Federal Basın Merkezinde gazetecilerin sığınmacı krizi üzerine sorularını cevaplayan Chebli, Almanya Dışişleri Bakanı Frank-Walter Steinmeier’in sığınmacı krizini görüşmek üzere 18 Eylül’de Türkiye’ye bir ziyaret gerçekleştirdiğini hatırlattı.
Steinmeier’in Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Başbakan Ahmet Davutoğlu ve Dışişleri Bakanı Feridun Sinirlioğlu ile bir dizi görüşmeler gerçekleştirdiğini belirten Chebli, Steinmeier’in Türkiye’nin sığınmacı krizine ilişkin durumu konusunda bir bakış açısına sahibi olduğunu bildirdi.
Chebli, Türkiye’de barınan 2 milyon 200 bini aşkın Suriyelinin durumlarıyla ilgili şunları söyledi:
“Türkiye’nin (Suriyeliler için) yaptıklarına büyük bir saygı duyuyoruz. Türkiye’nin bu konuda yalnız bırakılmaması da çok önemli. Türkiye’nin Avrupa Birliğinin kararıyla bir milyar avroluk yardımla desteklenmesinin de çok önemli olduğuna inanıyorum.”
Sığınmacı krizinin sadece Türkiye’ye gelen ve koruma altına alınan Suriyelilerden ibaret olmadığını dile getiren Chebli, Avrupa’ya gelen sığınmacıların Afganistan, Afrika, Pakistan ve Irak gibi dünyanın değişik bölgelerinden geldiklerini vurguladı.
Chebli, sığınmacı krizi konusunda Türkiye’yi bütün güçleriyle desteklemeye devam edeceklerini belirterek, “Sığınmacı krizi konusunda büyük yük altında olan Lübnan’ı ve Ürdün’ü de destekleyeceğiz” dedi.
“Türkiye’yi güvenli bir geliş ülkesi olarak sınıflandırabiliyor musunuz?” şeklinde bir soruya Chebli, şu yanıtı verdi:
“Jean-Claude Juncker’in AB düzeyinde belirttiği planlara göre, Türkiye’yi güvenli bir geliş ülkesi olarak tanımlamak için farklı düşünceler var. Biz bu konuyla ilgili duruşumuzu ifade ettik. Bu konuya ilişkin süreç de henüz tamamlanmadı. Biz Türkiye’nin güvenli bir geliş ülkesi olarak tanımlanması gerektiği fikrinde değiliz.”