Vicdan azabı vahşeti ortaya çıkartmıştı!

Bursa’da, boğarak öldürdüğü eşi gömüldükten sonra vicdan azabına dayanamayarak polise teslim olan sanık, 15 yıl hapis cezasına çarptırıldı.

Vicdan azabı vahşeti ortaya çıkartmıştı!

Bursa 4. Ağır Ceza Mahkemesi’nde, ‘haksız tahrik altında yakın akrabayı öldürmek’ suçundan 24 yıla kadar hapsi istenen tutuklu sanık M.K. (61), ilk defa hakim karşısına çıktı. Geçen yıl ekim ayında merkez Osmangazi ilçesi Çirişhane Mahallesi’nde oğlu tarafından evinde ölü bulunduktan sonra belediye tabibinin defin ruhsatı vermesi üzerine Hamitler Mezarlığı’nda toprağa verilen Emine Kuru’yu öldürdüğünü söyleyerek polise teslim olan sanık, ilk duruşmada gözyaşlarına boğuldu. Savcılık tarafından mezarından çıkarılarak otopsi yapılan kadının boğularak öldürüldüğü ortaya çıkınca M.K. tutuklandı.

Olay günü yıkadığı çamaşırlarını asmak istediğini ifade eden M.K., “Bu sırada üst katta küçük oğlum ile birlikte yaşayan eşim, benim ikamet ettiğim eve geldi. ‘Benim çamaşırlarımı ne yaptın’ diye sordu. Ben de, ‘Senin çamaşırlarını ben ne yapayım? Benim ne işime yarar’ diye sordum. Elindeki anahtarla yüzüme vurdu. Yaralandım. Boğuşmaya başlayınca ikimiz de yere düştük. Ellerini tutarak dizimle boğazına bastırdım. Sonrasını hatırlamıyorum. Ardından evi terk ettim. Akşam üzeri ölen eşimin defnedildiğini öğrendim. Polise giderek tartıştığımızı, benim yüzümden ölmüş olabileceğini söyledim” dedi.

3 çocuk babası sanık M.K., 42 yıllık evli oldukları eşiyle 15 senedir ayrı yaşadıklarını ve çok acı çektiğini söylerken gözyaşlarına boğuldu.

Duruşmaya müşteki olarak katılan maktulün kardeşleri N.Ö. (47), H.A. (54) ve M.Ş. (62), enişteleri olan sanıktan şikayetçi oldu. Mahkeme, sanığın çocuklarını şahit olarak dinledi. Annesinin cansız bedenini bulan R.K. (34), şeker hastası olan annesinin cesediyle karşılaşınca hemen yakınlarına ve sağlık ekiplerine haber verdiklerini ifade ederek, “Eve gelen belediye tabibi muayene edip defin ruhsatı verdi. Hamitler Mezarlığı’nda toprağa verdik. Daha sonra annemin babam ile tartışınca öldüğü belirlenince feth-i kabir (mezar açma) yapıldı. Annemin mezarı otopsi için tekrar açıldı” diye konuştu.

Çiftin diğer çocukları S.K. (38) ve K.Z. (29) ise annelerinin babalarına kötü davrandığını, babalarının daha anlayışlı olduğunu söyledi. K.Z.’nin ifade verirken gözyaşlarına boğulması babasını da ağlattı. Şahit S.K. ise “Babam olaydan sonra kaybolunca karakola kayıp müracaatında bulundum. Akşam eve gelince annemin öldüğünü söyledik. Acı haberi alır almaz babam, ‘Ben onunla tartışmıştım. Benim yüzümden ölmüş olabilir’ diyerek karakola müracaatta bulundu” şeklinde konuştu.

Şahitlerin ifadesine itiraz eden müştekiler ise olayın örtbas edilmek istendiğini ileri sürüp, defin ruhsatı veren doktor hakkında da şikayetçi olduklarını söyledi.

Mahkeme kısa bir aranın ardından kararını açıkladı. Sanık M.K. önce ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına çarptırıldı. Ardından suçun tahrik altında işlenmesi ve duruşmadaki iyi hali sebebiyle sanığın cezası 15 yıla indirildi. Karar karşısında gözyaşlarına boğulan müştekiler, cezayı az bulduklarını söyledi.

HABERİ PAYLAŞ
ilk yorumu sen yap

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.

Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz..
X