Barzani, Ankara ziyaretinin ikinci gününde, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Başbakan Ahmet Davutoğlu ve diğer hükümet yetkilileri ile dün gerçekleştirdiği görüşmelerin içeriğini değerlendirmek üzere Kürt bölgesinden gelen gazetecilerin sorularını yanıtladı.
Türkiye’ye yaptığı ziyaretin daha önce planlandığının altını çizen Barzani, “Ankara ziyaretim Şengal’i (Sincar) kurtarma operasyonu başlamadan önce planlanmıştı. Daha önce Türkiye Cumhurbaşkanı Sayın Recep Tayyip Erdoğan’la yaptığımız telefon görüşmesinde bu ziyareti ele almıştık. Dün Ankara’da cumhurbaşkanı, başbakan ve diğer yetkililer ile bir araya geldik” dedi.
Türkiye’deki yetkililer ile yaptığı görüşmenin çok olumlu geçtiğini belirten Barzani, “Görüşmeler sırasında hemen hemen tüm konuları ele aldık. Bizlerin (Kürt bölgesi), Türkiye ve uluslararası koalisyon güçlerinin, terör örgütü DAEŞ’e karşı dayanışma içine girmesi ve ortak hareket etmesi konusu detaylı bir şekilde ele alındı” bilgisini paylaştı.
“Nöbet değişimi konusu abartıldı”
Türk askerinin Musul’daki nöbet değişimi meselesine de değinen Barzani, bu konu hakkında şunları kaydetti:
“Musul’un Başika ilçesine yerleşen Türk askerlerinden dolayı meydana gelen sorun ve gerginlikler de görüşüldü. Ziyaretim öncesi Irak Başbakanı Haydar el- İbadi ve Savunma Bakanı Halid el- Ubeydi ile telefon görüşmesi gerçekleştirdim. Maalesef Türk askerlerinin Musul yakınlarına geçişi yanlış anlaşıldı. Daha önce de belirttiğim gibi bu durum gereğinden fazla abartılıp büyütüldü. Türk askerleri gönüllü Arap askerlerine askeri eğitim veriyordu. Söz konusu bölge Musul’dan yaklaşık 20 kilometre uzaklıkta. Türk askerlerinin geçtiği kamplar iki bölümden oluşuyor. Türkiye’den yüksek düzeyde bir heyet meseleyi masaya yatırmak ve çözüme kavuşturmak için Bağdat’tı ziyaret etti veya ziyaret etmek üzereler. Bizler de hiç bir şekilde ülkenin egemenliğinin ihlal edilmesine razı olmayız. Ancak terör örgütü DAEŞ ile savaşıyoruz ve dostlarımızın yardımına ihtiyacımız var. Bu sorun en yakın zamanda çözülecektir. Bu konuda iki husus karıştırılıyor. Birincisi egemenliğin ihlal edilmesi ki buna biz de karşıyız. İkinci husus ise terörle mücadele bize yapılan yardımlardır. Bu iki husus birbirine karıştırılmamalıdır.”
Barzani, Ankara’daki temasları çerçevesinde Türkiye’deki çözüm süreciyle ilgili fikir alışverişinde bulunduğunu belirterek, “Türkiye’deki çözüm sürecinin devam etmesi için gerekli fırsat veya imkanlar üzerinde duruldu. Türkiye’deki çözüm süreci keşke bu noktaya gelmeseydi. Bu konuyu Türk yetkilileri ile konuştuk. Süreç başladığı zaman biz dahil tüm bölge halkı için büyük bir umut olmuştu. Şu anda bu sürecin önünde engeller var. Fazla detaylara girmek istemiyorum ancak nihayetinde bu sürecin devam etmesi gerekiyor. Çünkü sorunların barış yoluyla çözülmesi lazım. Bunun için de bana göre yeterli bir zamana ihtiyaç var” dedi.
“Her zaman birbirimize ihtiyacımız var”
Türkiye ve Kürt bölgesinin iki komşu ülke olarak her zaman birbirine ihtiyacının olacağını vurgulayan Barzani, “Her zaman birbirimize ihtiyacımız vardır. Bazen Kürdistan bölgesinin önüne bazı sorunları çıkabiliyor. Türkiye bu problemlerin çözülmesi için rol oynayabilir. Bazen tam tersi bir durum söz konusu da olabilir. Her zaman birbirimize ihtiyacımız vardır” görüşünü ileri sürdü.
Bugün için tek hedeflerinin terör örgütü DAEŞ’i ortadan kaldırmak olduğuna dikkat çeken Barzani, “Şu an tek hedefimiz DAEŞ’i bozguna uğratmak ve bölgemiz dahil tüm ülkelerde ortadan kaldırmaya çalışmaktır. Biz Türkiye, İran ve tüm ülkelerin dostuyuz. Taraf tutmuyoruz ve bölgemiz üzerinde planlar yapmaya çalışanlara da müsaade etmeyeceğiz. Bu ülkelerin hepsi DAEŞ’le mücadelede bizimle dayanışma içindeler” şeklinde konuştu.
Barzani, Kürt bölgesinin güvenliğinin tamamen sağlanması için DAEŞ’in Musul’dan çıkarılması gerektiğini savunarak, “Kürdistan bölgesinin güvenliği için Musul’un DAEŞ’ten temizlenmesi bizim için çok önemlidir. Kentin kurtarılması için hazır olduğumuzu çok önceden belirtik ancak diğer taraflar halen hazır değiller. DAEŞ’in Suriye ve Irak’ta beraber bozguna uğratılması gerekiyor. Irak’ta vurulup, Suriye’de vurulmaması doğru değildir. Bizim bu konu da tavrımız net ve açıktır. Tüm dostlarımızdan destek bekliyoruz. DAEŞ zayıflamış olabilir ancak halen ciddi bir tehdit olarak Musul’da bekliyor. Askeri açıdan zayıflamış olabilirler ancak başka taktiklerle her zaman saldırı pozisyonundalar” dedi.
Gazetecilerin Türkiye’den silah yardımı talebinde bulunup bulunmadıkları yönündeki soruyu yanıtlayan Barzani, “Türkiye’den silah yardımında bulunmadık ancak böyle bir talep söz konusu olursa Türkiye’nin bu silahları temin edeceğinden şüphem yok” şeklinde konuştu.