Uzmanlar, farkında olmasak bile çocukluk travmalarının yetişkin hayatımızı etkileyebileceğini belirtiyor.
Lisanslı evlilik ve aile terapisti Logan Cohen, çocukluk travmasının yetişkinlikte fark edilmesinin zor ama derin izler bırakabileceğini ifade etti. Cohen, duygusal ihmalin “görünmez travma” olarak adlandırıldığını ve etkilerinin bazen yıllar sonra ortaya çıktığını vurguladı.Duygusal ihmal, bir çocuğun ihtiyaç duyduğu sevgi, onaylama ve ilgiden mahrum bırakılması olarak tanımlanıyor.
Sarılma gibi şefkat göstergelerinin eksikliği veya duyguların küçümsenmesi, bu ihmalin en yaygın örnekleri arasında.
Uzmanlara göre, bu durum, çocuğun güvenlik ve bağlanma duygusuna ciddi zarar veriyor.Cohen, ihmal edilen çocukların yetişkinlikte haklarını savunmakta güçlük çekebileceğini belirtiyor. İhtiyaçlarını ifade etmeye çalıştıklarında reddedilen çocuklar, zamanla sessiz kalmayı öğreniyor.Cohen, ikinci işaretin ise insanların sizinle duygularınızı içtenlikle sorduğunda kendinizi garip hissetmeniz olduğunu söyledi.
Çocukluk travmaları yaşayan kişiler, duygularını ifade etmekte zorlanır ve bu tür sorular karşısında rahatsız olabilir. Çünkü çocuklukta duyguları geçersiz kılınmıştır.Terapist Cohen, çocukluk çağı travması mağdurlarında ayrıca aşağılık kompleksi veya sahtekarlık sendromu olabileceğini söyledi.
Bu kişiler, kendilerini yetersiz hisseder ve çevrelerindeki herkesin daha yetenekli olduğunu düşünürler. Temelinde düşük öz saygı yatar.Travmatik çocukluk deneyimleri yaşayanlar, duygularını tanımlamakta ve paylaşmakta güçlük çekerler.Yalnız hissetmelerine rağmen, sosyal ortamlarda bağ kurmakta zorlanırlar. Bu durum, reddedilme korkusuyla birleşir ve yetişkinlikte izolasyonu tercih etmelerine neden olabilir.Uzmanlar, çocukluk travmalarının etkilerinin terapi ile tedavi edilebileceğini vurguluyor. Hastalık Kontrol Merkezi’ne göre, her yedi çocuktan biri ihmal ya da istismara maruz kalıyor. Doktorlara göre travmaların fark edilmesi, bu döngüyü kırmanın ilk adımı olabilir.