TAHA TÜTÜNCÜ
Sağlık, ‘bireyin fiziksel, sosyal ve ruhsal yönden tam bir iyilik durumunda olması’ olarak tanımlanır… Peki… Sağlık bozulunca neler olur? Cevap basit. Tıp devreye girer. İnsanlık tarihi kadar eskiye uzanır tıp tarihi. Sanırım ilk insan yarasına ilk ilacı yani çamuru basmış olabilir. Üzerine de bir ağacın yaprağını sarmış. Taş devrinde ayağındaki apseyi sivri bir taşla delip irini akıtmıştır büyük ihtimalle. Belki de o taş tarihteki ilk tıbbi araçtır. Mesela M.Ö. 7000 sıralarında çakmak taşından yapılan matkaplarla ilk diş hekimliği uygulaması yapılmıştır. Bilinen ilk cerrahi uygulama olan ampütasyon M.Ö 4900 sıralarında bugünkü Fransa topraklarında uygulanmıştır. Orta çağdan itibaren tıp eğitimi kurumsallaşmış, okullar üniversiteler açılmıştır. İnsanlıkla paralel tıp da gelişti. Geçmişte mucize denilen, gerçeğe dönüştü. Bozulan organlar; böbrekler, karaciğerler, kalpler yenileriyle değiştirildi. Kafa nakli konuşulur hale geldi…
Dedik ya, insanlık tarihi kadar eskiye uzanır tıp tarihi… Kendi halimizde size bir şeyler anlattık. Ama yine de kafanızda bir şeyler canlandıramadık. Peki o zaman siz ne yapacaksınız. Naçizane tavsiyemiz, çocuğunuzun elinden tutup ailenizle birlikte ‘Nilüfer Belediyesi Dr. Ceyhun İrgil Sağlık Müzesi’ne gideceksiniz. Müzeyi gezmek için herhangi bir ücret ödemiyorsunuz.
TÜRKİYE’DE BENZERİ YOK…
Büyükşehir Belediyesi tarafından 2020 yılında kapatılan Sağlık Müzesi, bu yılın Mart ayından itibaren Nilüfer Belediyesi yanındaki binasında yeniden açıldı. Açılmakla kalmadı, müzenin hem alanı hem de kapsamı büyüdü. Bin 200 metrekare bir alana ulaştı.
Türkiye’nin sağlık tarihine adanmış çeşitli koleksiyonlara sahip olan müzede 8 bin obje, 2 bin belge ve fotoğraf sergilenirken, kütüphanelerinde ise bin 600 kitap bulunuyor. Çok fonksiyonlu müzede tıp, diş, eczacılık ve veterinerlik alanlarının yanı sıra; Atatürk Odası, Bursaspor Muayenehane canlandırması, Kurtuluş Savaşı Sağlık Ordusu, Salgın Hastalıklar, Eczane Canlandırması, kütüphaneler, eğitim ve uygulama odaları, tıp tarihi araştırmacıları için çalışma alanı, arşiv alanı gibi özel sergileme bölümleri yer alıyor. 1. Dünya Savaşı, Çanakkale ve Kurtuluş Savaşı’ndaki sağlık çabaları ve şehit hekimlerin anlatıldığı bölümde dönemin Kızılay, Sağlık ve Savunma Bakanlığı’na ait önemli eserler sergileniyor. Sedye üzerinde dönemin izlerini taşıyan kanlı battaniye ise duygu dolu anlara imza atıyor. Diş tedavisinde kullanılan eski cihazlar, eski ameliyat malzemeleri, eski ultrason cihazları gibi aletler ise adeta zamanda yolculuk yaptırıyor. Müzede ayrıca; 1990’lı yıllarda Op.Dr. Ceyhun İrgil tarafından çıkarılan safra taşları, 1980’li yıllara kadar Milli Eğitim Bakanlığı tarafından okullara gönderilen ve Fen Bilgisi derslerinde eğitim amaçlı kullanılan gerçek hayvan piyesleri, organlar ve iskeletler, genetik bozukluklar ve doğum anomalilerinin gösterildiği 2, 3, 4, 5, 7 ve 9 aylık ceninler sergileniyor.
TIP TARİHİ KONGRESİNE EV SAHİPLİĞİ YAPACAK
Bu müzenin 20 yıllık bir mücadele, sabır ve kararlılığın eseri olduğunu söyleyen Dr. Ceyhun İrgil, kurduğu 5. müze olduğunu ve artık kalıcı olacağına inandığını söyledi. Müzenin farklarından bahseden İrgil, “Burası sağlık müzesi ama aynı zamanda Sağlık Cumhuriyeti Müzesi. 100. yıl nedeniyle, milli mücadele dönemine özel önem verildi. Salgınlar bölümü özellikle bu müzede çok detaylı işlendi. Birçok kişi, ‘Ekonomik darlık, zorluk var. Bu müzelere ne ihtiyaç var?’ diyebilir. Aynen onlara katılıyorum. Salt müze açmanın anlamı yok. Bir müze sadece müze olmamalı. Bu yüzden burası aynı zamanda eğitim merkezi, tıp tarih araştırmaları merkezi, 2 kütüphanesi, 3- 4 eğitim salonu, büyük bir etkinlik salonu ve sergi alanlarını içerisinde barındıran bir yer. Çocuklar buraya geldiğinde sadece müzeyi gezmekle kalmayıp aynı zamanda tarihini, geçmişini öğrenerek meraklanıyor ve gelecekle ilgili hayaller kuruyor. Araştırmacılar kütüphanelerde çalışmalarını kolaylıkla yapabiliyor. Aynı zamanda halk sağlığı tarama merkezi olarak da kullanılacak. Gelecekte de başka tıbbi alandaki çalışmalara imza atacak. Örneğin gelecek yıl tıp tarihi kongresine ev sahipliği yapması planlanıyor” diye konuştu.
