında imzalanan 1968 Göç Anlaşması’nın 12. maddesinin uygulanamadığını söyleyen Prof. Dr. Özkan şuna dikkat çekiyor:
“Zorunlu göçte Bulgar makamları tarafından alıkonan bazı soydaşlar orada çalıştırılırken parçalanmış aileler oluştu. Bu soydaşlarımız daha sonra çeşitli yollarla geldiler, ama sosyal haklarını alamadılar.”
Amaç şu:
“Kanun teklifimizle, bu durumda olan 2 bin civarı soydaşımızın sosyal haklarına kavuşmalarını amaçladık.”
Değişen dengeler Türkiye’yi nasıl etkiler?
Aslında… Rusya’nın Ukrayna’yı işgali dünyanın gözü önünde geliştiği için bekleniyordu.
Savaş sonrasını MHP Bursa Milletvekili M. Hidayet Vahapoğlu yorumladı:
“Batı’nın dengeleri yeniden oluşturma zamanı gelmişti. Rusya’nın Ukrayna işgali, Türkiye’nin NATO ve AB için jeopolitik ve jeostratejik öneminin yeniden kavranmasını sağlayacak. Kartlar yeniden karılacak ve Türkiye hak ettiği önemi yeniden kazanacak.”
DEVA’nın Nilüfer’de pazar gözlemi: Cüzdanlar boşaldı, fileler küçüldü
Gözlemimiz şu… Bir dönemin maraton koşucusu atleti olan, son dönem kendini çocuk hakları savunuculuğuna adayan Av. Mine Rana Kahramanoğlu siyasete çabuk alıştı.
Üstelik…
DEVA Partisi Nilüfer İlçe Başkanı olarak, sporculuktan gelme mücadele alışkanlığıyla sokak siyasetini de hemen benimsedi. Sık sık Nilüfer’de işyeri ziyaretleri yapıyor, vatandaşlarla konuşup “sorunlara DEVA” olacaklarını söylüyor.
Son olarak…
DEVA Partisi İl Başkanı Serkan Özgöz’le birlikte yaptıkları Nilüfer’deki pazaryeri ziyareti gözlemlerini şöyle paylaştı:
“Hava ayaz mı ayaz… Pazarcı esnafının elleri buz tutmuş, vatandaş ise endişeli. Dokundukça bin donuyorlar. Çünkü, cüzdanlar boş, fileler ve pazar çantaları da bu nedenle gün geçtikçe daha küçülüyor, dolmuyor.”
Sonra da şöyle sesleniyor:
“Bu derdin DEVA’sı olmalı. Olacak…”
Marketlerde buğday rafları da boş
Geçen hafta… Marketteki kasa önünde ayçiçek yağı kuyruğuna tanık olmuştuk.
Bu hafta sonu da, bir başka eksik dikkatimizi çekti.
Raflarda pirinç var, mercimek var, bulgur var, mısır var. Fakat buğday bölümleri boşalmış.
Anlaşılan o ki…
Rusya-Ukrayna savaşı nedeniyle buğdaysız kalınabileceği kaygısı bu kez buğday paketlerinin tükenmesine yol açmış.
Toplum psikolojisinin morale ve rahatlamaya ihtiyacı var.