DOLU DOLU ETKİNLİK TAKVİMİ
Dr. Ceyhun İrgil Sağlık Müzesi, sağlık tarihine dair eğitim programları ve özel sergiler düzenleyerek toplumsal bilinci de artırmayı hedefliyor. 2024-2025 yılı etkinlik takvimi, 1 Kasım tarihinde Kızılay Bursa İl Başkanı Murat Tutanç’ın sunumuyla başladı. Devamında ise 22 Kasım Cuma günü Alper Can ‘Ağız ve Diş Sağlığı’ başlıklı sunumunu yapacak. 21 Aralık günü Doç. Dr. Ersoy Hazneci ‘Cilt Bakımı ve Deri Sağlığı’ konusunda konuşurken, 18 Ocak Cumartesi günü ise Dr. İbrahim Cangöz ‘Çocuk Alerjileri’ başlığıyla dinleyicileri bilgilendirecek. 15 Şubat’ta Dr. Başak Mutluer’den ‘Stres Yönetimi’, 22 Mart günü Dr. Ferhat Oto’dan ‘Şeker Hastalığı ve Diyabet ile Yaşamak’, 19 Nisan’da Dr. Zeynep Sağırkaya ‘Fiziksel Aktivite ve Hareket Bilinci’, 24 Mayıs günü ise Dr. Mahmut Özyılmaz ‘Estetik Ameliyatlar’ konusunda sunum gerçekleştirecekler. Program takviminin son günü olan 7 Haziran Cumartesi günü ise Psk. Deniz Erden ‘Sınav Kaygısı ve Sınava Hazırlık’ başlığıyla bilgilerini dinleyicilere aktaracak. Eğitim ve tarihi bir alanda bulundurarak Bursa’nın kültürel hayatına katkı sağlayan müze, her gün 09.00-18.00 saatleri arasında ziyaret edilebiliyor.
EN ÖZEL BÖLÜM ‘ATATÜRK ODASI’
Müzenin en özel bölümü olan Atatürk Odası’nda Cumhuriyetin ilk yıllarından başlayan sağlık seferberliğinin olağanüstü hikayesi ziyaretçileri büyülüyor. Atatürk Odası’na ziyaretçilerden büyük ilgi gördüğünü vurgulayan Dr. Ceyhun İrgil, “Çekirge semtindeki Splendid Otel, 11 Eylül 1922’de Bursa’nın kurtuluşu sonrasında yaralı askerler ve savaş yorgunu gazilerin tedavileri ve dinlenmeleri için devlet tarafından satın alınarak askeri hastaneye dönüştürüldü. 1922-1950 yılları arasında Asker Hastanesi olarak kullanılan otel, 1960 yılında tamamen yıkıldı ve yerine günümüzde de kullanılan ve fizik tedavi hastanesine dönüştürülen bina yapıldı. Haziran 1926’da beşinci Bursa gezisi sırasında Hotel Splendid’de bulunan hastaneyi ziyaret eden Atatürk, bu ziyaret sırasında bir hastalık nedeniyle Bursa Asker Hastanesi’nde tedavi edildi. Atatürk’ün bu hastanede kullandığı orijinal mobilya ve eşyaları Atatürk Odası’nda sergilenerek ziyaretçilere duygu dolu anlar yaşatıyor” ifadelerini kullandı.
GÖZ BÖLÜMÜ ÇOK YAKINDA
Dr. Turgut Çakar tarafından özveriyle hazırlanan ve müze içerisinde yer alacak göz bölümünde sona gelindi. Ziyaretçilere kapılarını açacak Turgut Dolunay Çakar Göz ve Optik Bölümü’nde, Mısır tarihinden itibaren yapılan göz tedavisi çalışmaları yer alacak. Bölümde öncelikle göz tedavisi tarihi, gözlükçüler ve optisyenlik tarihi anlatılacak. Mısır tarihinden başlayan sergide ilk çağ, orta çağ, yakın çağ, cumhuriyet dönemi ve günümüzdeki gözlük tarihi hakkında bilgiler verilerek, tarihi eserler sergilenecek. Aynı zamanda gözlük camının nasıl işlendiğine dair eğitici bilgilerin yer aldığı kısımda eski göz camı kesme aletleri de yer alacak. Turgut Dolunay Çakar Göz ve Optik Bölümü’nün önümüzdeki bir kaç ay içerisinde açılması bekleniyor.
Dr. Ceyhun İrgil, Olay Gazetesi Yazıişleri Müdürü Hikmet Selami Şahin’le birlikte müzeyi gezip, bilgiler verdi.